Haberler

Antarktika'da Keşfedilen Yeni Liken Türüne Yunus Emre İsmi Verildi

Güncelleme:
Abone Ol

Erciyes Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökhan Halıcı, Antarktika'da keşfettiği yeni liken türüne Yunus Emre'nin ismini verdi. Likenlerin Antarktika'da büyük bir öneme sahip olduğunu belirten Halıcı, küresel ısınmanın likenler üzerindeki etkilerini araştırdıklarını söyledi.

TÜRKİYE'nin, Antarktika'da bilimsel araştırmalar yapan ilk Türk ekibinde yer alan Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Botanik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökhan Halıcı (44), bölgede tespit ettiği yeni liken türüne, çevre ve doğa sevgisi ile bilinen halk şairi Yunus Emre'nin ismini verdi. Prof. Dr. Halıcı, " Yunus Emre, şiirlerinde doğa sevgisinden çok bahsetmiş. Biz de Yunus Emre'nin ismini ölümsüzleştirmek, hem de Antarktika gibi dünyanın en uç kısmında ve ekstrem koşulların bulunduğu bir yerde onun adını bir organizmada yaşatmak istedik. Yeni liken türümüze; 'Thamnolecania yunusii' ismini verdik ve bilimsel literatüre geçti" dedi.

İstanbul Teknik Üniversitesi Kutup Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (PolReC), ERÜ'den Prof. Dr. Mehmet Gökhan Halıcı'yı bilimsel araştırmalar yapmak üzere 28 Aralık 2016'da Antarktika'ya gönderdi. Cumhurbaşkanlığı himayesinde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile TÜBİTAK MAM Kutup Araştırmaları Enstitüsü koordinasyonunda yürütülen çalışmalarda, kıtadaki 31 ülkeye ait 101 araştırma üssünde sürdürülen bilimsel çalışmalara dahil olan Prof. Dr. Halıcı, Ukrayna ve Çekya'nın üslerinde kaldığı süreçte 150 farklı türe ait 500 örnekle Türkiye'ye döndü. Antarktika'da yaşayan organizmalardan likenlerle ilgili çalışmalarına Türkiye'de devam eden Prof. Dr. Halıcı, getirdiği örnekler arasından keşfettiği yeni türe 'Thamnolecania yunusii' adını verdi. Prof. Dr. Halıcı, "Antarktika'daki çalışmalarımız 2016 yılında başladı. İlk olarak Ukrayna üssünün bulunduğu Galindez Adası'na, ikinci seferimde Çekya üssünün bulunduğu James Ross Adası ve son olarak da 2021 yılında ülkemizin geçici bilim üssünün bulunduğu Horsoshoe Adası'nda çalışmalar yaptık. Bu çalışmalar Cumhurbaşkanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve TÜBİTAK koordinasyonunda gerçekleştirildi" dedi.

'KARASAL BİTKİ ÖRTÜSÜNÜN ÖNEMLİ KISMINI LİKENLER OLUŞTURUYOR'

Antarktika'nın liken biyoçeşitliliğini çalıştıklarını belirten Prof. Dr. Halıcı, "Antarktika coğrafi olarak Türkiye'nin yaklaşık 18 katı büyüklüğünde ve Avrupa Kıtası'nın 1,5 katı büyüklüğünde olmasına rağmen biyolojik çeşitlilik bakımından çok fakir bir yer. Karasal bitki örtüsünün önemli kısmını likenler oluşturuyor. Likenler Antarktika'da yaklaşık 500 türle temsil ediliyor. Bu büyüklükte bir kıtada sadece 2 tane çiçekli bitki türü bulunuyor. Buradan likenlerin neden önemli olduğu kanısına varabiliriz. 2016 yılından itibaren yaptığımız çalışmalarda yaklaşık 30 civarında daha önce dünyanın diğer yerlerinde bilinen ama Antarktika'da bilinmeyen türleri tespit ettik. Aynı zamanda dünyada hiç bilinmeyen 15 civarında yeni liken türünü bizler tanımladık ve adlandırdık? dedi.

'ŞİİRLERİNDE DOĞA SEVGİSİNDEN ÇOK BAHSETMİŞ'

Yeni keşfettiği liken türünde Yunus Emre'nin ismini yaşatacaklarını da belirten Prof. Dr. Halıcı, "Ülkemizin geçici bilim üssünün bulunduğu Horsoshoe Adası'nda, bilim dünyasına en son tanıttığımız liken türlerinden bir tanesini Yunus Emre'nin adına ithafen, 'Thamnolecania yunusii' olarak adlandırdık. Yunus Emre çok önemli bir Anadolu halk şairi ve bir gönül insanı. Yaklaşık 700 yıl önce yaşamış. Şiirlerinde doğa sevgisinden çok bahsetmiş. Biz de hem Yunus Emre'nin ismini ölümsüzleştirmek için hem de Antarktika gibi dünyanın en uç kısmında ve ekstrem koşulların bulunduğu bir yerde onun adını bir organizmada yaşatmak istedik. Bu çalışmamız da yayına kabul oldu. Bilimsel literatüre geçti. Uluslararası bir makale olarak kabul edildi" diye konuştu.

'KÜRESEL ISINMANIN LİKENLER ÜZERİNDE NE GİBİ ETKİLERİ OLDUĞUNA BAKIYORUZ'

Liken türlerinin önemini de anlatan Prof. Dr. Halıcı, "Bizim ilk hedefimiz biyoçeşitliliği ortaya koymak. Günümüzde insanlığı en çok tehdit eden olaylardan bir tanesi küresel ısınma. Küresel ısınma da kutup bölgelerinde bizim yaşadığımız ılıman zona göre çok daha fazla hissediliyor. Antarktika son 50 yılda yaklaşık 4 santigrat derecelik artışla inanılmaz bir ısınmaya sahne oluyor. Bizler öncelikle bu önemli kıtanın liken biyoçeşitliliğini belirleyip küresel ısınmanın bu likenler üzerinde ne tip etkiler gösterdiğini, mesela gen seviyesinde ne gibi değişiklikler yaptığına dair çalışmalar yapıyoruz. Aynı zamanda bu likenlerden elde ettiğimiz özütleri veya likenlerin içinde yaşayan diğer mikroorganizmalardan elde ettiğimiz özütlerin de antiviral, anti mikrobiyal veya anti kanser boyuttaki etkilerine dair de çalışmalarımız var" dedi. (DHA)

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Mehmet Gökhan Yunus Emre Erciyes Eğitim Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title