Aizanoi'nin ziyaretçileri nehirde kayıkla "Antik Çağ'a yolculuk" yapacak
Kütahya'nın Çavdarhisar ilçesinde bulunan ve "İkinci Efes" olarak nitelendirilen 5 bin yıllık Aizanoi Antik Kenti'ndeki çayda, Antik Çağ'da olduğu gibi kayıkların yüzdürülmesiyle ilgili çalışmalar devam ediyor.
Kütahya'nın Çavdarhisar ilçesinde bulunan ve "İkinci Efes" olarak nitelendirilen 5 bin yıllık Aizanoi Antik Kenti'ndeki çayda, Antik Çağ'da olduğu gibi kayıkların yüzdürülmesiyle ilgili çalışmalar devam ediyor.
Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Dünya Mirası Geçici Listesi'ne 2012 yılında dahil edilen Aizanoi'de, Pamukkale Üniversitesi Arkeoloji Bölümünce yapılan kazı ve alan araştırmalarının bu yılki çalışmalarına başlandı.
Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Elif Özer, AA muhabirine, il merkezine 48 kilometre uzaktaki antik kentte daha önce Alman arkeologların yaptığı çalışmaların, 2011'den itibaren Bakanlar Kurulu kararıyla Türk arkeolog ve uzmanlarca yürütüldüğünü söyledi.
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle bu yıl çalışmaların gecikmeli olarak başladığını belirten Özer, Roma dönemine ait 20 bin kişilik tiyatro ile bitişiğindeki 13 bin 500 kişilik stadyumun restorasyonunun yanı sıra "Aizanoi Penkalas Projesi"ne ağırlık verdiklerini anlattı.
Penkalas Projesi kapsamında, antik kentten geçen çayda, Roma döneminde olduğu gibi kayıkların yüzdürülmesiyle ilgili geçen yıl başlayan çalışmaların, Kovid-19 tedbirleri alınarak sürdürüldüğünü aktaran Özer, şöyle devam etti:
"Çavdarhisar ilçesi sınırlarındaki Koca Çay, antik kentten geçen bir nehir. Antik Çağ'daki ismi Penkalas olarak biliniyor. Roma dönemi sikkelerinde Penkalas Nehri, uzanmış bir erkek olarak betimleniyor. Hazırlıklarına 2012'de, geçen yıl da yapım çalışmalarına başladığımız projeyle çayın su seviyesi yükseltilerek, Antik Çağ'da olduğu gibi iki köprü arasında kayıklarla gidilebilecek. Suyun içindeki yaklaşık bin civarında, Antik Roma döneminden kalma tarihi eser niteliği taşıyan işlenmiş taşları ve heykelleri dışarı çıkardık. Her birinin envanteri çıkarıldı, çizimleri yapıldı. Normal şartlarda projenin büyük kısmını bu yıl bitirmeyi hedefliyorduk ancak salgın nedeniyle çalışmalara ara vermek zorunda kaldık. Yaşanan bu durum ise projenin gecikmesine neden oldu. Olumsuz bir durum yaşanmaz ise gelecek yıl projeyi bitirmeyi hedefliyoruz."
Bazı ülkelerde bu projenin modern örneklerinin olduğunu dile getiren Özer, yaptıkları araştırmaya göre ise Antik Çağ'daki dönemi yaşatan bir benzerinin bulunmadığını sözlerine ekledi.
"Turistlerin bölgeye ilgisi artacak"
Proje koordinatörü arkeolog Sinan Özcan da iki köprü arasındaki ıslah çalışmasına ilişkin bilgi verdi.
Geçen yıl eylül ayından itibaren projenin 3 etabını tamamladıklarını ifade eden Özcan, "Hızlı bir şekilde çalışmaları sürdürüyoruz. Planlamalar dahilinde çalışmalarımızı devam ettirebilirsek projenin büyük kısmını kısa sürede tamamlayabiliriz. Bu proje hayata geçtiğinde yerli ve yabancı turistlerin bölgeye ilgisi artacak. Buraya gelenler daha kaliteli bir gezinti yapabilecek." diye konuştu.