Adliye Önünde Tahir Elçi'ye Destek Açıklaması
* HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, "Biz de Elçi'nin yanında olduğumuzu, düşüncelerini paylaştığımızı ifade ediyoruz.
* HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan,
"Biz de Elçi'nin yanında olduğumuzu, düşüncelerini paylaştığımızı ifade ediyoruz. Elçi'nin düşüncelerini milyonlarca insan sahipleniyor. Milyonlarca insanı mı tutuklamayı düşünüyorsunuz? Onların düşüncelerini gasp mı etmek istiyorsunuz? Bunu yapmak istiyorsanız buyurun hepimizi tutuklayın. Hepimiz birer Tahir Elçi'yiz ve onun yanındayız"
Tahir Elçi'nin avukatı Mehmet Emin Aktar,
"Neden siz Diyarbakır'dan yakalama kararıyla getiriyorsunuz? Çünkü onurumuzla oynamak istiyorsunuz"
Haber-Kamera: Sinan BİLGİLİ - İSTANBUL DHA
Bakırköy 2. Sulh Ceza Hakimliği'nce hakkında 'Terör örgütü propagandası" suçundan yakalama kararı çıkarıldıktan sonra dün gece Diyarbakır'da gözaltına alınıp bu sabah İstanbul'a getirilen Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, savcılık ifadesinin ardından tutuklanması talebiyle Nöbetçi Bakırköy Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edildi.
Elçi'ye destek için adliyeye gelen HDP'li vekiller Pervin Buldan ve Levent Tüzel ile çok sayıda avukat kararı alkışlarla protesto ederek adliyeden çıktı.
"BU SKANDAL BİR KARAR"
Gazetecilere açıklama yapan Diyarbakır Baro Başkan Yardımcısı Ahmet Özmen, Elçi'nin tutuklama istemiyle sevk edildiğini belirterek "Dün basına da yansıdı. Tahir Elçi bey hakkında yakalama kararı var. Gerekçesi ise yurt içinde saklandığından, tüm aramalara rağmen bulunamadığından ve kendisine tebliğ olmuş olmasına rağmen kendisine ulaşamayacağının anlaşılacağından verilmiş bir karar var. Bu skandal bir karar. Bırakınız hukuku salt kanun metnine bile uyulmamış bir karar. CMK'nın 98/1 maddesi şüpheliye çağrı üzerine gelinmemesi durumunda yakalama kararı çıkarılacağını düzenlemektedir. Maalesef mahkeme buna dahi uymamıştır" diye konuştu.
"BİZ O ONURU ÇİĞNETMEYECEĞİZ"
Elçi'nin avukatı Mehmet Emin Aktar ise "Arkadaşlar bu ülkede çok hukuksuzluk gördüm çok keyfilik gördüm ama bu denli acemice hazırlanmış bir dosyayla karşılaşmadım. Ne oldu da ne değişti de kim aradı da hafta sonu geçtikten sonra dosyayı savcıdan geri aldınız? Bugün görev yapan cumhuriyet savcılarına yargı mensubu denilemez. Siyasal iktidarın talimatıyla hareket eden adının önünde cumhuriyet savcısı bulunan sözüm ona soruşturma yürüten görevlilerdir. Bugün sevk edilecek. Neden siz Diyarbakır'dan yakalama kararıyla getiriyorsunuz? Çünkü onurumuzla oynamak istiyorsunuz. Biz o onuru çiğnetmeyeceğiz. Tahir Elçi'nin sözlerine sahip çıkacağız. Tümümüzü de alsalar dahi bu hukuksuzluğa dur diyeceğiz. Bütün insanlar adına buna susmayacağız. Hepsi duysun. Benim ve arkadaşlarım hakkında aynı işlemleri yapsınlar. Vazgeçmeyeceğiz" şeklinde konuştu.
"HEPİMİZ BİRER TAHİR ELÇİ'YİZ VE ONUN YANINDAYIZ"
Elçi'ye destek için adliyeye gelen HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan "Bugün bir kez daha hukukun ve anayasanın ayaklar altına alındığı bir güne tanıklık ediyoruz. Diyarbakır baro başkanı Tahir Elçi hukuksuz şekilde kendisine gönderilen tebligatla İstanbul'a kendisi gelebilirdi. İfadeyi istediği her yerde verebilirdi. Siyasi bir müdahale sonrası Elçi kendi makamında sabah 5'te yapılan operasyonla birlikte hukuksuz şekilde gözaltına alındı ve Bakırköy'e getirildi. Şu açık gösteriyor ki Elçi'nin tutuklanmasına aslında siyasi irade bir şekilde karar vermiştir. Birazdan mahkemeye sevk edilen Elçi siyasal iradenin kararıyla muhtemelen tutuklanacaktır. Ama biz bu kararın siyasi olduğunu açıkca ifade etmek istiyoruz. Sayın Elçi düşüncelerini özgürce ifade etmiştir. Bu yapılan ifade özgürlüğüne baskıdır. Düşünce özgürlüğünü gasp etmektir. Biz de Elçi'nin yanında olduğumuzu, düşüncelerini paylaştığımızı ifade ediyoruz. Elçi'nin düşüncelerini milyonlarca insan sahipleniyor. Milyonlarca insanı mı tutuklamayı düşünüyorsunuz? Onların düşüncelerini gasp mı etmek istiyorsunuz? Bunu yapmak istiyorsanız buyurun hepimizi tutuklayın. Hepimiz birer Tahir Elçi'yiz ve onun yanındayız" diye konuştu.
Avukatlar adına yapılan basın açıklamasında ise kararın kabul edilemez olduğu belirtilerek "Bu zor dönemde bu tür yakalama kararı ve gözaltılar Türkiye'ye hiçbir şey kazandırmayacağı aşikardır. Bu yüzden verilen yakalama kararının kaldırılarak meslektaşımızın derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz" denildi. Grup açıklamanın ardından yeniden adliyeye girdi.
