Anti Damping Soruşturmaları Çelik Boru Sektörünün Belini Büküyor
Avrupa'nın üretim lideri Türk çelik boru üreticileri, yeni bir anti damping soruşturmasıyla karşı karşıya.
Son yıllarda enerji kaynakları yatırımlarına ağırlık veren ABD, petrol ve sondaj borularının ithalatını artırınca, yerli üreticiler ithalat yapılan ülkelere karşı koruma talep etmeye başladı. Türkiye'nin de içinde yer aldığı 9 ülkeden ithal edilen ürünler hakkında soruşturma açılması için inceleme başlatılacak. ÇEBİD, soruşturma, Türkiye lehine sonuçlansa da geçen süre boyunca sektörün pazar kaybı yaşadığına dikkat çekiyor.
Türk çelik boru sektörü, dikişli boru sektöründe Avrupa'da birinci, dünyada beşinci konumda bulunuyor. İhracatta da şu an dünya beşincisi olan sektör, 2012 yılında 1,83 milyon ton ihracat gerçekleştirdi. İhracatta dünyanın iddialı ülkeleri arasında yer alan Türk çelik boru sektörünün anti damping soruşturmaları yüzünden ihracatları neredeyse durma noktasına geliyor. Konuyla ilgili açıklama yapan Çelik Boru İmalatçıları Derneği (ÇEBİD) Genel Sekreteri Mehmet Zeren, anti damping soruşturmalarının sonucu Türkiye lehine bile olsa soruşturma süresi boyunca sektörün ilgili ülkeye ihracatının olumsuz yönde etkilendiğini belirtti.
ÇEBİD Genel Sekreteri Mehmet Zeren, "Türk çelik boru sektörü bugün kaliteli ürün gamıyla 140'tan fazla ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. Çelik boru sektörünün en önemli ihracat pazarları arasında ise Irak, ABD ve Avrupa Birliği ülkeleri ilk sıralarda yer alıyor. Özellikle son yıllarda ABD'deki konvansiyonel olmayan enerji kaynaklarının üretilebilir hale gelmesi ile ilgili çalışmalar sonucunda petrol ve sondaj için kullanılan çelik borulara olan talepte önemli miktarda artış kaydedildi. 2005 yılında yaklaşık 1,5 milyon ton petrol ve sondaj borusu ithalatı yapan ABD'nin ithalatı 2012 yılında 3,25 milyon tona yükseldi. Türkiye de ABD'nin çelik boru ithalatından yüzde 4 civarında bir pay alıyor. ABD'deki petrol ve sondaj borularının yani 'Oil Country Tubular Goods' (OCTG) ithalatının artması yerli üreticileri ciddi oranda etkiledi. Bunun üzerine Türkiye'nin yanı sıra Hindistan, Güney Kore, Filipinler, Suudi Arabistan, Tayvan, Tayland, Ukrayna ve Vietnam'dan yapılan ithalata karşı anti damping soruşturması açılması için başvuruda bulundu. Türkiye ve Hindistan'dan yapılan ithalata karşı da ayrıca telafi edici vergi soruşturması talebi gündeme getirildi."
Türkiye'nin OCTG ürünlerinde ihracatının yüzde 99'unu ABD'ye yaptığını ve bu açıdan ABD pazarının sektör için son derece önemli olduğunu belirten Mehmet Zeren sözlerine şöyle devam etti: "Sektörümüz uzun yıllardır gerek ABD gerekse Avrupa Birliği nezdinde açılan anti damping soruşturmalarıyla mücadele ediyor. Davanın olumlu sonuçlanması ihtimaline karşı ithalatçı firmalar ürün almakta tereddüt ediyor ve bu da pazar kayıpları yaşamamıza neden oluyor. Ayrıca dava süreci boyunca sektör firmalarında çalışanlar neredeyse her gün yarı mesaisini gerekli dosyaları hazırlamak için harcıyor. Firmalarımız, soruşturma için tuttukları avukatlar için de milyonlarca dolarlık avukatlık masraflarına katlanmak zorunda kalınıyor. Bu nedenle sektör temsilcilerimiz sıkıntılı günler geçiriyor."
Mehmet Zeren süreçle ilgili de şu bilgileri de aktardı: "ABD'li üreticiler 2 Temmuz 2013 tarihinde ilgili makamlara soruşturmaların açılması için başvuruda bulundu. Bu başvuruyu müteakip 20 gün içerisinde ABD Ticaret Bakanlığı tarafından soruşturmanın açılıp açılmamasına ilişkin bir karar verilecek. Başvurunun yapıldığı tarihten itibaren 45 gün içerisinde de ITC (United States International Trade Commission) tarafından yürütülmekte olan zarar soruşturmasının ön bulguları açıklanacak. Türkiye'den ABD'ye dampingli satış yapılmaması ve ABD ithalatında Türkiye'nin payının diğer ülkelere göre çok daha az olması nedenleriyle Türkiye'nin soruşturma dışında bırakılmasını bekliyoruz. Ayrıca Türkiye'deki çelik boru üreticilerinin herhangi bir devlet desteğinden faydalanmamasına karşın telafi edici vergi soruşturmasının açılması anlaşılır gibi değil. Sektörümüzün zarar görmemesi ve üreticilerimizin ihatlarının azalmaması için soruşturmanın en baştan açılmaması son derece önemli. Soruşturmanın açılmasına karar verilmesi halinde ise sektör olarak ABD'de yerleşik bir avukatlık firmasından hizmet alarak soruşturmanın önlemsiz kapatılması için gereken çalışmaları yapacağız.