Akordeonu, Ekmek Kapısı Oldu
- Erdem Kızgın akordeon çalarken detay Erdem Kızgın ile röportaj - Doğuştan yüzde seksen görme yetisi olmayan Erdem Kızgın, Tekirdağ'da 15 yıldır sokak sokak dolaşıp müzisyenlik yaparak evine ekmek götürüyor -Sokak müzisyeni Kızgın: " Engelli olmak 'bir şeyler yapamazsın" anlamına gelmez.
- Erdem Kızgın akordeon çalarken detay
Erdem Kızgın ile röportaj - Doğuştan yüzde seksen görme yetisi olmayan Erdem Kızgın, Tekirdağ'da 15 yıldır sokak sokak dolaşıp müzisyenlik yaparak evine ekmek götürüyor
-Sokak müzisyeni Kızgın:
" Engelli olmak 'bir şeyler yapamazsın" anlamına gelmez. Engelli insanlar da çok şeyler başarabilir."
"Ben engelimi müzikle aştım. Müzik en yakın dostum benim. Sağlığım el verdiği sürece bu işi yapmaya devam edeceğim. Müzik güzel bir şey. Yaz-kış bu işi yapıyorum. Eve ne zaman döndüğüm belli olmuyor. Bazen bir hafta bezen bir ay eve dönmediğim oluyor."
MESUT KARADUMAN- Doğuştan yüzde seksen görme yetisi olmayan Erdem Kızgın (33), Tekirdağ'da 15 yıldır sokak sokak dolaşıp müzisyenlik yapıyor.
Şarköy'de yaşayan Kızgın, engeliyle eve kapanmak yerine 15 yaşından beri engellileri anlatabilmenin ve engelleri aşmanın yolunun müzik olduğu düşüncesiyle, akordeon çalarak hayatını sürdürüyor.
Engelli olduğu için çevresindekilerin "yapamazsın" demesine aldırış etmeyen Kızgın'ın hayatı, çalmayı öğrendiği akordionla çevresine verdiği mini konserlerden sonra değişti.
"Müzik en iyi dostum" diyerek akordeonuyla sokaklara çıkan Kızgın, yaz aylarında Tekirdağ'ın işlek caddelerinde hayali olan işi yaparak evine ekmek götürüyor.
Sokak müzisyenliği yapan Kızgın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, engelli olmanın insanın hayallerinin gerçekleştirmesine mani olmadığını söyledi.
Bazı engelli insanların kendilerine güvenemeyip utandıkları için eve kapandığını aktaran Kızgın, "Geçimimizi müzikle sağlamaya çalışıyoruz. Tekirdağ'da sokak müzisyenliği yapıyorum. Doğuştan yüzde seksen görme engeli var bende. Göz tembelliği denilen bir hastalık. 15 yaşından beri sokak sokak dolaşıp bu işi yapıyorum. Çocukluktan beri benim müziğe merakım vardı. Bende sevdiğim işle meşgul olmayı istedim. Yaklaşık 15 yıldır bu işle uğraşıyorum. Engelli olmak 'bir şeyler yapamazsın" anlamına gelmez. Engelli insanlar da çok şeyler başarabilir." diye konuştu.
"Engelimi müzikle aştım"
Akşama kadar çaldığı akordeonundan çıkan nağmelerle evine ekmek götürdüğünü ifade eden Kızgın, "Daha çok Tekirdağ'da çalıyorum. Bazen Bursa ve İstanbul gibi farklı illere de gidiyorum. Günde eve ekmek götürecek üç beş kuruş kazanıyorum. Bazen 50-60 lirada kazandığım oluyor. Engelli olduğu için çekinen arkadaşlarımız utanmasınlar, sanatla uğraşmak güzel bir şey ellerinden geliyorsa bir şeylerle uğraşsınlar." diye konuştu.
Kızgın, her yöreden müzikler çalabildiğini belirterek, "Ben engelimi müzikle aştım. Müzik en yakın dostum benim. Sağlığım el verdiği sürece bu işi yapmaya devam edeceğim. Müzik güzel bir şey. Yaz-kış bu işi yapıyorum. Eve ne zaman döndüğüm belli olmuyor. Bazen bir hafta bezen bir ay eve dönmediğim oluyor. O zamanlar pansiyonlarda kalıyorum." ifadelerini kullandı.
Tekirdağ'da 15 yıldır esnaflık yapan Ahmet Gül ise Erdem'in yıllardır köşe başlarında insanlara güzel müzikler çalarak ekmek parası kazandığını kaydetti.
Gül, akşama kadar farklı nağmeler çalan Kızgın'ın herkes tarafından takdir edildiğinin belirterek, "Buralarda müzik yaparak para kazanıyor. Gelen geçen insanlarda durup onu dinliyor. Yaz aylarında sokaklar onun akordeon sesleriyle şenleniyor. Akşam hava kararmaya başlayınca toplanıp evine gidiyor."dedi.