AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin Açıklaması
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, bankaların sadece teminata kredi vermemesini, istikbal vaat eden projelere de kredi vermesi gerektiğini söyledi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, bankaların sadece teminata kredi vermemesini, istikbal vaat eden projelere de kredi vermesi gerektiğini söyledi.
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Karabük şubesinin açılış ve gala programı gerçekleştirildi. Gala programına AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Kalkınma Bakanlığı Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan, Karabük Valisi Orhan Alimoğlu, AK Parti Karabük Milletvekili Osman Kahveci, MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak, MÜSİAD Genel Başkan Yardımcıları Abdurrahman Kaan, Kemal Yamankaradeniz, İşadamı Remzi Gür, Kardemir Yönetim Kurulu Başkanı Muthullah Yolbulan, MÜSİAD YK Üyeleri, MÜSİAD Karabük Şube Başkanı Ahmet Nur, Şube başkanları, üyeler ve çok sayıda vatandaş katıldı. Açılış sonrası düzenlenen gala programında ilk konuşmayı MÜSİAD Karabük Başkanı Ahmet Nur yaptı. Nur, yaptığı konuşmada MÜSİAD Karabük'ün nasıl oluştuğuna değinerek, Karabük ekonomisinden bahsetti. Ahmet Nur ayrıca Karabüklü işadamlarını MÜSİAD çatısı altına davet etti.
2013 yılında; ekonomik, sosyal ve siyasal alanda birçok gelişmeye şahit olunduğunu belirten MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak, şöyle konuştu: "IMF ile biten borç ilişkisi, dev yatırımlar, yıllar sonra Türkiye'nin kredi notunun yatırım yapılabilir seviyeye çıkarılması, ilk akla gelenler. Yılın ikinci yarısındaysa, aslında aynı ekonomik başarı sürerken, daha çok siyasetin konuşulduğu bir dönem yaşandı. Gezi ile başlayan, 17 ve 25 Aralık ile devam eden süreçte, BIST100 endeksi, Mayıs 2013'te 93.000 üzerine çıkarak rekor kırmışken, yılı yüzde 27 kayıpla kapattı. Aynı süreçte, TL/Dolar kuru yüzde 18 değer kaybetti."
Türkiye'nin buna rağmen 2013 yılında yüzde 4 büyüdüğünü anlatan Olpak, şunları söyledi: "Küresel krizin etkilerinden kurtulmaya çalışan Avrupa'da yüzde 0,5'lik büyüme gerçekleşirken, bu büyüme manidardır. 2014 yılına da, pek çoklarınca felaket senaryolarının çizildiği, büyüme tahminlerini aşağı yönlü revize edildiği bir ortamla girdik. Biz, ısrarla, elimizdeki rakamların hiç birinin büyümemizi aşağı yönlü revizeyi gerektirmediğini ve yüzde 4 büyümeyi yakalayabileceğimizi ifade ettik. Geçen günlerde açıklanan 2014 yılı ilk çeyreğindeki yüzde 4,3'lük büyüme, MÜSİAD olarak ne kadar isabetli olduğumuzu ortaya çıkardı. Ülkemiz, 18 çeyrektir aralıksız büyümeye devam etmiştir. Şüphesiz, ilk çeyrek büyümesine en önemli katkının ihracattan gelmesi, sevindirici. Son 2 çeyrektir büyümeyi olumsuz etkileyen yurt dışı talep, ilk çeyrekte, yüzde 11,4 artarak, büyümenin lokomotifi oldu."
Merkez Bankası'nın faiz kararının özel sektör yatırımlarını yavaşlattığını anlatan Olpak, sözlerine şöyle devam etti: "Büyümeyi son 2 çeyrektir olumlu yönde etkileyen özel sektör yatırımları ise, yüzde 1,3 düşmüştür. Bunun sebebinin, Merkez Bankası'nın Ocak ayında aldığı radikal faiz artırım kararının, özel sektör yatırımları üzerindeki yavaşlatıcı etkisi olduğunu düşünüyoruz. Bu noktada, Merkez Bankası'nın yaptığı son faiz indirimini olumlu karşılıyor ama yeterli görmüyoruz. Enflasyon rakamlarında muhtemel bir düşmeyle, Merkez'in faizde daha cesur bir indirime gideceğini bekliyoruz. Ekonomimizin ilk çeyrek performansını göz önünde tutarak, eğer Ekonomi Yönetimimiz, iç piyasayı soğutma yönünde ilave bir karar almazsa, bu yıl, geçen yıldan daha düşük bir büyüme hedeflemiyoruz. Bu noktada, illerimizin, hedeflerine ulaşmak için göstereceği gayret, ülkemizin hedeflerine ulaşmasının da temelini oluşturur. Türkiye'nin son yıllarda elde ettiği, siyasi ve ekonomik istikrar ile beraber gelen, huzur ve güven ortamının sonucu olan refah artışına, Karabük'ün de katkıda bulunması sevindiricidir. Dış ticaret hacmi, son 11 yılda, 24 misli artarak, 668 milyon$'a ulaşmıştır. Karabük, 2009 krizinde de, ihracatını artıran birkaç şehrimizden birisidir, tebrik ediyorum. Bir ülkenin işadamlarından beklentisi, daha fazla yatırım, daha fazla istihdam ve sosyal gelişime daha fazla katkıdır. Biz işadamlarının bunları yapabilmek için beklediği ise; Huzur, Güven, Pozitif İstikrar, Hızlı ve Adil İşleyen bir Hukuk Sistemi'dir. Bugün, Siyasi İstikrarla gelen Ekonomik İstikrar ve hedeflerin yakalanmasıyla elde edilen Güven Ortamı, 1,5 yıldır devam eden Çözüm Süreci ve Demokratikleşme Paketiyle, geleceğe daha güvenle bakıyoruz. Ancak, Huzur Ortamı devam ederken, aniden alevlenen şiddet olaylarından rahatsızız. Şiddetin yeniden başladığı bir dönemde, Türk Bayrağımızın bir askeri birliğimiz içinden indirilmesi tahriki manidardır."
IŞİD'in, Musul Başkonsolosluğumuzu basarak vatandaşlarımızı kaçırmasının vahim ve kabul edilemez bir saldırı olduğunu anlatan Olpak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Öncelikli temennimiz, Başkonsolosumuz dahil tüm vatandaşlarımızın, bir an önce, salimen kurtulmalarıdır. Bir başka temennimiz, bunların kabul edilemezliği yanı sıra, aynı dönemde yaşanmasının, bir tesadüf sınırı içinde olmasıdır. Son temennimiz ise, bütün bu yaşananların, ülkemizi, sonu belirsiz bir sürece çekebilecek gelişmelerin yaşanmamasıdır. MÜSİAD olarak, Demokrasi ve Huzurun kök salması için üstümüze düşen ne varsa, yaptık, yapmaya hazırız. Etnik ve dini ayrımcılığa, ötekileştirmeye hep karşı olduk, olmaya da devam edeceğiz. Çünkü biz, öteki olmanın ne demek olduğunu iyi bilenlerdeniz."
"BANKALAR İSTİKBAL VAAT EDEN PROJELERE KREDİ VERMELİ"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Karabük Milletvekili Mehmet Ali Şahin, şöyle konuştu: "Her ekonomik faaliyetin iki temel amacı olur. Bunlardan biri ekonomiyi büyüteceksiniz. Ekonomiyi büyütürken artan değeri de vatandaşlarınız arasında mümkün olduğunca adil şekilde taksim etmeye özen göstereceksiniz. Türkiye'nin son yıllarda ekonomik büyümede dünyada hissedilir rakamları yakaladığını hepimiz memnuniyetle görüyoruz." Türk ekonomisi büyüyorsa bunda en büyük payın özel sektörün olduğunu anlatan Şahin, şunları söyledi: "Büyümede kamunun etkisi zaten gittikçe azalmıştır. Biz şuna inanıyoruz, Türkiye büyüyecek daha fazla ihracat yapacak, hedeflerimiz var bizim Türkiye olarak 2023 yılında Türkiye'yi dünyanın en çok kalkınmış, büyüme rakamlarını yakalamış 12 ülkesi arasına sokma hedefimiz var. Bu hedefe ulaşmanın yolu özel sektörümüzü daha canlı daha dinamik hale getirebilmek. Eğer önünde bir takım engel varsa yatırım yapmada ve faaliyette onları da bir bir kaldırabilmektir. Bu konuda son yıllarda, AK Parti iktidarı döneminde önemli işler yaptığımızı önemli adımlar attığımızı biliyorum. Ama daha yapacağımız işler var. Gerçekten ihracat rakamları son derece sevindirici. 2014 yılındayız bir takım sorunlar yaşıyoruz, çelme takmak isteyenler oluyor. Yani meyvesiz ağaç taşlanmaz, meyveli ağaç taşlanır. Bunları biliyoruz. ama her sıkıntı da millete güvenerek, milletin iradesine güvenerek bu problemleri aştık ve aşmaya devam edeceğiz."
Ekonomik büyümede mutlaka özel sektörün daha da teşvik edici olması gerektiğini anlatan Şahin, sözlerini şöyle tamamladı: "Ben, MÜSİAD'ın hükümetimize, hükümetimizin ekonomide sorumlu bakanlarının mesajlarını da büyük bir takdirle takip ediyorum. Diyorlar ki, 'Türkiye'de güçlü bir bankacılık var ve her banka kar ediyor. Bankalar sadece teminata kredi vermemeli, projeye de kredi vermeli.' Diyelim güzel bir proje hazırladı girişimci ama yeterli teminatı yok. Bankalar bu istikbal vaad eden projelere de destek vermeli. Benim MÜSİAD'ın taktir ettiğim, iş alemiyle ilgili onları teşvik edecek sorunlarını çözecek işler yapıyor ama Türkiye'nin önünü açacak özellikle yöneticilere de yardımcı olacak önerileri sebebi ile de şükranlarımı sunuyorum. Bankalar sadece teminat karşılığı kredi vermemeli, projelerde teminat yoksa bile bir girişimciye yatırımcıya kredi vermeyi gündemine almalı. Ben bunu son derece doğru buluyorum. Kuşkusuz hükümetimiz, ekonomiden sorumlu bakanlarımız bu önerileri dikkatle takip ediyor. Bu konuda mutlaka adımlar atılmalıdır. Ayrıca, bankalar sadece mevduat bankacılığı yapmamalı, yatırım bankacılığı yapabilmeli. Sadece size yatırılmış olan paraları kullanarak, paradan para kazanan kurumlar olmamalı." - KARABÜK