Haberler

Akil İnsanlar,STK Temsilcileri ile Toplantı Yaptı

Güncelleme:
Abone Ol

Van'daki bir otelde Heyet sivil toplum örgütü temsilcileriyle bir araya geldi.

Van'daki bir otelde Heyet Başkanı Can Paker ile heyet üyeleri Sibel Eraslan, Abdurrahman Kurt, Mehmet Uçum, Ayhan Ogan, Zübeyde Teker ve Mahmut Arslan, sivil toplum örgütü temsilcileriyle bir araya geldi.

Mehmet Uçum moderatörlüğünde yapılan toplantının açılışında konuşan yapan Paker, hiçbir siyasi partinin uzantısı olmadıklarını anımsatarak, heyetteki herkesin farklı dünya görüşü ve siyasi pozisyona sahip olduğunu ve barış çabası için bir araya geldiklerini söyledi.

Heyetteki isimlerin geçmiş dönemlerde de barış için mücadele ettiğine dikkati çeken Paker, "Burada sizlerin görüş ve önerilerinizi duymak istiyoruz. Barışın arkasında durduğunuz sürece barış gelecektir. Bu nedenle sizlerin barışa giden yolda ne düşündüğünüzü duymak istiyoruz. Taleplerinizi aynen hükümete ileteceğiz" dedi.

Toplantıda söz alan sivil toplum örgütü temsilcilerinden Van genç İş Adamları Derneği Başkanı (VANGİAD) Başkanı Kadri Salaz, barışın sağlanmasıyla korucuların işlevsiz kalacağını belirtti. Yaşanan süreçten en çok zararı gören alanlardan birinin de ormanlar olduğuna işaret eden Salaz, "Bu kaybın telafisi yakılan bölgelerin yeniden ağaçlandırılmasıyla mümkündür. Korucular, emekli olacakları tarihlere kadar ağaçlandırma işlerinde çalıştırılmalı. Dağlara tepelere yazılan ötekileştirici sloganların yerine de Mustafa Kemal Atatürk'ün 'Yurtta Barış Cihanda Barış' gibi barışı sevgiyi çağrıştıran mesajlar yazılsın" dedi.

Van Ticaret ve Sanayi Odası (VATSO) Başkanı Mirza Nadiroğlu ise, çözüm sürecini başlatan aktörleri kutladı. Savaşın bahanesinin olduğunu, ancak barışın bir bahanesinin olamayacağını belirten Nadiroğlu, barış için kararlı olduklarını ve bu sürecin sabote edilmesine izin vermeyeceklerini söyledi. Nadiroğlu, "Varlığınız bize güç katmıştır. İş dünyasının akil insanlarını yatırımlar için Van'a davet ediyoruz. Sürecin sonunda başkanlık sistemine geçilmesi gerekiyor. Yerel parlamentoların oluşması ve milletvekillerinin Ankara yerine seçildikleri bölgelerde faaliyet yürütmeleri gerekiyor. Vekiller yerel parlamentolarda hizmet vermeli. Bunun için gerekirse eyalet sistemine geçilmelidir. Bu ülkeye ihanet eden siyasilerin de yargılanması gerekiyor" dedi.

Ekonomide Değişim Hareketi Başkanı Necdet Takva ise barış sürecinin Türkiye'nin en önemli ve hayati projesi olduğunu söyledi. Sürecin sadece Türkiye için değil, Ortadoğu başta olmak üzere dünya için önemli bir gelişme olduğunu aktardı. Savaş ortamının bitmesinin sadece sosyal değil, ekonomik olarak da bölgenin ve ülkenin gelişmesini sağlayacağını aktaran Takva, "Bölgeler arası gelişmişlik farkları var. Marmara bölgesi 21 bin dolar iken Van'da bu 4 bin doların altında. Türkiye ortalaması 14 bin dolar. 15 yıl içinde sadece Van'daki genel duruma bakarsak kent kır nüfusundaki değişim oranı yüzde 100 civarında. İnsanlar huzurlu ve refahı yüksek bir ortam istiyor. Bu yasal güvence altına alınmalı. Yayla yasakları yoğun olarak kullanılıyor. Çevresel ve ekolojik etkileri ortadan kaldıracak düzenlemeler yapılmalı" dedi.

Talepleri dinledikten sonra söz alan heyet başkanı Can Paker, bütün tartışmaları üretirken, geçmiş devlet ile bugünkü devlet kavramlarının göz ardı edilmemesi gerektiğini aktardı. Bir partinin sözcüsü olmadığını, ancak bir partinin Türkiye'nin her yerinden oy olma mücadelesinin olduğunun unutulmaması gerektiğini söyleyen Paker, "Anadil, statü, eyalet, genel af gibi talepler iletildi. Bunu unutmamak lazım. Barış süreciyle Kürt sorunun çözüm süreci aynı zamanda bitmeyecek. Bu, sorunun çözümünün başlangıcı olacak. Türkiye son zamanlara kadar askerlerin önderliğini yaptığı, bürokratların onların çevresinde yer aldığı bir siyasi iktidarla yönetildi. Hiçbir siyasi parti siyasete karar vermedi. Karar askerler ve bürokratlar tarafından verildi. Bu gerçek özellikle Turgut Özal döneminde yapılan reformlarla kendisini yürütemez duruma geldi. Devlette hala eski devletin kalıntıları var. Ama eskiye göre çok ilerde. Siyaset arenasında icra ile yargının siyasi olarak zaman zaman ters düştüğünü unutmayın. Akil insanlar Öcalan ile görüşsün talebi var. Bunu doğru bulmuyorum. Öcalanla görüşenin siyasi yetkisinin olması lazım. Biz bir arabulucu değiliz. Biz insanların görüşlerini not edip onlara kendi görüşümüzü aktarıp, talepleri siyasi karar vericilere anlatmak gibi görevimiz var. Hepimiz barış taraftarıyız."

Paker'in ardından söz alan diğer heyet üyeleri de tek tek söz alarak not aldıkları konularla ilgili katılımcıları bilgilendirdi. Bu sırada toplantıya katılan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) üyesi Figen Yaşar, heyet üyelerinin tek taraflı davrandığına inandıklarını, bu nedenle toplantıyı protesto ederek, Barış Anneleri ve bazı sivil toplum örgütü temsilcileriyle salonu terk etti. Katılımcıların yanına giden heyet üyeleri Zübeyde Teker ile Ayhan Ogan, ve diğer temsilcileri ikna ederek tekrar salona dönmelerini sağladı.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Abdurrahman Kurt Sibel Eraslan Türkiye Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title