Anavatan Partisi Genel Başkanı: Özal Ortaklaşa Bir Sistemle Öldürüldü
Anavatan Partisi Genel Başkanı İbrahim Çelebi, 8'inci Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölümündeki şaibeler nedeniyle yeniden başlatılan Adli Tıp sürecini değerlendirirken, "Dış ve iç odaklar tarafından ortaklaşa bir sistemle öldürüldüğünü"...
Anavatan Partisi Genel Başkanı İbrahim Çelebi, 8'inci Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölümündeki şaibeler nedeniyle yeniden başlatılan Adli Tıp sürecini değerlendirirken, "Dış ve iç odaklar tarafından ortaklaşa bir sistemle öldürüldüğünü düşünüyoruz" dedi.
İzmir İl Başkanlığı'nın açılışında partililere seslenen Genel Başkanı İbrahim Çelebi, geçen ay otopsi yapılması için mezarı açılan 8'nci Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölümüyle ilgili açıklamalarda bulundu. Çelebi, Özal'ın normal yollarla ölmediğini yüksek seslerle dillendirdiklerini belirterek, "İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ile Adalet Bakanlığı'na mezarın açılmasında müdahil olduğumuzu söyledik. Ama bizim bir siyasi rant elde edeceğimiz kuşkusu ile bize o izni vermediler. Cumhurbaşkanımızın normal şartlarla öldürülmediğine inanıyoruz. Türkiye'nin bugünkü belası olan PKK ile sorunlarını o günlerden görmüş, Türki Cumhuriyetler ile çok büyük bağlantılar yapıyordu. O yüzden dış ve iç odaklar tarafından ortaklaşa bir sistemle öldürüldüğünü düşünüyoruz" dedi.
"BİZE OYUN OYNADILAR"
Çelebi, Anavatan Partisi olarak son 30 yılda 2002'ye kadar Türkiye'nin yönetiminde söz sahibi olduklarını, şimdi yeniden Anavatan siyasetine ihtiyaç duyulduğunu iddia etti. İnsanlara yeni alternatif sunmak istediklerini kaydeden Genel Başkan Çelebi, 2007'de Doğru Yol Partisi ile birleşme süreçlerinde pek çok fedakarlık yaptıklarını söyleyerek, şöyle dedi:
"O süreçte tabiri caiz ise 'çırak' çıkartıldık. Biz ülke için fedakarlık yaptık ama bizimle birlikte bu işi geliştirmek isteyen arkadaşlarımız bize oyun oynadı. 2007 seçimlerinde ANAP'ı seçimlere sokamadık. Bu işte bir kabahat varsa yüzde 90'ı ortaklarımızın yüzde 10'u da bizimdir. 2009 yılında da aynı darbeyi yaşadık. Ardından 2010 yılında biz bu hakkımızda oynanan oyunların ardından ülkemizin siyasetini açalım diyerek Demokrat Parti çatısı altında tüm mal varlığımızla birleşme kararı aldık. Bizim niyetimiz halisaneydi. İlk 3 toplantıya bakıyorsunuz ilk 3 ayın sonunda bunların ülke adına bir şeyler yapma niyeti yok. Rahmetli Özal'ın ismini ve felsefesini nasıl ortadan kaldırabilir? Bunların niyeti bu. Dolayısı ile parti içinde muhalefete başladık. Maalesef o partiden biz dışlandık. Anavatan Partisi olarak yarım kalan meşalemizi yakmaya karar verdik. İşimiz zor, uzun yolumuz uzun ama bir o kadar da kıymetli bir yoldayız." - İzmir