"Amacımız sürdürülebilir bir dünya"
Sürdürülebilirlik Haftası özelinde açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Nail Öztaş, "İnsanoğlunun diğer canlılarla barışık, onların var olma, yaşayabilme hakkına maksimum düzeyde özen gösteren bir yaşam biçimini ve var olma biçimini kurması gerekiyor.
Sürdürülebilirlik Haftası özelinde açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Nail Öztaş, "İnsanoğlunun diğer canlılarla barışık, onların var olma, yaşayabilme hakkına maksimum düzeyde özen gösteren bir yaşam biçimini ve var olma biçimini kurması gerekiyor. Sürdürülebilirlik bu yüzden önemli. Amacımız sürdürülebilir bir dünya" diye konuştu.
Birleşmiş Milletler (BM) üyesi ülkeler tarafından 2030 sonuna kadar ulaşılması amaçlanan hedefleri içeren evrensel bir eylem çağrısı olan 'Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları', Sürdürülebilirlik Haftası'yla yeniden gündemde. İklim bilimcilerin yaptığı uyarıların gerçekleşmeye başladığını belirten Prof. Dr. Nail Öztaş, "Son yıllarda dünyada yaşadığımız zorluklar, problemler, sıkıntılar 20 - 30 yıldır bilim adamlarının çok haklı bir teşhis yaptığını bize gösterdi. 2024'den itibaren dünya genelinde susuzlukların yaşanacağı, su seviyelerinin yükseleceği, aynı anda birbirine yakın coğrafyalarda şiddetli kuraklıkla sellerin, su baskınlarının, aşırı yağışların bir arada olabileceği gibi bir takım ön görüler uzun zamandır iklim bilimciler, ekologlar, çevre bilimciler tarafından yapılıyordu. Biz de bu 2 - 3 yıldır sel baskınlarını, kuraklıkları, yangınları aynı anda görmeye başladık" dedi.
Prof. Dr. Nail Öztaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İnsanoğlunun diğer canlılarla barışık, onların var olma, yaşayabilme hakkına maksimum düzeyde özen gösteren bir yaşam biçimini ve var olma biçimini kurması gerekiyor. Sürdürülebilirlik bu yüzden önemli. BM gibi bir kuruluşun zaman zaman meşruiyeti, işleyişi sorgulanabilen bir kuruluşun böyle bir önceliği benimsemiş olması da gerçekten çok kıymetli. Bizler de diğer canlıları düşünmeyi, gezegenimizi, gelecek nesilleri düşünmeyi ahlaki bir sorumluluk olarak görüyoruz. Belki de Türkiye'de bir ilkiz ya da öncülerden biriyiz. Bunu kesinlikle söyleyebilirim. Stratejik planında bu konuya değinmiş, sürdürülebilirliği kendisine eğitim ve araştırma önceliği olarak belirlemiş bir üniversiteyiz."
"Neden daha az tüketmemiz gerektiğini anlamamız gerekiyor"
Sürdürülebilirlik düşüncesinin yerleşmesi gerektiğine vurgu yapan İstanbul Gelişim Üniversitesi Rektör V. Prof. Dr. Öztaş, "Nasıl sürdürülebilir bir toplum, bir yaşam biçimi, bir ekonomi, bir toplumsal hayat kurgulanabilir, bir kere hepimizin aynı sayfaya, aynı zihniyete, aynı tutuma, aynı tavra sahip olması ile bu mümkün. Önce bizim farkına varmamız gerekiyor. Önce küresel ısınmayı neden belirli bir derecenin altında tutmamız gerektiğini, neden mikro plastikleri engellememiz gerektiğini, neden daha az tüketmemiz gerektiğini anlamamız gerekiyor" ifadelerini kullandı.
"Amacımız sürdürülebilir bir dünya" diyen Prof. Öztaş, "Bunu tek başına bireyci çabalarla sağlamanız mümkün değil. Mutlaka iş birliği yapmanız lazım. Bireysel düzeyde bilincimizi artıracak, çeşitli paydaşlarımızla eğitim, araştırma, topluma hizmet konusunda birlikte faaliyetler düzenliyoruz" şeklinde konuştu.
"İnsanoğlunun ihtiyaçları sınırsız olmamalıdır, olamaz"
Prof. Dr. Nail Öztaş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"İktisada giriş kitaplarının tamamına yakınında giriş cümlelerinden biri şudur; 'İnsanların ihtiyaçları sonsuzdur kaynakları ise kıttır.' Böyle bir tanımla sürdürülebilir bir ekonomi kurmanız mümkün değildir. Bu çok açgözlü bir tanımdır. İnsanoğlunun ihtiyaçları sınırsız olmamalıdır, olamaz. Daha çok satın aldığınızda daha çok tükettiğinizde daha çok yediğinizde daha çok giydiğinizde daha iyi bir hayatınız olmuyor. Çok daha problemli bir hayatınız oluyor."
"İnsan kanaatkar bir varlıktır"
İnsanın kanaatkar bir varlık olduğunu ifade eden Prof. Dr. Öztaş, "Amacımız sürdürülebilir bir dünya. Biz bütün canlıları kendi arzularımız isteklerimiz istikametinde yok etme hakkına sahip değiliz. Bu gündelik yaşam biçiminin oturtulması lazım. Bu insanoğlunun hemfikir olması gereken çok acil bir konu. Bu anlamda eğitim çalışmaları, Ar-ge, topluma hizmet çalışmaları, İGÜ Topluma Hizmet Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Aslıhan Güzin Selçuk önderliğinde çalışmalarına devam ediyor" diyerek sözlerini tamamladı.
Sürdürülebilirlik Haftası boyunca üniversite tarafından gerçekleştirilen etkinlikler ve eğitimlerle ilgili yapılan açıklama ise şu şekilde:
"İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ) Topluma Hizmet Koordinatörlüğü 'Sürdürülebilirlik Haftası' kapsamında birçok etkinliğe imza atıyor. Edirne Mimar Sinan Ortaokulu'na özel öğrenciler için 2 adet sınıf kurarak haftaya başlayan İstanbul Gelişim Üniversitesi Topluma Hizmet Koordinatörlüğü, Beylikdüzü Yaşam Vadisi'nde, Öğr. Gör. Tekmil Sezen Göksu ile Yürüyüş, Arş. Gör. Binnur Güldalı ile Nefes ve Farkındalık Eğitimi, Uzm. Diyetisyen Dilara Serarslan ile Sağlıklı Beslenme Eğitimi, Öğr. Görevlisi Nurcan Esin ile İlk Yardım Eğitimi düzenleniyor.
"Sürdürülebilirlik Haftası" kapsamında, İSTAÇ Atık Dönüşüm Atölyesi'nde Atıklardan Dönüşüm Atölyesi, Selma Sucu ile Eşya Dönüşüm Atölyesi, Emine Kuşçul ile Baskı Atölyesi, Öğr. Görevlisi İbrahim Levent Demirçakmak ile El Yapımı Erişte Yapım Atölyesi, Öğr. Görevlisi Murat Mutlu Tokay Ekşi Mayalı Ekmek Yapım Atölyesi, Trakya Tıbbi ve Aromatik Bitkiler ortağı Yunus Emre Erkli ile Tıbbi Bitkiler Atölyesi gibi birçok atölye çalışması da gerçekleştiriliyor." - İSTANBUL