Ankara Marka Festivali'nde İrem Derici Panele Halay Çekerek Girdi
THY ana sponsorluğunda ve Çalık Holding festival resmi sponsorluğunda gerçekleşen etkinliklerde Ankaralılar keyifli günler geçiriyor.
Ankara Ticaret Odası (ATO) tarafından düzenlenen ve TemaCC organizasyonuyla gerçekleşen festival, ikinci gününde de renkli anlara sahne oldu.
Emre Saygı ile birlikte sohbet ettikleri paneline İrem Derici: "Marka konferansında halay çeken kadın bu da benim markam efendim" diyerek giriş yaptı ve "Evlenmene Bak" şarkısını seslendirdi. Bir süre sonra ayakkabılarını çıkaran şarkıcı, panele yalın ayak devam etti.
Derici müzik hayatına adım atarken yaşadıklarını şöyle anlattı: "Bu işe başlarken babam, Türkiye'nin en ünlü reklamcılarından biri, 30 yılını sektöre vermiş, Marka Ajans'ın sahibi Oğuz Derici. Reklam okumak istedim, hayır sakın okuma, olmaz. Sosyoloji oku dedi. Toplumun en küçük biriminden en büyüğüne kadar toplumu tanı, ona göre reklamcılık yap dedi. Sonra pazarlama iletişimi masterı yaptım. Ondan önce piyanisttim, Mimar Sinan Konservatuarı'ndan mezun oldum. Gel zaman git zaman, çıldırdım. Mesleki açıdan çıldırdım çünkü 3 sene boyunca reklamcılıkla uğraştım, iyi de kalem tutar elim, güzel yazarım ederim ama kaçtım evden, bir gün bakkala giden ama dönmeyen adam gibi O Ses Türkiye'ye katıldım. Babam iki ay benimle konuşmadı" dedi.
NEFRET AŞKTAN DAHA BÜYÜKTÜR
Sonradan babasıyla aralarının düzeldiğini söyleyen Derici, babasının kendisine verdiği öğüdü paylaştı: "İnsanlar ya sana aşık olsunlar ya da senden nefret etsinler, ortası hiçbir şey anlamına gelmez" dedi. Üzerine Emre Saygı da "Demek ki çok fazla sevenin var ki salon tıklım tıklım" deyince Derici: "O kadar benden nefret eden bir kitle var ki. Mesela açıyorum, sözlükleri okuyorum, ekşi sözlük mesela. Adam nasıl nefret etmiş benden, kusuyor. Fakat şöyle, şimdi bu adam bana duyduğu nefreti yazacak ya, o sözlüğe girip. Bilgisayarı açtı, 1 dakika, 1,5 dakika. Sözlüğü açtı 30 saniye, etti 2 dakika. Şifresini girdi, 2,5. Benim adımı araştırdı, benimle alakalı yazılan nefret dolu şeyleri okudu ki o da iyice nefreti ikiye katlasın diye. 4 dakika gitti. Sonra kendi yazacaklarını toparladı, onları girdi. 6-7 dakika gitti. Sonra kendiyle gurur duydu, 10 dakika. Bu adam benden nefret ediyor ama ben onun o gün hayatından 10 dakikasını asgari çaldım. O yüzden bütün devlet starlarını, sanatçılarını nefret çıkarır. Aşk da çok önemlidir ama nefret çok daha büyüktür" dedi.