Arkeolojik kazıların yüzde 30'u tamamlandı
UNESCO Dünya Miras Listesine Efes ve bileşenleri olarak 2015 yılında kabul edilen, Ayasuluk Tepesi ve St. Jean Anıtı'nda kazı ve restorasyon çalışmaları 100 yıldır yerli ve yabancı bilim insanları tarafından sürdürülüyor.
2020 yılında Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Sinan Mimaroğlu kazı ekibi başkanlığına ve İstanbul Gelişim Üniversitesi Restorasyon ve Konservasyon Bölümü Öğretim Elemanı Arş. Gör. Fırat Baranaydın ise başkan yardımcılığına getirildi. Kazıların 1921 yılında başlatıldığını hatırlatan Fırat Baranaydın, "2018 yılından beri İstanbul Gelişim Üniversitesi(İGÜ) akademisyenlerinden, mezunlarından ve öğrencilerinden de çalışmalara aktif olarak katılanlar var. 2020 yılında yeni sezonda da İGÜ'nün de etkin katılımı ile dünya tarihine, arkeoloji bilimine ve koruma onarım çalışmalarına önemli veriler vermeyi amaçlıyoruz" diye konuştu.
Baranaydın, "Hem kültür hem inanç turizminin önemli destinasyonlarından olan Ayasuluk Tepesi ve St. Jean Anıtı kazısının devam etmesi, Selçuk ilçesine turistik çekiciliği artıracaktır" ifadelerini kullandı.
Ayasuluk Tepesi ve St. Jean Anıtı tarihi hakkında bilgi veren Baranaydın, "Ephesos'un, tunç çağlarında Apasa adıyla ilk yerleşim alanı olan Ayasuluk Tepesi, Bizans çağında da kentin son yerleşim alanını oluşturmuştur. Roma İmparatorluğunun Asya eyaleti başkenti olan kent, yaklaşık 1400 yıl boyunca Avrupa, Afrika ve Asya arasında ticaretin canlı tutulduğu önemli bir liman konumunu korumuştur. İncil yazarı ve İsa peygamberin havarisi olan Aziz Yuhanna'nın incili Ayasuluk Tepesinde yazdığına inanılmış ve bu alana Bizans imparatoru Justinianus tarafından Ayasoyfa ile birlikte büyük boyutlu bir haç kilisesi inşa edilmiştir. Aydınoğlu Beyliği egemenliğinde Ayasuluk Tepesinin eteklerinde inşa edilen İsa Bey Camii ise Türk İslam medeniyetinin Batı Anadolu'daki en ihtişamlı yapısını oluşturmuştur" dedi.
- İstanbul
