Anka Ekonomi Editörü Zülfikar Doğan'ın Kaleminden Haftanın Analizi: Terörsüz Türkiye'ye 14 Milyar Dolar, Aile Yılı IMF Tavsiyesi
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2024 enflasyon oranlarının Aralıkta yüzde 1,03, 2024 yılı için yüzde 44,38, 12 aylık ortalamalara göre ise yüzde 58,51 olduğunu açıkladı. TÜİK verileri Merkez Bankası’nın yüzde 44’e revize ettiği 2024 yılsonu enflasyon hedefiyle örtüştü. TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranları 5 milyon memur ve kamu çalışanı, 2,5 milyon memur emeklisi ve 14 milyon SSK ve Bağ-Kur emeklisine enflasyon farkı olarak ilk 6 ayda yapılacak maaş zamlarında düş kırıklığına yol açtı.
Haber/Analiz: Zülfikar Doğan
(ANKARA) - Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2024 enflasyon oranlarının Aralıkta yüzde 1,03, 2024 yılı için yüzde 44,38, 12 aylık ortalamalara göre ise yüzde 58,51 olduğunu açıkladı. TÜİK verileri Merkez Bankası'nın yüzde 44'e revize ettiği 2024 yılsonu enflasyon hedefiyle örtüştü. TÜİK'in açıkladığı enflasyon oranları 5 milyon memur ve kamu çalışanı, 2,5 milyon memur emeklisi ve 14 milyon SSK ve Bağ-Kur emeklisine enflasyon farkı olarak ilk 6 ayda yapılacak maaş zamlarında düş kırıklığına yol açtı.
Asgari Ücretteki yüzde 30 artış 2024'te gerçekleşen enflasyonun 14 puan, ortalama enflasyonun 28 puan altında kalırken, memur ve emekliler için uygulanacak enflasyon farkı daha vahim bir tabloyu ortaya çıkarttı. SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin 6 aylık enflasyon farkı yüzde 15,75, memur ve memur emeklilerine uygulanacak fark yüzde 11,54 oldu. Memur ve memur emekli zamları gerçekleşen enflasyonun dörtte biri, işçi emeklilerinin zam oranı gerçekleşen enflasyonun üçte biri düzeyinde kaldı.
Milyonlarca çalışan ve emeklinin beklentisi Cumhurbaşkanının yetkisini kullanıp TÜİK'in açıkladığı enflasyonun üzerinde zam kararı alması, çalışanlara ve emeklilere milli gelir artışı üzerinden en az yüzde 10 refah payı verilmesiydi. Bunların hiçbirisi gerçekleşmedi. En düşük emekli aylığının yüzde 15,75 artışla 12 bin 500 liradan 14 bin 469 liraya çıkarılacağı açıklanınca umutlar tükendi, tepkiler sokağa taştı. Maaşlarda 1500-2000 TL'lik artışın yetersizliği, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'kimseyi enflasyona ezdirmedik' sözlerini anlamsız kıldı. Ekonomik krizin tüm bedelini çalışanlara, emeklilere, küçük esnafa ödetmeyi tercih eden iktidar, enflasyonun milyonlarca kişiyi adeta silindir gibi ezmesine seyirci kaldı.
Aile Yılı'nın ipuçları IMF tavsiyesinde
Aslında uygulanan adı konulmamış örtülü bir IMF programı. IMF geçtiğimiz ekim ayında gerçekleştirdiği Türkiye konsültasyonunda asgari ücretin yıllık belirlenmesini, yüksek artıştan kaçınılmasını istedi. Kamu çalışanları ve emekli aylıklarında hedef enflasyona göre artış yapılması IMF'nin diğer koşuluydu. IMF Türkiye Masası Şefi James P. Walsh iktidara maaş artışı yerine düşük gelirli hanelere (ailelere) nakit transferleri yoluyla destek sağlayacak sosyal programlar geliştirilmesini önerdiklerini açıklamıştı.
Şimdi Cumhurbaşkanı 2025'i Aile Yılı ilan etti. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Göktaş Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 13 Ocak'ta yoksul ve dar gelirli ailelere, evlenecek gençlere, çocuklu ailelere, çalışan annelere sosyal destek müjdeleri açıklayacağını duyurdu. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek asgari ücretli, dar gelirli, emekliler için 20 yıla varan taksitlerle yüz binlerce sosyal konut yapılacağını, küçük esnafa toplam 60 milyar TL düşük faizli ucuz kredi dağıtılacağını açıkladı. Tüm bunlar IMF'nin 'Maaşlara düşük zam yap, sosyal destek programlarına odaklan' tavsiyesiyle örtüşüyor.
Toplumun geniş kesimleri sosyal desteklerle avutulurken, Merkez Bankası'nın faiz indirimleri sürecek. Düşük faizli reeskont kredileri, kamu bankalarından sağlanacak ucuz kaynaklar ihracatçılara, sanayicilere, müteahhitlere aktarılarak ekonominin daha da dibe vurmasına önlem alınacak.
Yeni Suriye İmar Fonu
Son bir haftadaki gelişmeler, milyonlarca kişinin yakıcı ekonomik sorunları yerine iktidarın önceliğinin Suriye'nin imarı ve güneydoğunun terörden arındırılması için atılacak adımlar olduğunu gösteriyor.
İstanbul'da Suriye'nin yeniden imar ve inşası için düzenlenen toplantıya Suriyeli ve Türk iş insanları, müteahhitler, altyapı, enerji, ticaret, ihracat şirketlerinin patronları katılırken Ankara'da da Ticaret Bakanı Ömer Bolat'ın ev sahipliğinde Suriye gündemli kritik bir toplantı yapıldı. Ticaret Bakanlığındaki istişare toplantısına 16 Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı, iş insanı dernekleri, ihracat ve lojistik firmalarının temsilcileri katıldı.
İstanbul toplantısında Suriye İmar Fonu kuruluşuna hazırlık için 'Yeni Suriye İmar Forumu' düzenlenmesi kararlaştırılırken, Ankara'daki toplantıda Türkiye ile Suriye arasında 'Güçlü ekonomik iş birliği' için mutabakata varıldı.
Terörsüz Türkiye için Güneydoğu'ya 14 milyar dolar yatırım
Bu toplantılarla eş zamanlı olarak dikkat çeken bir başka adım Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın Başkanlığındaki Ekonomik Koordinasyon Kurulu'nun (EKK) her ay Ankara'daki rutin toplantısının bu kez Şanlıurfa'da yapılması oldu. Ankara'da Kürt sorununa çözüm için Abdullah Öcalan'ı ziyaret eden DEM Parti heyeti Meclis'te tüm partilerle temaslar yürütürken, Şanlıurfa'da ise dünyanın sayılı bölgesel entegre kalkınma projelerinden birisi olan Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) kapsamındaki 9 ile yönelik 2024-2028 GAP Eylem Planı için adım atıldı.
Başlatılacak yeni yatırım, istihdam, üretim, ticaret hamleleri ele alındı. Öcalan'ı TBMM'ye çağıran MHP lideri Devlet Bahçeli'nin 'Terörsüz Türkiye' söylemini Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da kullanmasının ardından gelen bu gelişme, PKK'nın silah bırakıp kendisini lağvetmesi halinde, yeni duruma ön hazırlık olarak görülebilir.
Yıllardır terör nedeniyle yatırımların durduğu, yoğun göçün yaşandığı güneydoğuda GAP Eylem Planı'nın gündeme alınması, bölgedeki yeni ekonomik hamlelerin işareti. 2028'e kadar GAP kapsamındaki 9 ilde 198 yeni sanayi, turizm, tarım, enerji, ulaştırma, altyapı vb. yatırımlar yapılacak. Bu projelere 496 milyar TL (14 milyar dolar) harcanarak 570 bin kişiye yeni istihdam yaratılacak. Eylem Planıyla bölgedeki 20 Organize Sanayi Bölgesi'ne (OSB) ilave olarak yeni OSB'ler, Tarım ve Hayvancılık Organize Sanayi Bölgeleri, AR-GE Merkezleri, Teknoparklar kurulacak.
PKK'nın 1984'teki Eruh baskınıyla başlayan terör sürecinde 40 yıldır yaşanan ağır insani kayıpların yanı sıra siyasi baskılar, ekonomik, sosyal kayıplar ve hukuksuzluklarla boğuşan Güneydoğu'nun en büyük özlemi olan barış ve huzur bu kez yeşerdiğinde Türkiye için çok ciddi fırsat kapıları aralanabilir.