AK Parti Siyasi Erdem ve Etik Kurulu Üyesi Akşit
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ : Salonda görüntü AK Parti Siyasi Erdem ve Etik Kurulu Üyesi Güldal Akşit'in konuşması AK Parti Siyasi Erdem ve Etik Kurulu Üyesi Güldal Akşit'e hediye verilmesi AK Parti Siyasi Erdem ve Etik Kurulu Üyesi Akşit: "Şiddet gösteren, yaşanan bir ailede yetişen çocuk da iki gün sonra şiddet gösteren bir ferde dönüşebiliyor" AK Parti Siyasi Erdem ve Etik Kurulu Üyesi Güldal Akşit, "Şiddet gösteren, yaşanan bir ailede yetişen çocuk da iki gün sonra şiddet gösteren bir ferde dönüşebiliyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ :
Salonda görüntü
Ak Parti Siyasi Erdem ve Etik Kurulu Üyesi Güldal Akşit'in konuşması
Ak Parti Siyasi Erdem ve Etik Kurulu Üyesi Güldal Akşit'e hediye verilmesi AK Parti Siyasi Erdem ve Etik Kurulu Üyesi Akşit:
"Şiddet gösteren, yaşanan bir ailede yetişen çocuk da iki gün sonra şiddet gösteren bir ferde dönüşebiliyor"
AK Parti Siyasi Erdem ve Etik Kurulu Üyesi Güldal Akşit, "Şiddet gösteren, yaşanan bir ailede yetişen çocuk da iki gün sonra şiddet gösteren bir ferde dönüşebiliyor." dedi.
Akşit, Karabük Kültür Merkezinde Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) Karabük Temsilciliği tarafından düzenlenen "Liderlik ve Etkin Yöneticilik" seminerinde yaptığı konuşmada, bir kadın olarak siyasete nasıl atıldığını yaşadığı bazı olayları örnekler vererek katılımcılara anlattı.
Bakan olma sürecini ve AK Parti'nin ilk kadın bakanlığı dönemini de aktaran Akşit, kadınlar konusunda bakanlık yaptığı dönemde hayata geçirdiği projelerin altını çizdi.
Kadının iş dünyasındaki yerine, sorunlarına ve başarılarına da değinen Akşit, işe alımlarda kadın ayrımcılığı konusunda yaptıkları çalışmaları dile getirdi.
Kadına uygulanan şiddete dikkati çeken Akşit, şöyle devam etti:
"Bakanlığa başladım, baktım kimse aile içi şiddetten bahsetmiyor. Basını toplayıp konuşuyorsunuz, ertesi gün gazetenin kenarında küçük bir haber. Şiddet, sadece fiziksel değildir. Vurmak, kırmak dövmek değildir. Psikolojik, ekonomik şiddet. Bütün bunlar şiddetin türlerini oluşturuyor ve işin en kötü yanı şiddet öğrenilen bir şey oldu. Şiddet gösteren, yaşanan bir ailede yetişen çocuk da iki gün sonra şiddet gösteren bir ferde dönüşebiliyor. Bugün sadece Türkiye'nin değil dünyanın birçok ülkesinin halen çözemediği, aşamadığı bir sorun olmaya devam ediyor."
Şiddet konusunun üzerine gide gide belirli bir yol alındığını vurgulayan Akşit, geçmişle kıyaslandığında büyük aşamalar kaydedildiğini söyledi.
Akşit, son yapılan İstanbul sözleşmesinin de Türkiye'nin bu konuda nereye geldiğinin gösterdiğini aktararak, bu sözleşmeyi ilk hayata geçiren, imzalayan ülkenin Türkiye olduğunu vurguladı.
"Basın, şiddet olaylarını çok seviyor"
Şiddet konusunda basının özendirici davrandığını ifade eden Akşit, şunları kaydetti:
"Basın, şiddet olaylarını çok seviyor. Kim kimi dövmüş, kim kimin kafasını kırmış. Bir görüntü veriyor, kadını yerde sürüklüyor, 'az sonra.' Bende oturup bekliyorum' ne gösterecek diye. 'Bir yumruk atıyor gözü morarıyor, 'az sonra.' Özendirici olmamalı. Bundan haz duyanlar var. 'Ya bak adam karısını kafasına vurdu televizyona da çıktı' diyor. 'Demek ki ben yaparsam bende çıkarım' diyor. Bizde olayı bu tür anlayan bir kitle de var. Bunlar tabii normal insanlar değiller. Hasta ruhlu insanlar. Basının bu derece değer vermesi haber olarak, özendirici oluyor. Bunlara dikkat etmemiz gerekiyor."
Karabük Emniyet Müdürü Serhat Tezsever, İl Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim Şahin, Safranbolu Belediye Başkanı Necdet Aksoy, KADEM Karabük Temsilcisi Hatice Bilici ve vatandaşların katıldığı seminerde Akşit'e, günün anısına plaket verildi.
