Ahmet Hakan'a Saldıran Şüpheli Kamuran Ergin'den 100 Bin TL İtirafı
Hürriyet Gazetesi yazarı Ahmet Hakan'a saldıran şüpheliler "İşin içinde Emniyet var. MİT var. Reis var." itirafında bulunurken bu iş için 100 bin TL alacaklarını söylediler.
Hürriyet yazarı Ahmet Hakan'a saldırdığı iddiasıyla gözaltına alınan şüphelilerden Kamuran Ergin, avukatların verdiği bilgiye göre saldırı için 100 bin TL teklif edildiğini iddia etti. Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ndeki sorgusunda saldırının tüm ayrıntılarını anlatan Fuat Elmas, saldırı talimatını aldığı emekli polis memuru Yahya Kemal Gezer'in kendilerine "Dövülecek bir adam var. Gazeteci Ahmet Hakan. Şehitlere ölü diyor. Bunun indirilmesi lazım. Bu akşam talimat verildi. İşin içinde MİT var. Emniyet var. Reis var." dediğini aktardı.
Kamuran Ergin, ifadesinde şunları söyledi:
Gazeteci Ahmet Hakan'a saldırıyla ilgili tutuklanan şüpheli, emniyet ifadesinde olay için 100 bin lira teklif edildiğini söyledi. Adam başı 25 bin TL almanın cazip geldiğini amaçlarının sadece Ahmet Hakan'ı darp etmek olduğunu belirten şüpheli, gözaltına alınınca nezarethanede kaza nedeniyle tartışıp darp ettiklerini söyleme konusunda plan yaptıklarını anlattı.
"OSMANLI OCAKLARI, DEVLET İŞİ" İFADELERİNİ KULLANDI
Şüpheli bu iş kendilerine teklif edildiği sırada 'Osmanlı Ocakları, devlet işi' gibi ifadelerin kullanıldığını savundu. Hakan'ın darp edilmesi olayıyla ilgili soruşturmada tutuklanan Ahmet Şengüler, saldırının tüm ayrıntılarını anlattı. Emniyetteki ifadesinde diğer şüpheli Uğur Adıyaman'ın kendisiyle görüşmek istediğini, bunun üzerine şüpheli Kamuran Ergin'in evine gittiğini ifade eden Şengüler, "Burada Uğur Adıyaman, Ahmet Hakan isimli şahsı dövmeleri için 100 bin lira vereceklerini, birlikte işi yapıp yapmayacağımızı sordu." dedi. Ahmet Hakan'ın kim olduğunu sorması üzerine kendisine, Hakan'ı dövmeleri için bilgi aldığını, iş bitince iş olanağı sağlanarak dükkan açılacağının söylendiğini belirtti.
İŞSİZ OLDUĞU İÇİN İŞİ KABUL ETMİŞ
İşsiz olduğu için işi kabul ettiğini kaydeden Şengüler, Fuat Elmas ve Kamuran Ergin'in de kabul ettiğini söyledi. Ahmet Hakan'ı internetten araştırdığını ve gazeteci olduğunu öğrendiğini anlatan Şengüler, bayramın birinci günü Ahmet Hakan'ın evini aramaya başladıklarını ifade etti. Hakan'ın tatilde Balıkesir'e gittiğini öğrenince 'sonra bakarız' diyerek dağıldıklarını anlatan Şengüler, ertesi gün Uğur Adıyaman ile buluştuklarını anlattı.
"BİZE OSMANLI OCAKLARI GİBİ BİRŞEYLERDEN BAHSETTİ"
Adıyaman'ın kendisine, 'Bir abim var çayını içeriz sen de tanışırsın' dediğini söyleyen Şengüler, Adıyaman'ın bu kişinin emniyetten emekli olduğunu ve 'Rüzgar Kemal' olarak tanındığını söylediğini bildirdi. Emniyetin yanında bir kafeye gittiklerini belirten Şengüler, ancak Rüzgar Kemal adlı kişinin gelmediğini söyledi. Nezih isimli birinin yanlarına geldiğini ifade eden Şengüler, "Bize Osmanlı Ocakları gibi birşeyden bahsetti. MHP'den daha iyi olacağını söyledi. Sürekli devlet meselelerinden bahsediyordu. Konuşmalardan Ahmet Hakan'ın dövülmesi işini Uğur'a bu kişilerin verdiğini düşündüm." dedi. Bayramın üçüncü günü Nişantaşı'nda gezerken Fuat Elmas'ın bir markete giderek 'Burada çok artis varmış bildiğin var mı?' diye sorduğunu anlatan Şengüler, market sahibinin de Ahmet Hakan'ın aynı binanın 2. dairesinde oturduğunu söylediğini kaydetti. Bunun üzerine orada beklediklerini söyleyen Şengüler, ertesi gün de giderek çevreyi kontrol ederek beklemeyi sürdürdüklerini kaydetti. 2 arkadaşının Hakan'ın siyah bir araçla çıktığını gördüklerini söyledi.
"SADECE DARP EDECEKTİK"
Birkaç gün sonra evin önünde beklediklerini anlatan Şengüler, gece 02.30 gibi Hakan'ın bir cipten indiğini, korumasının da bulunduğunu söyledi. Bu aracın plakasını aldıklarını anlatan Şengüler, korumanın Hakan'ı eve bıraktıktan sonra araçla ayrıldığını belirtti. Kendilerinin beklemeye devam ettiğini belirten Şengüler, "Amacımız evden çıkarsa daha önce planladığımız gibi sadece darp edecektik. Amacımız Ahmet Hakan'ı dövmekti, kesinlikle farklı bir şekilde zarar vererek ölümüne sebebiyet verecek bir işin içinde asla olmazdım." dedi. Sabaha kadar beklediklerini ve Hakan'ın evden çıkmadığını ifade eden Şengüler, 1 Ekim'de Hakan'ın CNNTÜRK'te programı olduğunu bildiklerini anlattı. Akşam saatlerinde Uğur, Fuat ve Kamuran ile araca bindiklerini belirten Şengüler, 22.30 sıralarında CNNTÜRK'ün olduğu yere gittiklerini söyledi.
"BİZİM ARAÇTAN KAMURAN VE UĞUR İNDİ"
Çevrede tur attıktan sonra Hakan'ın aracının çıkışını beklediklerini kaydeden Şengüler, araç çıkınca takip etmeye başladıklarını anlattı. Nişantaşı'ndaki evine kadar takip ettiklerini ifade eden Şengüler, Hakan'ın aracı durunca hafifçe çarptıklarını kaydetti. Şengüler, "Amaç tantana çıkarıp şahsı darp etmekti. Araçtan koruma ve şoförü indi. Bizim araçtan da Kamuran ve Uğur indi. Koruma elini beline atınca Kamuran elindeki bira şişesi ile korumaya hamle yaptı, boğuşmaya başladılar. O sırada araçtan bir kişi daha indi ve bagajdan sopa çıkardı. Uğur da bu şahsa yöneldi." ifadelerini kullandı. Bu sırada Ahmet Hakan'ın araçtan inerek hızla eve doğru gittiğini anlatan Şengüler, kendisinin de araçtan inerek hızla peşinden gittiğini söyledi.
"BURNUNU KIRIP KIRMADIĞINI SORDU"
Hakan'ın kaldırıma takılarak yere düştüğünü kaydeden Şengüler, kalkıp koşmaya devam ettiğini, kendisinin kovaladığını ve yakalayınca ittiğini belirtti. Şengüler, Hakan'ın bir araca çarparak yere düştüğünü, bunun üzerine olay yerinden ayrıldığını, taksiye binerek uzaklaştığını savundu. Diğerleriyle birlikte Cerrahpaşa'da buluştuklarını söyleyen Şengüler, "Uğur, şoförle kavga ettiğini daha sonra özür dilediğini, olay yeri kalabalıklaşınca ayrıldıklarını söyledi. Bana Hakan'a iyi vurup vurmadığımı, burnunu kırıp kırmadığımı sordu. Ben de vurmaya fırsatım olmadığını söyledim." dedi. Şengüler, bir süre sonra Uğur Adıyaman'ın ağabeyinin aradığını ve polisin kendisini sorduğunu söylediğini anlattı.
"BU İŞİ DEVLET ADINA YAPACAĞIZ"
Ayrıldıklarını, bir saat kadar sonra da Adıyaman'ın kendisini aradığını belirten Şengüler, kısa süre sonra Adıyaman ve Kamuran Ergin'in polislerle geldiğini, rapor için hastaneye gittiklerini kaydetti. Emniyette önce aynı nezarethaneye konulduklarını belirten Şengüler daha sonra ayırdıklarını anlattı. Polise ne söyleyecekleri konusunda daha önce bir şey konuşmadıkları için hastanede rapor alınırken ve nezarethanede bir aradayken polise ne söyleyecekleri konusunda plan yapmaya başladıklarını belirten Şengüler, "Herkes Kamuran'ın eski kız arkadaşının Nişantaşı'nda oturduğunu, onu aramak için gittiğimizi, bir araçla kaza yaptığımızı, bundan dolayı tanımadığımız şahısları darp ettiğimiz şeklinde plan yaptık." dedi.
"AHMET HAKAN VATAN HAİNİ"
Asayiş şubeden organizeye götürülmelerini anlayamadıklarını kaydeden Şengüler, "Uğur, Ahmet Hakan'ı darp etmemizi teklif ettiğinde kendisinden bu işi yapmamızı isteyenlerin 'bu işi devlet adına yapacağız, devlet sizi boş bırakmaz, Ahmet Hakan vatan haini, hayırlı bir iş yapacaksınız, kimse size dokunmayacak, olayı yaptıktan sonra karakolda çayınızı sigaranızı içeceksiniz ve evinize gideceksiniz' dediklerini söylemişti. Fakat işlerin böyle olmadığını gördüm." ifadelerini kullandı. Fırsatını bulup Uğur Adıyaman'a bu durumu sorduğunu söyleyen Şengüler, onun da anlattıklarının yalan olduğunu, ikna etmek için bunları anlattığını söylediğini belirtti. Şengüler, Adıyaman'ın olayı Rüzgar Kemal isimli kişinin planladığını, bunun üzerine kendisinin de ne olduğunu anlatacağını söylediğini belirten Şengüler, "Herkes başının çaresine baksın." dediğini söyledi. Şengüler, maddi durumu kötü olduğu için sadece bir adam dövüp 25 bin lira almanın cazip geldiğini, Adıyaman'ın bir şey olmayacağına dair garanti de verdiği için bu işe girdiğini söyledi. Pişman olduğunu belirten Şengüler, kendisini oyuna getirip bu işe karıştırığını belirttiği Rüzgar Kemal adlı kişiden şikayetçi olduğunu kaydetti.
"FUAT VE AHMET TEKLİFİ KABUL ETTİ, SONER VE DEHŞET KABUL ETMEDİ"
"Kurban Bayramı arifesinde, Uğur Adıyaman gece beni aradı. Evde nişanlımlaydım 'Geliyoruz' dedi. Kısa sürede Fuat Elmas ile geldi. Arkalarından Ahmet Şengüler, bir süre sonra da Soner ve Dehşet isimli arkadaşlarım geldi. Uğur, kısa bir süre önce Fuat'la ikisini Kayışdağı'nda bir yere götürdüklerini, gözünü bağlayıp kendisini mahzenimsi bir yere indirdiklerini söyledi. Kendisini şube müdürü olarak tanıtan bir kişi, Ahmet Hakan ile sıkıntıları olduğunu, bu adamı dövüp bırakmaları gerektiğini, bu işin karşılığında 100 bin TL lira vereceklerini, ayrıca Osmanlı Ocakları Başkanlığı'ndan Nezir isminde bir şahsın arayacağını söylemiş. Fuat ve Ahmet teklifi kabul etti. Soner ve Dehşet kabul etmedi. Bu konuşma sırasında alkol ve uyuşturucunun etkisindeydim. Durumum kötü olduğu için ve sadece darp edeceğimiz için kabul ettim."
"İNDİRİLMESİ LAZIM"
Saldırganlardan Fuat Elmas, saldırı talimatını bir hafta önce, 23 Eylül'de, emekli polis memuru Yahya Kemal Gezer'in Fatih'te işlettiği Rüzgar Kafe'de aldıklarını söyledi. Kafeye Uğur Adıyaman'la gittiklerini anlatan Fuat Elmas, Yahya Kemal Gezer'in "Dövülecek bir adam var" diye söze başladığını belirterek şunları söyledi: "Kim olduğunu sorunca "Gazeteci Ahmet Hakan. Şehitlere ölü diyor. Oyum HDP'ye diyor. Tahrik ediyor. HDP'ye oy verilmesi için teşvik ediyor. Bunun indirilmesi lazım. Bu akşam talimat verildi. İşin içinde MİT var. Emniyet var. Reis var. Bu işi iki üç gün içinde bitirin bize paketi verecekler." dedi. Paketi getirecek kişileri sorduğumuzda bize "Kanlıca'dan talimat geldi." dedi.
