Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Şahin Açıklaması
"Kadını ve erkeği birbirinin tamamlayıcısı, birbirinin yükünü alan, nimetin ve külfetin eşit paylaşıldığı bir Türkiye için mücadele ediyoruz" "(Cumhuriyet gazetesi yazarı Arcayürek'in yazısı) Türkiye bir hukuk devleti, hukuk devleti normlarına göre de bizim bunu Türk Ceza Kanunu'nun 125. maddesine göre bu hakaretten dolayı Aile Bakanlığı olarak bu işi, yalnızca Emine Hanım'ın, Hayrunnisa Hanım'ın şahsında yapılmış bir hakaret olarak görmüyoruz. Türk kadının ve özellikle kadınlarımızın kendi içinde ayrışmasını sağlayan, kutuplaştıran, ötekileştiren, hoşgörüsüz, iten bir bakış açısı olarak görüyoruz. Bunu şiddetle kınıyoruz" "Bu yazının karşılığında Bakanlık olarak da TCK'ya göre gerekli cezayı almasını sağlamak için hukuk mücadelemizi başlatacağız"
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, "Kadını ve erkeği birbirinin tamamlayıcısı, birbirinin yükünü alan, nimetin ve külfetin eşit paylaşıldığı bir Türkiye için mücadele ediyoruz" dedi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Ankara Büyükşehir Belediyesi ile Sosyal Hizmetler Eğitim ve Yardım Vakfınca sevgi evi ve rehabilitasyon merkezi yapılması amacıyla işbirilği protokolü imzalandı.
Büyükşehir Belediyesindeki imza töreninde konuşan Bakan Şahin, başarının, ekip çalışmasıyla ve verilen gücü etkin kullanabilmeyle mümkün olduğunu söyledi.
Yapısal bir dönüşüm gerçekleştirildiğini aile temelli çocuk, aile temelli engelli ve aile temelli kadın politikası yürüttüklerini, AK Partinin muhafazakar demokrat bir parti olduğunu belirterek, "Kadını ve erkeği birbirinin tamamlayıcısı, birbirinin yükünü alan, nimetin ve külfetin eşit paylaşıldığı bir Türkiye için mücadele ediyoruz. Dolayısıyla herkesin birbirinin insan hakkını koruduğu, saygı, sevgi çerçevesinde bir süreci yönetmeye çalışıyoruz" diye konuştu.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek de Ankara'da belediye bünyesinde yürütülen sosyal çalışmalarla ilgili bilgi verdi.
İlk kez bir yerel yönetimin, Bakanlıkla birlikte sevgi evi ve rehabilitasyon merkezi yapacağını vurgulayan Gökçek, "En güzel hizmet alımı gönüllü alımıdır. Gönüllülerin bulunduğu yerde verilen hizmetler hiçbir zaman kamu personeliyle verilemez çünkü bu işleri Allah rızası için yapıyorlar, severek yapıyorlar" ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından Şahin ve Gökçek işbirliği protokolünü imzaladı.
-"Cumhuriyet gazetesi yazarı Cüneyt Arcayürek"in yazısı
Şahin, bir gazetecinin "Cumhuriyet gazetesi yazarı Cüneyt Arcayürek"in yazısıyla ilgili değerlendirmelerini sorması üzerine, insan hakları, demokrasi ve özgürlüklerin yalnızca hukuk devleti normlarında, kağıt üzerinde değil, zihinlerde oluşması gerektiğini dile getirdi.
Arcayürek'in, karşı tarafı küçülten, alçaltan, kendine göre hakaret eden bir yazının kaleme aldığına dikkati çeken Şahin, "Türkiye bir hukuk devleti, hukuk devleti normlarına göre de bizim bunu Türk Ceza Kanunu'nun 125. maddesine göre bu hakaretten dolayı Aile Bakanlığı olarak bu işi, yalnızca Emine Hamın'ın, Hayrunnisa Hanım'ın şahsında yapılmış bir hakaret olarak görmüyoruz. Türk kadının ve özellikle kadınlarımızın kendi içinde ayrışmasını sağlayan, kutuplaştıran, ötekileştiren, hoşgörüsüz, iten bir bakış açısı olarak görüyoruz. Bunu şiddetle kınıyoruz. Bizim ihtiyacımız olan şey, ülkenin birliği, beraberliği, herkesin içinde kardeş oluduğu bir Türkiye, bir dünya" dedi.
Şahin şöyle devam etti:
"Özellikle eli kalem tutan, bu işe yıllardır çalışan kişilerin bu konuda çok daha hassas olması gerekiyor. Tam tersi bunun üzerinden kutuplaştıran bir anlayışı şiddetle reddediyoruz. Hukuk devleti normlarında ben bir kadın olarak, aileden kadından sorumlu bir Bakanlık olarak da hukuk mücadelemizi vereceğiz. Bu yazının karşılığında Bakanlık olarak da Türk Ceza Kanunu'na göre gerekli cezayı almasını sağlamak için hukuk mücadelemizi başlatacağız."
Yazının hakaret dolu bir yazı olduğunu kaydeden Şahin, "Aslında baktığınız zaman yazanı küçülten bir yazı. Bizim dolayısıyla artık insanların şekline, şemaline, kılığına, kıyafetine değil insanın ilmine, hikmetine, aklına, vicdanına, kalbine, gönlüne bakacağımız yeni bir dünya düzeni, Türkiye düzeni için mücadele ederken artık geçmişte kalmış bu zihniyetlerin tamamen hukuk normlarında bitmesinin ve yok olmasının mücadelesini de vereceğiz" ifadelerini kullandı.
-Bingölde'ki cinsel istismar davası
"Bingöl'deki dava kapsamında son tutuklu sanık da serbest bıkarıldı bu konuda nasıl bir adım atmayı planlıyorsunuz, karar size bir hayal kırıklığı yaşattı mı" sorusuna da Bakan Şahin, bunun bir süreç olduğu cevabını verdi.
"Hukuk devleti normlarında yapmanız gereken şeyi yapıyorsunuz ama zihinlerin bu değişimi, dönüşümü bir anda anlaması özellikle karar mekanizmasındaki kişilerin, çıkan yasanın hukukunu, ne yapmaya çalıştığını anlaması bir zaman istiyor" değerlendirmesinde bulunan Şahin, Bakanlık olarak da yasanın ruhunun takipçisi olduklarını bildirdi.
Şahin, şunları söyledi:
"Bu karar çıkar çıkmaz biz hukuk müşavirlerimizi Bingöl'e gönderdik, gerekli tedbirleri aldık. Tutuksuz yargımlanma kısmı Türk Ceza Kanunu'nun onlara verdiği bir hak gibi gözüküyor ama özellikle küçük bir kıza bir taciz, istismar yapıldıysa burada kamu vicdanı adına karar veren kişilerin çok daha hasas olması, milletin adına bu kararı verirken milletin hassasiyetine daha çok dikkat etmesi gerekiyor. Biz bu sürecin yakın takipçisi olduk ve TSK çok önemli bir kararla bu sanıkların istifa etmelerini sağladı ve biz de tutuklanlamarını sağlayarak süreci yönettik. Yine bu olaydan sonra da hukuki mücadelemize devam ediyoruz.
Yeniden karara itiraz ettik. Dolayısıyla bu süreçte hukukun ve yasanın ruhunu özümsemeleri için çok büyük bir gayret gösteriyoruz, çok büyük emek sarfediyoruz. Hem Adalet Bakanlığımızda hem Hakimler Savcılar Yüksek Kuruluyla çok güzel çalışıyoruz. İnşallah her dava üzerinde kamuoyunun vicdanını rahatlatacak şekilde sonuçların çıkmasının da takipçisi olacağız. Yasa çıkalı 1,5 yıl oldu, 125 davaya müdahil olduk, 6'sı sonuçlandı ve en yüksek cezayı almasını sağladık. Bu bir mücadele. Mücadalede yanımızda olun, birlikte başaralım."
-Niğde'nin Dündarlı kasabasında kız çocuklarının erken yaşta evlendirildiği iddiası
Basında yer alan Niğde'nin Dündarlı kasabasında 13-14 yaşındaki kız çocuklarının evlendirildiği iddialara ilişkin ise Şahin, çocuk gelinlerin toplumda en çok mücadele ettiklerini alanlardan birisi olduğunu söyledi.
Bu sorunla özellikle Güneydoğu ve Doğu Anadolu'da karşılaştıklarını anlatan Şahin, şunları kaydetti:
"TÜİK verilerine baktığımızda özellikle yüzde 50'lerden yüzde 9'lara düştüğümüz de bir alan. Bugün 18 yaş altı kız çocuklarının evlenme oranı yüzde 9'a düştü. Bunu da hızlı bir şekilde sıfırlamanın yolu 4+4+4 zorunlu eğitim yani 12 yıl kız çocuklarımızı örgün eğitimin içinde tutmamız gerekiyor. İşte o yüzden biz şartlı nakit transferi dediğimiz eğitim desteğinde 2 milyon anneye, toplam 3 milyon kişiye bu desteği verdik. Çocuklarımızın zorunlu eğitimin içinde kalarak evlenme olayını azaltacağımız koruyucu önleyici tedbiri almayı güçlendirdik.
Niğde'ye hemen arkadaşlarımızı gönderdik 5 uzmanımız gitti oraya özel başka tedbir gerekiyor mu diye. Bazen kendi yerelinde farklı tedbirler almak, daha mikro çözümler gerekiyor. Orada şu an ekip çalışmaya başladı. Önümüzdeki hafta bana raporlarını getirecekler söylenildiği gibi eğer Türkiye ortalamasının üzerinde bir evlenme oranı varsa küçük yaşta, ben Bakan olarak da yerinde gideceğim, gerekli her türlü tedbiri alacağız."
Şahin, olayın takipçisi olacaklarını ve bu yüzde 9'u da sıfırlayacak şekilde yollarına devam edeceklerini bildirdi. - Ankara