Ankara'daki Katliamın 9 Şüphelisinden Biri IŞİD'in Sözde "Antep Emiri" Çıktı

Ankara'da 102 kişinin hayatını kaybettiği katliamın ardından yürütülen soruşturma kapsamında 9 şüpheli hakkında yokluğunda tutuklama kararı verilmişti. İşte o şüphelilerden Y.D'nin IŞİD'in sözde "Antep emiri" olduğu ve Ebu Ali kod ismini kullandığı ortaya çıktı.

'EBU ALİ'NİN GAZİANTEP'TE DEPOSU BULUNUYOR

Edinilen bilgiye göre, Ankara'daki patlamaya ilişkin yokluğunda tutuklama kararı verilen şüphelilerin isimleri H.İ.D, Y.D, H.H.U, B.O, M.A, M.K.C, D.B ve H.A.D. Bunlardan Y.D'nin, örgütün sözde "Antep Emiri" olduğu, "Ebu Ali" kod ismi kullandığı ve Gaziantep'te bir deponun sahibi olduğu öğrenildi.

EMİR'İN DEPOSUNDAN CEPHANELİK ÇIKTI

Y.D'nin deposundaki aramada 6 adet AK-47 Kalaşnikof marka silah, 1 adet susturucu aparatı olan tabanca, 22 adet F1 tipi el bombası, bin 683 adet değişik çap ve markalarda mermi ve 8 adet fünye ele geçirilmişti. Örgütün ikinci adamı olduğu ileri sürülen H.İ.D'nin ise Gaziantep'teki 4 deponun sahibi olduğu bilgisine ulaşıldı.

EVİNİN AMBARINI 800 LİRAYA 3 AYLIĞINA KİRAYA VERMİŞ

Şüphelilerden, Nizip'te gözaltına alınan ve daha sonra serbest bırakılan M.B, kendisine ait depoyu kiralayan ve buraya amonyum nitrat getiren kişinin, canlı bombaların Ankara'ya gelmesinde rol aldığı kaydedilen Y.Ş. olduğunu söyledi.
Edinilen bilgiye göre M.B, savcılık sorgusunda, ikamet ettiği bölgede, evlerin altında depo ve ambar olarak kullanılan yerler bulunduğunu beyan etti.

İsmini hatırlamadığı bir kişinin Kurban Bayramı öncesinde kiralık depo aradığını görünce, evinin ambarını 800 liraya 3 aylığına bu kişiye kiraya verdiğini anlatan M.B, bayramdan sonra aynı kişinin kendisini arayarak, inşaat malzemesi getireceğini söylediğini aktardı.

"İNŞAAT İŞİ YAPTIKLARI İÇİN KUTULARDAN ŞÜPHELENMEDİM"

Bu konuşmadan birkaç gün sonra, evde olmadığı sırada malzemelerin getirildiğini ailesinden öğrendiğini ifade eden M.B, "Depoda kutular gördüm ancak inşaat işleri yaptığını söylediği için şüphelenmedim. Birkaç gün sonra çocuklarım, yine malzeme getirdiğini söyledi" dedi.

Sonraki günlerde aynı kişinin, yanında bir başkasıyla gelerek gübreleri arabaya yüklediğini anlatan M.B, kiracının, gübreleri babasının tarlasına atacağını söylediğini bildirdi.

"DEPODAKİ MALZEMELER BANA AİT DEĞİL"

M.B, 16 Ekim 2015'te çocuklarının, evin etrafına polisin geldiğini söylediğini kaydetti. Daha önce Şırnak'ta gerçekleşen olaylara ilişkin basın açıklamasında bulunması ve Kobani'de öldürülen birinin cenazesine katılması nedeniyle gözaltına alındığından, çocuklarının kendisi için endişelendiğini ifade eden M.B, telefonla konuştuğu eşinden evin bahçesinde ve ambarda arama yapıldığını öğrendiğini anlattı.

Terörle Mücadele Şubesi polislerinin kendisini çağırması üzerine teslim olduğunu belirten M.B, bombalı saldırı eylemiyle ilgisi bulunmadığını, deposundaki malzemelerin de kendisine ait olmadığını söyledi.

M.B'YE TEŞHİS YAPTIRILDI

M.B, savcıya ifade verirken, deposunu kiralayan kişinin de adliyede bulunduğunu, kırmızı gömlek ve aynı renkte spor ayakkabı giydiğini aktardı. Savcı, polisten, M.B'nin beyanına uyan bir şüpheli varsa odasına getirilmesini istedi. M.B, tarifine uyduğu için odaya getirilen Y.Ş'nin, deposunu kiralayan kişi olduğunu söyledi.

Y.Ş, aynı günün gecesi, çıkarıldığı sulh ceza hakimliğince tutuklanmıştı. Y.Ş'nin, biri Yunus Emre Alagöz olan iki canlı bombanın Ankara'ya gelmesinde rol aldığı kaydediliyor. M.B. ise savcıya ifade verdikten sonra serbest bırakılmıştı. Sulh Ceza Hakimliği, M.B'ye, savcılığın talebi doğrultusunda yurt dışına çıkış yasağı getirmişti.