Acıbadem Hastanesi Yönetim Kurulu Üyesi Kuş Açıklaması
Her yabancı hastanın, sağlık turisti olmayacağını söyleyen Dr. Hasan Kuş, bir insana sağlık turisti diyebilmek için, o seyahatin sadece sağlık hizmeti almak nedeniyle planlanması gerektiğini belirtti.
Her yabancı hastanın, sağlık turisti olmayacağını söyleyen Dr. Hasan Kuş, bir insana sağlık turisti diyebilmek için, o seyahatin sadece sağlık hizmeti almak nedeniyle planlanması gerektiğini belirtti.
Nişantaşı Üniversitesi Geleneksel Sağlık Günleri'ne konuk olan Acıbadem Hastanesi Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Hasan Kuş, "Sağlık Sektörünün Değerlendirilmesi ve Bir Duayenden Sektör Deneyimleri" konulu seminerde sağlık turizmi kavramına açıklık getirdi. Yüzün üzerinde sağlık meslek lisesi öğrencisinin de yoğun ilgi gösterdiği seminer, İl Milli Eğitim Şube Müdürü Erol Demir, Nişantaşı Üniversitesi hocalarından Zafer Acar, Prof. Dr. Mustafa Özateş ve Bilgi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Yüksekokulu'ndan Prof. Dr. Rehat Faikoğlu katımıyla gerçekleşti. Açılış konuşmasını yapan İl Milli Eğitim Şube Müdürü Erol Demir, Türk Milli Eğitim Sistemi'nin temel amaçlarının, dünya için iyi insan, Türkiye Cumhuriyeti için iyi bir meslek sahibi vatandaş yetiştirmek olduğunu söyledi.
Sağlık turizmi kavramının detaylarını katılımcılarla paylaşan Dr. Hasan Kuş, her yabancı hastanın, sağlık turisti olmayacağını söyledi. Turistlik seyahat sırasında sağlık sorunu yaşayan bir insanın sağlık hizmeti almasının, sağlık turizmi olarak adlandırılamayacağını vurgulayan Hasan Kuş, bir insana sağlık turisti diyebilmek için, o seyahatin sadece sağlık hizmeti almak nedeniyle planlanması gerektiğini belirti. İnsanların kalite, fiyat ve sıra beklememek için sağlık turizmine yöneldiklerini ifade eden Kuş, tedavinin seçilen doktorun kalitesinden, operasyon sonrası komplikasyonlara kadar uzun bir süreç olduğunun altını çizdi.
"TÜRKİYE'DE 1500 HASTANE VAR"
Türkiye'nin sağlık turizmi açısından avantajlarının altını çizen Kuş, Türk doktorlarının bilgi ve birikim durumunun çok iyi olduğunu söyledi. Kuş, "Yılda 30 milyonun üzerinde turist çeken Türkiye, turizm konusunda çok tecrübeli ve dünyanın önde gelen ülkelerinden biri. İnsanların sağlık turizminde Türkiye'yi seçme nedenlerinden biri de Türkiye'nin çok modern ve yeni hastanelere sahip olması. Türkiye'de bin 500 hastane var. Bunların yaklaşık 900'ü Sağlık Bakanlığı'na ait hastaneler. Eğer mimarisi iyi olan, güncel bir hastaneniz yoksa orada bilimsel doğruları uygulamak kolay değil. Ayrıca içindeki tıbbi ekipman açısından çok gelişmiş hastanelerimiz var" şeklinde konuştu.
"HEMŞİRE SAYISININ AZLIĞI BÜYÜK RİSK"
Sağlık turistlerinin büyük bir çoğunluğunun özel hastanelere geldiğini belirten Kuş, OECD ülkelerindeki doktor ve hemşire sayısını, Türkiye'deki doktor ve hemşire sayıları ile kıyasladı. OECD ülkelerinde bin kişiye 3,2 hekim düştüğünü söyleyen Dr. Kuş, "Türkiye doktor sayısını arttırmak için çok çaba sarf ediyor. Ancak Türkiye'de kişi başına düşen doktor sayısı 1,7. Hemşirelerde ise OECD ülkelerinde bin kişiye 8,4 hemşire düşerken Türkiye'de bu rakam 1,8. Doktor sayımız yarı yarıya azken, hemşire sayımız 4'te 1'e denk geliyor. Herkes doktor sayısının az olduğunu konuşuyor fakat hemşire sayısının azlığı pek gündeme getirilmiyor. Hemşire sayısının azlığı da çok büyük bir risk" ifadelerini kullandı.
Kişinin sevdiği işi yapmasının önemli olduğunu vurgulayan Nişantaşı Üniversitesi Öğretim Üyesi Zafer Acar, "Geleceğin sağlıkçıları olarak sektör içinde yer alacaksınız. Çok önemli bir mesleğin eğitimini alıyorsunuz. İnsanlarla iletişimin çok önemli olduğu bir sektörde çalışacaksınız, iletişim yeteneğinizin ve hasta ile birebir iletişimde olacağınız için empati duygunuzun çok gelişmiş olması gerekiyor. İstek ve motivasyon da yine bu sektör için oldukça önemli" diyerek salondaki öğrencilere tavsiyeler verdi.
Konuşması sırasında salondaki öğrencilere birebir sorular yönelterek, onların beklenti ve sorunları üzerinde duran Nişantaşı Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Özateş, "Bu alanı tercih ederken çok doğru bir seçim yapmışsınız çünkü sağlıkçı olmak, öğretmenlik kadar kutsal bir meslek yapıyor olmak demektir. Bu noktada bizlere düşen görev de sizi en doğru ve en güzel şekilde yetiştirmek" şeklinde konuştu. - İSTANBUL