Adem Özköse: "İsrail Cezaevleri, Suriye'ye Göre 5 Yıldızlı Otel Gibiydi"
Belgesel çekmek için gittikleri Suriye'de Hamit Coşkun'la birlikte esir tutulan gazeteci Adem Özköse, yaşadıklarını anlattı.
Belgesel çekmek için gittikleri Suriye'de Hamit Coşkun'la birlikte esir tutulan gazeteci Adem Özköse, yaşadıklarını anlattı. Özköse, Şam'da kaldıkları cezaevinin şartlarının çok kötü olduğunu belirterek, "İsrail cezaevleri, Suriye'ye göre 5 yıldızlı otel gibiydi" dedi.
Adem Özköse, belgeler çekimlerine başladıkları sırada silahlı 60 kişilik bir grupla karşılaştıklarını ifade ederek, "Bu grubun dışında siperde yatan 3-4 kişi vardı. Bunlar etrafa, geçen arabalara ateş açıyorlardı. Bizim arabamızı da durdurdular. Arabamızı aldılar. Şoförümüzü arkaya bindirip, İddip yakınlarında bir köye götürdüler. Bir mahzene indik. 3-4 gün bir evde kaldık. Bize 'muhaliflerin elinde almak istediğimiz biri var, bunun için onlarla pazarlık yapacağız' dediler. Ellerinde yine 30-31 kişi varmış. Hepimizi kullanıp bir kişiyi almak istediklerini söylediler. Milislerin ellerindeki bu köyde 11 gün kaldık. Bu süre içinde çok zor günler yaşadık. Lavaboya gideceğimiz zaman yüzleri kapalı, sadece gözlerini gördüğümüz 3 kişi silah doğrultuyorlardı. Bu şekilde gidip geliyorduk. Bu 11 günün sonunda Milisler bizi Suriye devletine teslim ettiler ve Şam'da bir hücrede kalmaya başladık. 53 gün tek başımıza. Hamit'le görüşemedik. 53 günün sonunda İnsani Yardım Vakfı Başkanı Bülent Yıldırım'ın,
cezaevini ziyarete gelmesiyle birlikte kalmaya başladık. Bir hafta sonra da özgürlüğümüze kavuştuk" diye konuştu.
Mavi Marmara'da da bulunduğunu ifade eden Özköse, "Biz İsrail'i işgalci, Filistinlilere zulmeden bir devlet olarak görüyoruz. Fakat İsrail cezaevleri, Suriye cezaevlerine göre 5 yıldızlı otel gibiydi. Gerçekten son derece gayri insani şartlarda, küçük bir hücrede kalıyorduk. Tek kişilik hücrelerde 5-6 kişi ayakta bekliyordu. Gayri insani şartlar vardı. Hamit'i görmediğim için onun verdiği stresle uzun süre yenmek yiyemedim. Hamit'te beni öldürdüklerini düşünmüş ve 6 gün kadar y emek yiyememiş. İşkence sesleri duyuyorduk sürekli. Sabahları özellikle işkence sesleriyle uyanıyorduk. Umudumuzun zayıfladığı anlar oldu ama hiç kaybetmedik" dedi.
Özköse, "Siz işkence gördünüz mü?" sorusu üzerine de, "Ben fiziksel işkence görmedim. Fakat çok tehdit edildim. Hatta bir tanesi sürekli 'seni ölene kadar döveceğiz' diye tehdit ediyordu. Fiziki işkence görmüyorsunuz ama oradaki insanlara yapılan işkenceyi gördükçe kalbiniz parçalanıyor. Özgürlüğümüze kavuşmadan önceki son gecemizde Hamit'le oturuyorduk. Sevindik fakat buruk bir sevinç vardı. Oradaki insanlar o işkenceleri görmeye, yaşamaya devam edecekler" dedi. - İSTANBUL