Akıncı Üssü Davasında Savcının Esas Hakkındaki Görüşü (2)
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminde Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin davada, darbe girişimini Akıncı Üssü'nde yöneten "sivil imam"lar Kemal Batmaz, Hakan Çiçek, Nurettin Oruç ve Harun Biniş ile 16 asker hakkında "Anayasa'yı ihlal" ve "Cumhurbaşkanına suikast" ile 77...
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminde Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin davada, darbe girişimini Akıncı Üssü'nde yöneten "sivil imam"lar Kemal Batmaz, Hakan Çiçek, Nurettin Oruç ve Harun Biniş ile 16 asker hakkında "Anayasa'yı ihlal" ve "Cumhurbaşkanına suikast" ile 77 kişiyi "kasten öldürmek" suçundan 79'ar kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talebinde bulunuldu.
Söz konusu sanıklar hakkında ayrıca "kasten öldürmeye teşebbüs", "hürriyetinden yoksun kılmak" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaya teşebbüs" suçlarından da 4 bin 597 yıl 9'ar aya kadar mahkumiyet talep edildi.
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, sanıklar ve avukatlarının taleplerinin alınmasının ardından mahkeme heyeti, Cumhuriyet Savcısı Adnan Gümüş'e söz verdi.
Savcı Gümüş, sanıklardan Fatih Kahraman'ın "reddi hakim" talebinin haklı gerekçelere dayanmadığı ve davayı uzatmaya yönelik olduğu gerekçesiyle reddini istedi.
Ardından esas hakkındaki görüşünü açıklayan Gümüş, 15-16 Temmuz 2016'daki darbe teşebbüsünün, örgütlü olarak FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ve işbirlikçileri tarafından planlanıp, gerçekleştirildiği sonucuna varıldığını bildirdi.
Sanıkların büyük çoğunluğunun, suç tarihinden önceki dönemde de örgütün mahrem askeri yapılanması içinde yönetici veya üye olarak yer aldığının belirlendiğini belirten Gümüş, "Örgütün kuruluşundan itibaren nihai amacı olan Anayasa'yı değiştirmek ve ele geçirmek hedefini 15-16 Temmuz darbe girişimiyle, cebir ve şiddet kullanarak uygulamaya çalıştığı değerlendirilmiştir." dedi.
Gümüş, bu nedenle anayasayı ihlal amaç suçuna "azmettiren", "asli fail", "yardım eden sıfatıyla iştirak eden" ve haklarında mahkumiyet talep edilen tüm sanıkların, suç tarihinden önceki dönemdeki mensubiyetlerine bakılmaksızın, en azından silahlı terör örgütü üyesi olarak değerlendirildiğini bildirerek, şunları kaydetti:
"Sonuç olarak, sanıkların Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile koruma altına alınan, demokratik, laik, sosyal ve evrensel insan haklarına saygılı, vatandaşlarının temel hak ve hürriyetlerini teminat altına alan hukuk devleti niteliğini taşıyan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne, demokratik yollardan milli iradeyi ortaya koyan seçimle işbaşına gelen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın manevi şahsiyetine ve temsil ettiği makama, hükümeti oluşturan Başbakan ve Bakanlar Kurulu üyelerine, milletin bağımsızlığı ve egemenliğinin sembolü TBMM'ye, devleti oluşturan tüm kamu kurum ve kuruluşlarına, kamu tüzel kişiliklerine, demokrasinin vazgeçilmez unsuru siyasi partilere, gerçek ve tüzel kişilerin canına ve malına, sivil toplum kuruluşlarına, Anayasamızda ırk, dil, din, inanç ve mezhep ayrımı gözetmeksizin Türk milleti olarak tanımlanan, devletine vatandaşlık bağıyla bağlı ve yüzyıllardır aynı topraklarda, gökkuşağının renkleri gibi birlik ve bütünlük içinde kardeşçe yaşam süren, geçmişten geleceğe milli bağımsızlığına düşkün, dünyanın en yüksek medeniyetine sahip asil Anadolu halkının hak ve hürriyetlerine, inanç sistemine, canına ve malına FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ve işbirlikçileri tarafından gerçekleştirilen, anayasal düzeni, devleti ve iktidarı örgüt ideolojisi doğrultusunda cebir ve şiddetle değiştirip, ele geçirmeyi hedefleyen, 15-16 Temmuz 2016'da gerçekleştirilen, Cumhuriyet tarihimizin en kanlı ve hain darbe teşebbüsüne konu olay ve eylemlerle ilgili sanıklar hakkında açılan kamu davasında, hukuk devleti ilkelerine uygun, tarafsız ve adil yargılama yapılıp delillerin toplandığı anlaşıldığından, sanıkların hukuki durumlarına uygun şekilde cezalandırılması, bazılarının atılı suçların tamamından ya da bir kısmından beraatına karar verilmesi talep edilmiştir."
79'ar kez ağırlaştırılmış müebbet istemi
Savcının esasa ilişkin görüşünde, darbe girişimi gecesi Akıncı Üssü'nde bulunduğu tespit edilen sivil sanıklar Kemal Batmaz, Nurettin Oruç, Hakan Çiçek ve Harun Biniş'in "Anayasa'yı ihlal" suçundan birer, "Cumhurbaşkanına suikast" suçundan birer ve 77 kişiyi "kasten öldürmek"ten de 77'şer kez olmak üzere toplam 79'ar kez ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırılması istendi.
Sanıklar Aydemir Taşçı, Kemal Mutlum, Veysel Kavak, Ali Durmuş, Bekir Ercan Van, Hakan Karakuş, Recep Sami Özatak, Ahmet Tosun, Mehmet Fatih Çavur, Ali Karabulut, Metin Bilgici, Murat Bicil, Mustafa Mete Kaygusuz, Hüseyin Türk, Hasan Hüsnü Balıkçı ve Mustafa Azimetli'ye de aynı suçlardan 79'ar kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesi talep edildi.
Sivil ve asker bu sanıkların tamamının, 206 kişiyi "kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 4 bin 120'şer, 22 kişiyi "hürriyetinden yoksun kılmak" suçundan 462'şer, Korgeneral Zekai Aksakallı'ya yönelik "kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaya teşebbüs" suçundan ise 15 yıl 9'ar aya kadar olmak üzere 4 bin 597 yıl 9'ar aya kadar mahkumiyetleri talep edilirken, sanıkların suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerinin müsaderesi istendi.
Bu sanıkların tamamının darbeye teşebbüsün üst düzey yöneticileri ve Türkiye genelinde darbe kapsamında işlenen tüm suçların planlayıcısı konumunda olduğu kaydedilen görüşte, sanıkların örgütsel olarak işlenen tüm suçlardan sorumlu oldukları gerekçesiyle, haklarında dava konusu yapılmayan "kasten öldürme", "kasten öldürmeye teşebbüs", "kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak" ve diğer suçlardan haklarında suç duyurusunda bulunulması talep edildi.
(Sürecek)