Akdeniz Eylem Planı Odak Noktalıkları Toplantısı İstanbul'da Başladı
Akdeniz'in korunması ve çevresel iyileştirme çalışmalarının ele alındığı Akdeniz Eylem Planı Odak Noktalıkları Toplantısı İstanbul'da başladı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Fatma Varank, toplantıda ev sahibi ülke olmanın onurunu yaşadıklarını belirtti.
Akdeniz'in Deniz Ortamı ve Kıyı Bölgesinin Korunması Sözleşmesi (Barselona Sözleşmesi) çerçevesinde, taraf 21 ülke, Avrupa Birliği temsilcileri, üst düzey yetkililer, teknik ekipler ve uluslararası sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla düzenlenen "Akdeniz Eylem Planı Odak Noktalıkları Toplantısı", İstanbul'da başladı.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Fatma Varank, Bakırköy'deki bir otelde düzenlenen programda, 4 gün sürecek toplantıda ev sahibi ülke olmanın onurunu yaşadıklarını söyledi.
Akdeniz'in, bölgedeki tüm toplulukların binlerce yıldır yaşadığı ortak evi olduğunu dile getiren Varank, " Akdeniz, tarih boyunca çeşitli uygarlıklar tarafından birçok farklı isimle anılmıştır. Bugünkü hedefimiz 'Mavi Akdeniz' diyebilmektir. Bu amaç doğrultusunda kıyıdaş ülkelerin, Barselona Sözleşmesi Akdeniz Eylem Planı kapsamında görev ve sorumluluklarını yerine getirmesi ve işbirliği içerisinde hareket etmesi önem arz etmektedir." dedi.
Antalya'da 7-10 Aralık 2021'de düzenlenen 22. Taraf Ülkeler Toplantısı'nda (COP22) alınan önemli kararları uygulamak için çalıştıklarını belirten Varank, 2 yıllık dönemde Akdeniz'in çevresel açıdan iyileştirilmesi ve gelecek nesiller için sağlıklı ve yaşanabilir Akdeniz bırakmak üzere aldıkları kararlar doğrultusunda önemli faaliyetleri başarılı şekilde yürüttüklerini bildirdi.
Varank, dünyada özel bir yere ve ayrıcalıklı ekosisteme sahip Akdeniz'i yaşanabilir kılmak için gereken önemli adımların, bu toplantı ve sonrasında da COP23'te alınacak kararlarla atılacağını kaydetti.
Akdeniz havzasının, iklim değişikliği, orman yangınları, deniz çöpleri, kara ve deniz kaynaklı kirlilik, biyolojik çeşitlilik kaybı ve doğal afetler ile bunların yol açtığı olumsuz etkilerin baskısı altında bulunduğunu anlatan Varank, deniz ve kıyı çevresi üzerindeki bu olumsuz etkilerin, uygun önlem ve politikaların benimsenmesiyle azaltılabildiğini söyledi.
Varank, bu nedenle Barselona Sözleşmesi'nin büyük önem arz ettiğini vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:
"Bu kapsamda Türkiye tarafından sunulan 'Sürdürülebilir kalkınma için 2030 gündemini ilerletmek üzere sıfır atık girişimlerinin teşvik edilmesi' başlıklı karar, BM Genel Kurulu tarafından kabul edilmiştir. 105 ülkeyle sunulan karar, Cumhurbaşkanı'mızın eşi Emine Erdoğan Hanımefendi'nin 2017'de başlattığı sıfır atık girişimleri aracılığıyla sürdürülebilir kalkınmaya katkıda bulunmayı amaçlamaktadır."
"2028'de 30 milyon kişiye sıfır atık eğitimi verilmesi hedefleniyor"
Türkiye'nin 2053'e kadarki iklim nötr hedefine işaret eden Varank, buna ulaşılabilmesi için hem sıfır atık yaklaşımının yaygınlaştırılması hem de sürdürülebilir kalkınma hedefleri içerisinde döngüsel ekonomiye geçişin sağlanmasının büyük önem taşıdığını ifade etti.
Bu çerçevede geri kazanım oranının 2023'te yüzde 35'e, 2028'de yüzde 45'e çıkarılmasının amaçlandığını bildiren Varank, kümülatif olarak 2024'te 21 milyon, 2028'de ise 30 milyon kişiye sıfır atık eğitimi verilmesinin hedeflendiğini belirtti.
Fatma Varank, Barselona Sözleşmesi taraf devletlerinin temel önceliklerinden birinin "İklim değişikliğine dirençli bir Akdeniz" için aksiyon almak olduğunu dile getirdi.
Bu teklife ilişkin taraf devletlerce yapılacak değerlendirme sonucu iklim değişikliğiyle mücadele yolunda önemli adımlar atılmasının önemini vurgulayan Varank, "Medeniyet beşiği Akdeniz'in bizler için önemi yadsınamaz. Bu büyük değerin korunması ve geliştirilmesi, mevcut çabaların ivme kazanması için hiç durmaksızın çalışmalı ve işbirliğimizi geliştirmeliyiz." diye konuştu.
