Akademisyenler Yazarlar Birliği'nde Buluştu
Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Şanlıurfa Şubesi 'Cuma Akşamı Sohbetleri'nin bu haftaki konuğu akademisyenler oldu.
Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Şanlıurfa Şubesi tarafından her hafta periyodik olarak düzenlenen 'Cuma Akşamı Sohbetleri'nin bu haftaki konukları, Harran Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gürbüz Aksoy, Mehmet Ali Cevheri ve Doç. Dr. Ekrem Bektaş oldu.
Edebi konular, şiir okumaları sonrasında Türkiye ve Şanlıurfa'da sivil toplum kuruluşlarının gerekliliği ve faaliyetleriyle ilgili bilgiler paylaşıldı.
AKSOY: HERKES KENDİ İŞİNİ YAPSIN
TYB Şanlıurfa Şube Başkanı Cuma Ağaç'ın moderatörlüğünde başlayan ve Eğitimci Yazar Erkan Sözen'in devam ettirdiği STK konusunda söz alan Harran Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gürbüz Aksoy, "Siyasetçi siyasetle, Bürokratlar hizmetle, Cemaatler ve STK'lar da vatandaşlarla, sokaktakilerle uğraşsın. Kısaca herkes kendi görevini yapsın. Her gurup kendi işinin dışına çıkar düzen de bozulur, huzur da kaçar. Herkes kendi görevini hakkıyla yerine getir, amacına ulaşırsa sorun kalmaz" dedi.
SÖZEN: CEMAAT DEVLET OLMAYA KALKIŞMAMALI
Prof. Dr. Gürbüz Aksoy'un anlattıklarından kısa özet açıkladıktan sonra cemaatlerin de gerçek görevini yapması gerektiğini belirten moderatör Eğitimci Yazar Erkan Sözen ise "Cemaatler de gerçek görevini yapmalı. Mesela; paralel güç denilen cemaat öğrenci, insan yetiştirme işini, yapması gerekeni yapmalı. Dini bilgileri öğretecekse de öğretmeli. Cemaat Devlet olmaya kalkışmamalı. Eğer Devlet olmaya, hele dış güçlere bir çeşit bilgilerimizi iletecek şekilde işbirliği içinde olursa, onların maşası gibi davranırsa bu cemaat olmaktan çıkmıştır. Diğer cemaatleri de töhmet altında bırakmaktadır" diye konuştu.
POLAT: STKLAR GÖREVLERİNİ TAM ANLAMIYLA YAPMALI
Meslek örgütleri ve STK'ların görevlerini tam anlamıyla yapması gerektiğini belirten TYB üyesi ve Şanlıurfa Gazeteciler Birliği Başkanı Veysel Polat, "Meslek örgütlerimiz de, STK'lar da görevlerini tam anlamıyla yerine getirmeli. Kişilerin meşru menfaatleri doğrultusunda birleşmeli, çalışmalıdırlar. Sivil olmak için, kişinin mendi kendine yetmesi, üretici olması, ortak güç olabilmesi şarttır" dedi.
CEVHER: PARA VEREN EMİR VERİR
Harran Üniversitesi Öğretim Üyesi Mehmet Ali Cevheri de, STK'ların işlevlerine göre ayrı ayrı adlandırıldıklarını belirterek, "Demokrasilerde STK'ların yönetime tabi olanları Siyasiler, diğerleri de yönetime tabi olmayan STK'lardır. Osmanlı dönemindeki Vakıflar da STK'dır. Para veren emir verir, para alan emir alır. Onun için STK'lar Devlete, kurumlara bağlı olmamalı. Yani Sivil toplum olmalı. Bağımlı olup güdümlü STK olmamalı. Urfa'mızda bugün aşiretler dernekleşiyorsa ya siyasetin dışında kalmıştır, yada aşiretleşememiştir. Demokrasi geliştikçe STK'lar da gelişecektir, engellenemez. Hakkımızı arayabilmek için STK'lar kurmak, güç birliği oluşturmak zorunda olmuşuz" diyerek kendisinin de bir aşiret mensubu olduğunu ancak hiçbir zaman aşiret olarak öne çıkmadıklarını belirtti.
(Kaynak: Gazeteipekyol)