Almanya'da Hıdırellez Coşkuyla Kutlandı
Almanya'da Hıdırellez, Alevi Bektaşi Kültür Enstitüsünün düzenlediği şenlikle kutlandı.
Almanya'da Hıdırellez, Alevi Bektaşi Kültür Enstitüsü'nün düzenlediği şenlikle kutlandı. Hıdırellez'e katılan CHP İstanbul Milletvekili ve Sanatçı Sabahat Akkiraz, gül dalına kurdele bağlayarak dilekte bulundu.
Almanya'nın Hausen kentindeki Alevi Bektaşi Kültür Enstitüsü, Hıdırellez şenliği düzenledi. Çok sayıda davetlinin katıldığı şenlik Dede Yücel Top'un okuduğu gülbenk ile başladı. Etkinlik semahlar ve halaylarla son buldu. Hıdırellezde Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili ve Sanatçı Sabahat Akkiraz konuklara gül dalına bağlayıp dilek dilemeleri için kırmızı kurdele dağıttı. Daha sonra gül dalına kurdele bağlayarak dilekte bulunan Sabahat Akkiraz sağlık, huzur ve zenginlik dilediğini söyledi. Milletvekili Sabahat Akkiraz zenginlik dileğini ise 'sulh zenginliği' olarak açıkladı.
Hıdırelleze Köln Başkonsolosu Hüseyin Emre Engin de katıldı.
HIZIR İLE İLYAS PEYGAMBERLERİN BULUŞTUĞU GÜN
Alevi Bektaşi Kültür Enstitüsü'nden Gülizar Cengiz, Hıdırellez ile ilgili şunları söyledi: 'Hıdırellez, Hızır ile İlyas Peygamberlerin buluştuğuna inanılan 5 Mayıs'ı 6 Mayıs'a bağlayan gece kutlanır. Bugünde Balkanlar'da Anadolu'da farklı ama birbirine benzer şenlikler düzenleniyor. Bugün kurbanlar tığlanır, gül dalına dilek için kurdele bağlanır.'
'SEVGİ PAYLAŞIYORUZ'
Sanatçı Sabahat Akkiraz, söylediği nefeslerle Hıdırellez şenliğine renk kattı. Şenlikte bulunmaktan memnuniyet duyduğunu belirten Akkiraz, 'Çünkü ben de bir gurbetçiydim. O hasreti biliyorum. Canlar burada buluşuyorlar, ben de çok hoşnut oluyorum. Hızır- İlyas'ın buluşması sembolde ama ben burada gönüllerin buluşmasını buluyorum. Güzel bir birliktelik, sevgi paylaşıyoruz' diye konuştu.
MAKEDONYA'DA HIDIRELLEZ
Hıdırellez'e Avrupa'nın farklı ülkelerinden konuklar da katıldı. Makedonyalı genç kız Melek Yusufoska kendi ülkelerinde Hıdırellezi nasıl kutladıklarını şöyle anlattı: 'Evliyalarımız okusun diye, Hıdırellezden bir gün önce kıyafetimizi türbelere götürürüz. Ertesi sabah, güneş doğmadan annelerimiz ağaç dalıyla sırtımıza üç kere vurur ve 'yeşerin, yeşerin' der. Biz kalkar türbedeki kıyafetlerimizi alır giyeriz. Öğleye doğru yemeklerimizi alıp ağaçlık alanlara gideriz. Büyük bir ağaca salıncak kurarız. Kızlar orada maniler söyler, herkes o manileri dinler.'
