"Ağlamaktan Sorumlu Başbakan Yardımcısı Var"
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, ağlamaktan sorumlu Başbakan Yardımcısı varken, şimdi de ağlamaktan sorumlu emniyet müdürü olduğunu söyledi.
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, ağlamaktan sorumlu Başbakan Yardımcısı varken, şimdi de ağlamaktan sorumlu emniyet müdürü olduğunu ifade ederek, "Bir terörist gördüğünde, 'ileride ağlarım bunun için o yüzden öldürmeyeyim mi' diyeceksin-" dedi.
Vural, sınır bölgesi Şanlıurfa Akçakale ve Harran ilçelerinde incelemelerde bulunan MHP Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu ve Adana Milletvekili Seyfettin Yılmaz ile Meclis'te basın toplantısı düzenledi.
Suriye'den Türkiye tarafına bombalar yağdığını ifade eden Vural, bölgede yaşanan olayların sınır illerinin hepsini etkilediğini, huzursuzluk ve endişe yarattığını anlattı. Vural, Barzani himayesinde Irak'ın kuzeyinde yaşayan terör örgütünün, bundan cesaret alarak Suriye'nin kuzeyinde de bir oluşum içerisine girdiğini iddia ederek, "Bunlar Güneydoğu insanını rahatsız etmektedir" dedi.
"Bu yanlış politikaların bedelini millet ödüyor, beyefendiler ödemiyor" diyen Vural, bölgede yaşayan insanların huzursuz olmasına karşın, onlara tedbir olarak "balkonlara çıkmayın" önerisinde bulunulduğunu bildirdi. Vural, Suriye'den her gün gelen bombalar karşısında, Türkiye'nin sınırlarını korumak adına "sınır ötesi operasyon yapma yetkisi verin" diyecek noktaya geldiğini söyledi.
-"Barzani eğitiyor sonra AKP'nin şeref konuğu oluyor"-
Vural, "Bu politikalar, Türkiye'nin dış politikasının çalışmadığını gösteriyor. PKK terör örgütü, Suriye'nin kuzeyinde egemenlik alanı oluşturuyor. Barzani orada eğitiyor ve geliyor AKP'nin şeref konuğu oluyor" diye konuştu.
Yetki tezkeresinin, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin güç kullanmasının önünü açmak ve Türkiye'ye yönelik tehditleri ortadan kaldırmak için Hükümet'e verilen bir görev olduğunu vurgulayan Vural, Türkiye'nin bedel ödememesini, sıkıntıya girmemesini istediklerini ancak AK Parti politikalarının Türkiye'nin kuşatılmasına izin verdiğini ileri sürdü.
Oktay Vural, bölge insanının, MHP heyetine büyük bir içtenlikle kucak açtığını ancak buna basında yeterince yer verilmediğini belirterek, Suriye'deki krizin ekonomik boyutları ile ilgili Meclis Araştırması açılmasını isteyeceklerini açıkladı.
Vural, bir soru üzerine, MHP'nin tezkereye "evet" diyerek, AK Parti'nin dış politikalarına oy vermediğini söyledi.
"Türk Silahlı Kuvvetleri, 'yurt savunmasından sorumlu benim. Benim egemenlik haklarıma saldırıda bulunuluyor, bana yetki verin' diyorsa, bu aslında dış politikanın iflas tezkeresidir" diyen Vural, MHP'nin tezkereye, ülkeye yapılan fiili saldırılara son verilmesi amacıyla 'evet' oyu verdiğini kaydetti. Vural, MHP'nin tezkereye 'evet' diyerek, iflas etmiş AK Parti politikaları karşısında TSK'nın görevlendirilmesini istediğini ifade etti.
-Diyarbakır Emniyet Müdürü'nün sözleri-
Vural, Diyarbakır Emniyet Müdürü Recep Güven'in "Teröriste ağlamayan insan değildir" sözlerinin sorulması üzerine, şöyle konuştu:
"Diyarbakır Emniyet Müdürü teröriste ağlayacağına, önce bu milleti ağlatan terör örgütüyle mücadele etsin. Ağlamaktan sorumlu Başbakan Yardımcısı vardı şimdi ağlamaktan sorumlu emniyet müdürü var. Sen önce adam gibi terörle mücadele et, senin görevin terör örgütüne şirin görünmek değil. Böyle bir anlayış terör örgütünü cesaretlendirir. Nereden geldin, kim getirdi seni- Fikir ve düşüncelerin neyse bunu devletine ve amirine söyle. Basın mensuplarıyla toplantı yapıyormuş. Hükümet demek ki Oslo'da bahsettiği vali ve emniyet müdürlerini göreve getirmiş.
Teröristten mi yanasın, güvenlik güçlerinden mi yanasın- Bir terörist gördüğünde, 'ileride ağlarım bunun için o yüzden öldürmeyeyim mi' diyeceksin,
'arkasından ağlayacağım adamı etkisiz hale getirmeyeyim mi-' diyeceksin. Kimin kılıcını sallıyorsun sen-
Sen ne demek istiyorsun- 'Teröristler için ağlayabileni değil, şehitler için ağlayabileni görmek istiyorum' desene. Kişi, gasptan adam öldürmüş, tinerciler gelmiş adam öldürmüş, bunlar ağlayacaklar. Teröriste ağlamayan insan değilmiş, psikolog musun sen, nesin ya- Katillere ağlayacakmış beyefendi. Sen kendi haline ağla bence. Polis teröristle karşı karşıya, terörist silah çekmiş. Bunu öldürsem ağlamak için peşinden gideceğim, en iyisi ben öleyim mi diyecek-"
MHP'li Türkoğlu da bölgedeki incelemeleri hakkında bilgi verdi.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun "stratejik derinlik" adlı kitabı bulunduğunu anımsatan Türkoğlu, "Biz kitabı 'stratejik çukur' olarak nitelendiriyorduk ancak bunun hafif kaldığını gördük, kitabın adını 'stratejik foseptik' olarak değiştirmek daha doğru olacaktır" dedi.
MHP'li Yılmaz ise Akçakale ve Harran'da yaşayan 70 bine yakın insanın yüzde 90'ının Arap ve Sünni kökenli olduğunu söyledi.
Bu insanların savaşa şiddetle karşı çıktığını dile getiren Yılmaz, "(Bu savaş bizim savaşımız değil) diyorlar. Nusayri, Alevi gibi ifadeler kullanılması da tehlikelidir" dedi.
Yılmaz, cuma namazını Akçakale Meydanı'ndaki camide kıldıklarını ifade ederek, imamın cuma hutbesinde ayetlerle, bir gün önce bakana yapılan tepkinin yanlış olduğunu söylediğini dile getirerek, bu durumu eleştirdi.
Muhabir: Coşkun Ergül
Yayıncı: Sefa Salantur - TBMM