Haberler

5. Uluslararası Risk Altında ve Korunması Gereken Çocuklar Sempozyumu

Abone Ol

Polis Akademisi Başkanı Prof. Dr. Fındıklı: "(Saldım çayıra, mevlam kayıra) anlayışıyla yetişen çocuk potansiyel bir suçludur" "Unutmayalım ki suçların anası maddi yoksulluksa, babası da m...

Polis Akademisi Başkanı Prof. Dr. Remzi Fındıklı, "Saldım çayıra, mevlam kayıra" anlayışıyla yetişen çocuğun potansiyel bir suçlu olacağını belirterek, "Unutmayalım ki suçların anası madde yoksulluksa, babası da manevi yoksulluktur" dedi.

Polis Akademisi Başkanlığı, Suç Araştırma Merkezi (SAMER) tarafından düzenlenen 5. Uluslararası Risk altında ve Korunması Gereken Çocuklar Sempozyumu Serik ilçesine bağlı Belek beldesindeki bir otelde başladı.

Polis Akademisi Başkanı Prof. Dr. Fındıklı, sempozyumun açılış programında yaptığı konuşmada, polis akademisinin yalnız emniyet teşkilatına amir yetiştiren yüksekokul değil, aynı zamanda ülkenin güvenlik konularında bilimsel çözümler, eserler üreterek alternatifler sunarak, sempozyumlar düzenleyerek emniyetli bir hayatın sağlanabilmesi için büyük çaba sarfeden kurum olduğunu kaydetti.

Polisin amacının sadece suçları önlemek olmadığını, suça giden yolları tıkayarak halka daha güvenli, daha huzurlu, daha emin bir hayat sunabilmek olduğuna işaret eden Fındıklı, insanların hayat kalitesini yükseltmeye çalıştıklarını ifade etti.

Çocukların her zaman her yerde toplumların en temel varlığını oluşturduğunu anlatan Fındıklı, çocukların toplumların geleceği ve ümidi olduğunu vurguladı. Bu doğrultuda anne ve babaların geleceklerinin daha iyi olması için çocuklarını çok iyi yetiştirmeleri gerektiğini ifade eden Fındıklı, "Çocuklar bizlerin aynasıdır. Acaba bizler çocuklarımızı iyi yetiştirebiliyor muyuz, çocukarımızı görenler 'Helal olsun bu çocuğu yetiştiren anaya, babaya, Allah razı olsun' dedirtebiliyor muyuz. Yoksa 'Seni doğuran ana babaya' diye beddualar mı ettiriyoruz. Çocuk suçlarının önlenmesinde temel görev aileye düşüyor. Aile en büyük okulumuz" diye konuştu.

İnsanların hayatta en büyük beklentisinin çocuklarıyla bir arada, güvenli, huzurlu, sağlıklı bir hayat sürdürmek olduğunu dile getiren Fındıklı, kendilerinin de bu amaç doğrultusunda çalıştıklarını ifade etti.

Çocukları suça iten 3 önemli unsur

Çocukları suç işlemeye iten 3 büyük unsurdan birinin cehalet, tembellik ve başıboşluk olduğunu söyleyen Fındıklı,  "Çocuklarımızın, ilgisizlik, bilgisizlik ve başıboşluk nedeniyle suça itildikleri bilinen bir gerçek. 'Saldım çayıra, Mevlam kayıra' anlayışıyla yetişen çocuk potansiyel bir suçludur" dedi.

Çocukların bilgilendirilmesi, bilinçlendirilmesi ve üretken hale getirilmesi gerektiğini vurgulayan Fındıklı, çocuklar için ikinci bir düşmanın ise kötü arkadaş olduğunu kaydetti. Bir çocuğun başına gelebilecek en büyük talihsizliğin, kötülüğün kötü bir arkadaş ile tanışması olarak nitelendiren Fındıklı, çocuğun iyi bir arkadaş edinmesi gerektiğini bildirdi.

Çocukların konuştuğu, birlikte olduğu insanlara dikkat edilmesini öneren Prof. Dr. Fındıklı, "Üzüm üzüme baka baka karardığı gibi çocuklar da birbirlerine baka baka suç işlemektedir. İyi, güzel insanlardan model seçmemiz lazım. Saygın insanları örnek göstermemiz lazım" diye konuştu.

Çocukları suça iten üçüncü bir unsurun ise kötü örnekler olduğunun altını çizen Fındıklı, çocukların kötülüğünü kusan zehirli insanlardan uzak tutulması gerektiğini belirtti. Fındıklı, çocuklar için iyi rol sunan, başarılı insanların model olarak gösterilmesini önerdi.

"Suçun anası maddi yoksulluksa, babası da manevi yoksulluktur"

İnsanoğlunun dünyaya beyni, midesi ve kalbinin boş olarak geldiğini anlatan Fındıklı, beynin bilgiye, bedenin besine ve gönlün de sevgiye, ilgiye ihtiyacı olduğunu söyledi. Eğitim denilen unsurun da insanların beyninin, bedeninin ve kalbinin en güzel, sağlıklı ve dengeli şekilde doldurularak açlığın giderilmesi olduğunu ifade eden Fındıklı, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Unutmayalım ki suçların anası maddi yoksulluksa, babası da manevi yoksulluktur. Çocuklarımızın karınlarını doyurduğumuz kadar gönüllerini, ruhlarını, kalplerini doyurmalıyız, aksi takdirde çocuk dengesiz kalır. Bütün sorunlar beyin ile gönül arasındaki dengenin iyi kurulamamasından doğar. Bize nefsimiz mi yoksa vicdanımız mı hakim. Suçların engellenmesinde en temel sorun bize vicdanımızın değil, nefsimizin hakim olmasıdır. Suçlu çocuk yok ama iyi eğitilememiş, terbiye edilememiş, ıslah edilememiş insan vardır."

Polis Akademisi Başkanı Prof. Dr. Fındıklı, Ali Fuad Başgil'in "Gençlerle Başbaşa" adlı kitabı tüm anne ve babaların okumasını önerdi.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Çocuk Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Şener Uludağ da sağlıklı toplumların oluşmasında bu tür etkinliklerin son derece önemli olduğunu belirtti.

Açılış konuşmasının ardından oturumlara geçildi.

30 ülkeden yaklaşık 400 katılımcının yer aldığı ve 160 bildirinin tartışılacağı sempozyum 3 Kasım Pazar günü sona erecek. - Antalya

Kaynak: AA / Güncel

Remzi Fındıklı Belek Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title