Haberler

Akıllı, 'Şehir ve Medeniyet' Bakışını Anlattı

Güncelleme:
Abone Ol

Şanlıurfa'da Eğitim-Bir-Sen, aylık seminer dizisinin ilkini Vedat Akıllı'nın sunduğu "Şehir ve Medeniyet" konusuyla başlattı.

Memur-Sen'e bağlı Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) Şanlıurfa Şubesi her ay gerçekleştireceği seminerlere, Halk Eğitim Merkezi'ndeki konferans salonunda düzenlediği "Şehir ve Medeniyet" konusuyla başladı.

Sunumunu Büro-Memur-Sen Eski İl Temsilcisi ve Haliliye Mal Müdürü Vedat Akıllı'nın yaptığı seminer programına; Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Meclis Başkan Vakili Ahmet Kaytan, Hukukçular Derneği Şanlıurfa İl Temsilcisi Av. Ömer Avcı ve Memur-Sen'e bağlı sendika yöneticileri ile Eğitim-Bir-Sen üyeleri katıldı.

Açılış konuşmasını yapan Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa Şubesi Başkan Yarımcısı Fatih Hanpolat, "Biz Eğitim-Bir-Sen olarak aylık seminer dizisini her ay yapmayı düşünüyoruz. Hatta imkânlar el verir ise bunu 15 gün de bir olmak üzere gerçekleştireceğiz. Ayrıca çok önemli bir konuyu Eğitim-Bir-Sen adına burada dile getirmek istiyorum: Birkaç gündür gündemi meşgul eden Kıbrıs'ta sabah ezanlarının kaldırılması konusundaki talepleri şiddetle kınıyoruz." dedi. Hanpolat, 90'lı yılların başında bölgemizde yaşanan faili meçhullerde sanık konumunda bulunan Albay Temizöz ve diğer JİTEM davası sanıkları hakkında verilen beraat kararının da vicdanları yaraladığını belirtti.

AKILLI: MODERN KENT DEDİĞİNİZ ŞEY ÖLÜ MEZARLIKTAN FARKSIZDIR

Daha sonra kürsüye gelen Vedat Akıllı ise, gerçekleştirdiği sunumda özetle, "Şehir ve Medeniyet arasındaki farkı anlamak lazım. Medeniyet meselesi ile ilgili hepimizin kafası karışıyor tarih boyunca herkes farklı bir şekilde medeniyeti ele almıştır. Bana soracak olursanız medeniyeti kabul etmiyoruz bizim için tek medeniyet İslam'dır. Şehir ve kent de bir birinden farklı kavramlardır. Kent, sekülerdir. Şehir, dinle ilgilidir haddini bilir. Kent şımarıklığı, şehir tenezzülü temsil eder bir nevi. Modern Kent deyip duruyorlar. Modern Kent dediğiniz şeyin ölü mezarlıktan bir farkı yoktur. Bizim kendi değerlerimiz yok oluyor. Ya kentlerden şehirlere döneceğiz ya da şehirden kentlere dönüp her şeyimizi kaybedeceğiz. Burada anlayacağınız şehir ve medeniyete dikkat etmeliyiz ve medeniyetin bu ülke için ne kadar çok önem arz ettiğini kavramalıyız. Medeniyet bizi temsil eder." diye ifade etti.

'KENT TÜKETİR, ŞEHİR ÜRETİR'

Şehir-kent ve medeniyet-uygarlık ikilemi arasında kalan Müslümanların tercihinin "Şehir ve Medeniyet" olması gerektiğini kaydeden Akıllı, şöyle devam etti: "Bizim medeniyetten kastımız Medine'dir, kastımız İslam'dır. Hz. Peygamber Medine'ye girdiği zaman ilk kurduğu mescidin ardından pazar yerini sormuştur. Bu minvalde kent çatıştırır, şehir birleştirir. Kent tüketir, şehir üretir. O yüzden biz kendi kelimelerimizle, kendi tasavvurumuzu ve dolayısıyla kendi tasarımımızı zorlamak durumundayız. Diğer türlü bize ait olmayan bir zeminde 'biz'den bahsetmek mümkün değildir."
(Kaynak: Gazeteipekyol)

Kaynak: Temsilci / Güncel

Eğitim Bir Sen Memur Sen Ömer Avcı Şanlıurfa Yerel Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title