Ab, Türkiye ile Diyaloğu Sürdürmeli
AVRUPA Parlamentosu (AP) milletvekili Michael Gahler, AK Parti iktidarının ilk yıllarında Türkiye'de, Avrupa standartlarına uygun gelişmelerin yaşandığını, ancak son zamanlarda 'iç politikada kötüleşme olduğunu tespit ettiklerini' söyledi.
AVRUPA Parlamentosu (AP) milletvekili Michael Gahler, AK Parti iktidarının ilk yıllarında Türkiye'de, Avrupa standartlarına uygun gelişmelerin yaşandığını, ancak son zamanlarda 'iç politikada kötüleşme olduğunu tespit ettiklerini' söyledi. Basın özgürlüğü, temel insan haklarıyla azınlık haklarının sistematik şekilde kesintiye uğradığını savunan Gahler, "Bunlar Türkiye'yi AB'ye giden yoldan uzaklaştırıyor. Belli soruşturmalar açan savcılar, işini yapan gazeteciler, avukatlar takibata uğruyor. Türkiye üzerine konuşurken bu tür gelişmeleri görmemezlikten gelemeyiz. Bunları protesto ediyoruz" dedi.
İMTİYAZLI ORTAKLIK TERCİHİMİZ
AP milletvekili Thomas Mann da aday ülkelerdeki gelişmelerin Kopenhag Kriterleri'ne uygun olup olmadığını hazırlanan yıllık raporlara bakarak değerlendirdiklerini, Türkiye'de önceleri işkencenin önlenmesi, ordunun siyasi hayattaki etkisinin azaltılması ve Kürt sorununda önemli gelişmeler gözlendiğini belirtti. Ancak son zamanlardaki raporlarda 'düşünce özgürlüğünde kısıtlamalar olduğu' tespitlerinin yer aldığını kaydetti. Merkel'in 2010 yılında Türkiye'nin üyeliğiyle ilgili imtiyazlı ortaklık önerisinde bulunduğunu belirten Mann, "Görüşmelerin ucu açık, üyeliğin de imtiyazlı ortaklık olması düşüncesini önemsiyorum. Hiç ortak olmamaktan iyidir. Erdoğan bunu kabul etmedi. Ancak biz zaten baştan beri görüşmelerin sonucunun açık olmasını savunuyoruz. Diyaloğu sürdürmeliyiz. Ne yazık ki kapılar kapanıyor" diye konuştu.
Mültecilerle ilgili anlaşmaya da değinen Mann, "Bu Merkel ile Erdoğan'ın özel görüşmesi değildi. Bu bir AB girişimiydi" diye konuştu.
BAŞKONSOLOS MUSTAFA ÇELİK: TÜRK TOPLUMUNU YABANCILAŞTIRMAYIN
ALMANYA'da yaygınlaşan Türkiye karşıtlığına dikkati çeken Çelik, "Almanya ve Avrupa'da sayıları milyonları bulan Türkleri dışlamayın. Bu insanlara evlerinde olduğu hissi verin. Bu insanlar da Alman Futbol Milli Takımı'nın başarısına sevinebilmeli" dedi. Türkiye'nin, Avrupa Birliği'nin son ilerleme raporunu reddettiğini vurgulayan Çelik, Türkiye'nin AB görüşmeleri konusundaki görüşünün Dışişleri Bakanlığı'nın internet sayfasından okunabileceğini hatırlattıktan sonra şunları söyledi: "Biz vatandaşlarımıza ırk olarak değil bireyler olarak bakıyoruz. Kürtler bu toplumda yüzyıllardır yaşıyor. Öte yandan Türkiye yıllardır Suriye ve Irak üzerinden gelen farklı terörist gruplarla mücadele ediyor. Son dönemde 600'den fazla polis ve asker ile çok sayıda sivil öldü. Asla istemeyiz ama böyle bir şey Almanya'da olsaydı, Türkiye'den taziye ve kınama gelirdi. Ancak Alman dostlarımızdan bu konuda yeterince destek ve tepki yok. Paris, Belçika konusunda üzgünler ama söz konusu İstanbul, Ankara'da patlatılan bombalar olunca Avrupa gözlerini kapatıyor. Bu bizleri çok üzüyor."
BU TOPLUMDA YAŞIYORUZ
"Türkler bu toplumda yaşıyor. Almanya'ya katkıları devam edecek. İkili ilişkilerde olumlu yönleri görmek gerek. Bölgemizde dünyanın hiçbir bölgesinde olmadığı kadar şiddet ve terör var. Binlerce kilometre sınırı teröristlerden korumak zorundayız. Ayrıca Alman dostlarımız mülteci sorunundan etkilenmesinler diye binlerce kilometre kıyımızda da etkili olmak durumundayız. Başarılı olduğumuz da görülüyor."
HER ÜLKEYE UYGULANMADI
Çok sayıda ülkenin Kopenhag Kriterleri uygulanmadan AB'ye alındığını belirten Çelik, Güney Kıbrıs'ın bir sorun olarak hiçbir zaman AB'ye üye olarak alınmaması gerektiğini hatırlattıktan sonra, bu durumun Türkiye'yle ilişkilerin geleceğini engellediğini ve AB'nin bu sorunu çözmesi gerektiğini vurguladı.
MAALESEF ÇOK AZ
Türkiye'nin hep olumsuzluklarla yan yana getirildiğini ve bu olumsuzlukların Almanya'da yaşayan Türklere yönlendiğini kaydeden Çelik, "Türkiye'nin iyi yönlerini anlatan ve Türk toplumunun önemini ve potansiyelini dile getiren Alman politikacı, gazeteci maalesef çok az" dedi ve bu durumun Türklerin Almanya'ya yabancılaşmasına yol açtığına dikkat çekti.
CDU Gençlik Birliği Neu-Isenburg Başkanı Milan Lerova, Gamze Sorger, Martina Sattler, Manuel Salomon ve Hessen Eyalet Meclisi milletvekili İsmail Tipi (soldan sağa).
Hessen milletvekili İsmail Tipi
BİR ÜLKE YA ÜYE OLUR, YA OLMAZ
HESSEN Eyalet Meclisi milletvekili İsmail Tipi, imtiyazlı ortaklık fikrine karşı çıktı. İngiltere'deki referandumun, 80 milyona ucu açık görüşme teklifi yapılamayacağını da ortaya çıkardığını kaydeden Tipi, "Bir kadın ya hamiledir, ya değildir. İkisi birden olmaz. Bir ülke de ya üye olur, ya olmaz. Arada bırakılmaz. Türk toplumu açıklık istiyor" diye konuştu.
Gülsüm Özdemir, Christian Lutsch, Gülcan Özgür, Cebrail Işık, Gizem Aksar, Thomas Mann, Zeliha Konuk, Michael Gahler, Kadir Dağarcıkoğlu (soldan sağa).
TG Hessen üyeleri Oğuzhan Yalçın, Esad Şahin, Başkan Atila Karabörklü (soldan sağa).
CDU üyesi Juliano Ament ile Sol Parti Mörfelden Meclisi Üyesi Gelincik Tuzcu.
İzleyicilerden Selma Karabacak ile Utku Külahçı da milletvekillerine sorular sordu.
AP milletvekilleri Michael Gahler, Thomas Mann, Frankfurt Başkonsolosu Mustafa Çelik, Hessen Eyalet Meclisi milletvekili İsmail Tipi (soldan sağa).
Sezer Işık, Marco Egenolf, Sebastian Reichmann, Manuel Salomon, Michael Gahler, İsmail Tipi,
Martina Sattler, Frankfurt Başkonsolosu Mustafa Çelik, Juliano Ament, Thomas Mann, Thomas Goniwiecha, Taha Kiraz, Marvin Flatten, Şahin Duruöz (soldan sağa).