Ali Öztunç'tan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a: "Mülakatı Sen Getirdin, Milleti Perişan Ettin, Kendi Yakınlarını Göreve Getirdin.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mülakatı kaldıracakları yönündeki vaadiyle ilgili "Komik, gerçekten komik. Milleti kandıracağını sanıyor. Mülakatı sen getirdin, mülakatla milleti perişan ettin, hak edeni görevine vermedin; eş, dost, akraba, kendi yakınlarını göreve getirdin, kul hakkı aldın, kul hakkı. Şimdi de mülakatı kaldıracağım diyorsun. Yalan söylüyor. Bu topraklar, bize vatan olduğu günden bu yana bu kadar çok yalan söyleyen başka bir siyasi şebeke gelmemiştir bu topraklara" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın mülakatı kaldıracakları yönündeki vaadiyle ilgili "Komik, gerçekten komik. Milleti kandıracağını sanıyor. Mülakatı sen getirdin, mülakatla milleti perişan ettin, hak edeni görevine vermedin; eş, dost, akraba, kendi yakınlarını göreve getirdin, kul hakkı aldın, kul hakkı. Şimdi de mülakatı kaldıracağım diyorsun. Yalan söylüyor. Bu topraklar, bize vatan olduğu günden bu yana bu kadar çok yalan söyleyen başka bir siyasi şebeke gelmemiştir bu topraklara" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç, "CHP Kahramanmaraş Milletvekili Adayları Tanıtım Toplantısı"nda konuştu.
Deprem bölgesinde hala çadır ihtiyacının olduğunu ifade eden Öztunç, "Koronavirüs pandemi süreci oldu, üç maske dağıtamadılar, deprem oldu sonra da çadır dağıtmadılar. Hala benden çadır istiyor yurttaşlarımız. Çadır yok mu, dolu. Depolar çadır dolu, vermiyorlar" sözleriyle iktidarı eleştirdi.
CHP'nin Kahramanmaraş milletvekili adaylarına ilişkin Öztunç, "Bizim listeye bakın, polis var, öğretmen var, öğrenci var, doktor var, ev hanımı var, toplumun tüm kesimleri var" dedi.
Öztunç'un konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
"O BİNALARA RUHSAT VEREN BELEDİYELERİN HİÇ Mİ SUÇU YOK: Yıllarca uyardık, Maraş'ta basın toplantısında iki defa söyledim, Meclis'te konuşmalarımda defalarca söyledim, Maraş bir deprem şehri, ama tedbir alın dedik. Etmeyin, eylemeyin dedik. Fay hattı üzerine hastane yapılır mı dedik. AFAD binası kurulur mu dedik. Bir kulaklarından girdi, bir kulaklarından çıktı. Deprem olursa taş üstünde taş kalmaz, çok insan ölür dediğimizde bu AK Partili Belediye Başkanı var ya Hayrettin Güngör demiş ki 'Ali Öztunç, milleti korkutuyor, CHP zihniyeti.' Bak oldu. On binlerce Maraşlı öldü. Peki bunun hesabı sorulmayacak mı? O binalara ruhsat veren belediyelerin hiç mi suçu yok? Birkaç müteahhidi aldılar, hapse attılar, bu iş tamam dediler. Peki o belediye başkanları, imza atanlar nerede kardeşim, hiç mi günahları yok onların?
KİMSE ÇIKIP BANA ANLATMASIN. İLK ÜÇ GÜN DEVLET YOKTU: İlk günden itibaren sahadayız. Arama kurtarma ekibi yok arkadaşlar. Ekip yoktu yok. Kimse çıkıp bana anlatmasın. İlk üç gün devlet yoktu. AFAD yoktu, Kızılay yoktu. Bir tek Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin itfaiye erleri vardı, bir de madenciler vardı. Zonguldak'tan gelen madenciler vardı. Vergi veriyoruz, erkekler askere gidiyor, devlete karşı her türlü sorumluluğumuzu yapıyoruz, niçin? Deprem olursa, savaş olursa, başımıza bir iş gelirse devlet bize sahip çıksın diye yapıyoruz. Devletimiz bize sahip çıktı mı, çıkmadı.
BİRAZCIK VİCDANLI OL YA: Koronavirüs pandemi süreci oldu, üç maske dağıtamadılar, deprem oldu sonra da çadır dağıtmadılar. Hala benden çadır istiyor yurttaşlarımız. Çadır yok mu, dolu. Depolar çadır dolu, vermiyorlar. 500 Ankara Büyükşehir personeli hala burada. İzmit Belediyesi burada. İzmir Büyükşehir Belediyesi burada. Elbistan'da hem Ankara Büyükşehir var hem Konak, Gaziemir var. Bütün Millet İttifakı'na ait, CHP'ye ait, ittifaktaki diğer partilerin belediyeleri dahil, ilk günden beri Maraş'talar, vatandaşın derdine derman olmaya çalışıyorlar. Yemekse yemek, gıdaysa gıda, çadırsa çadır ne gerekiyorsa hepsini yapıyorlar ama Tayyip Erdoğan her gün televizyona çıkıyor diyor ki 'Ey CHP, niye belediyelerin deprem bölgesine gitmedi.' Gözü var görmüyor, kulağı var duymuyor, vicdanı yok vicdanı. Birazcık vicdanlı ol ya.
BEN EFENDİ BİR KAMPANYA YÜRÜTECEĞİM: Kahramanmaraş'ta aday olan diğer partilerin bütün adaylarına çağrı yapıyorum; ben efendi bir kampanya yürüteceğim, kimseye hakaret etmeyeceğim. Kimseye iftira etmeyeceğim, siz de aynısını yapın. Laf ederseniz, iftira atarsanız, ağır konuşursanız misliyle benden de İrfan Hoca'dan da Ejder Hoca'dan da karşılığını alırsınız.
HERKESE PARASIZ EVİNİ TESLİM EDECEĞİZ: Parlamento çoğunluğumuzla Kahramanmaraş'ın yarasını saracağız. Maraş'ı yeniden ayağa kaldıracağız. Maraş'ı eski günlerine geri getireceğiz. ve diyeceğiz ki sana söz Maraş, eski günlerine yeniden geleceksin. İnşallah seçimden sonra da ittifak olarak sözümüz ve Cumhurbaşkanımız sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun sözü olan herkese parasız evini teslim edeceğiz. Efendim, evlerin yüzde 60'ını devlet verecek, e yüzde 40'ını da vatandaş versin. ya adamın her şeyi gitmiş. Evi gitmiş, arabası gitmiş, iş yeri gitmiş, para yok adamda nasıl ödeyecek bu yüzde 40'ı.
ÇALMAYA ALIŞTIKLARI İÇİN MUHTEMELEN DEPREM İÇİN TOPLANAN PARAYI DA ÇALDI BUNLAR: Televizyonlarda toplanan para kayıp. Yabancı devletler gönderdi, para kayıp. Çalmaya alıştıkları için muhtemelen deprem için toplanan parayı da çaldı bunlar. Dün Tayyip Erdoğan açıklama yapıyor. Vaatleri söylüyor. 'Mülakatı kaldıracağım' diyor. Komik, gerçekten komik. Milleti kandıracağını sanıyor. Mülakatı sen getirdin, mülakatla milleti perişan ettin, hak edeni görevine vermedin; eş, dost, akraba, kendi yakınlarını göreve getirdin, kul hakkı aldın, kul hakkı. Şimdi de mülakatı kaldıracağım diyorsun. Yalan söylüyor. Bu topraklar, bize vatan olduğu günden bu yana, Anadolu atalarımıza vatan olduğu günden bu yana bu kadar çok yalan söyleyen başka bir siyasi şebeke gelmemiştir bu topraklara.
BİZİM LİSTEDE, POLİS VAR, ÖĞRETMEN VAR, ÖĞRENCİ VAR, DOKTOR VAR, EV HANIMI VAR, TOPLUMUN TÜM KESİMLERİ VAR: Listeler açıklandı. Bizim listeye bakın, polis var, öğretmen var, öğrenci var, doktor var, ev hanımı var, toplumun tüm kesimleri var. AK Parti'ye bakarsan bir tane bakan getirmişler. Sanki Maraş'ta kalmadı adam. Bir başka partiye bakıyorsun, o parti de Ankara'dan getirmiş. Çok buraları bilmez. Tıpkı Hayrettin gün göstermez gibi. Hatırlıyor musunuz barolar yürüyüş yapmıştı. Avukatlar, baro başkanları yürüyüş yaparken polis coplamıştı. O zaman çıkıp bir polis memuru bir tweet atmış, demiş ki 'Ben AK Parti hükümetinin değil, devletin polisiyim. Devletin polisi olarak da avukatlara cop vurmam.' İşte o polis memuru bizim adayımız. Toplumun tüm kesimleri var."
