Türk akademisyenlerden fobilerin tedavisinde kullanılabilecek uygulama
Gaziantep Hasan Kalyoncu Üniversitesinden (HKÜ) bir grup akademisyen, artırılmış gerçeklik teknolojisinden faydalanarak, insanların fobilerinin tedavisinde kullanılmasını amaçlandıkları "PhobiAR" uygulamasını geliştirdi.
Gaziantep Hasan Kalyoncu Üniversitesinden (HKÜ) bir grup akademisyen, artırılmış gerçeklik teknolojisinden faydalanarak, insanların fobilerinin tedavisinde kullanılmasını amaçlandıkları "PhobiAR" uygulamasını geliştirdi.
HKÜ'den yapılan açıklamaya göre, Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Levent Sütçigil, Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Araştırma Görevlisi Nihat Yılmaz Şimşek ile Psikoloji Bölümü Araştırma Görevlisi Saadet Yapan'ın yürüttüğü çalışma TÜBİTAK'ın Teknogirişim Sermayesi Desteği kapsamında desteklendi.
Çalışmaların ardından kedi, köpek ve böcek gibi fobiler için profesyonel destek alan insanların fobilerinin psikoterapisinde kullanılabilecek "PhobiAR" uygulamasını geliştiren akademisyenler, fobilerin geleneksel psikoterapisinde karşılaşılan sınırlılıklara önemli çözümler sunmayı hedefliyor.
Uygulamanın üzerinde çalışmalarını sürdüren akademisyenler, uygulamanın gelecek yaz fobi tedavisinde kullanılmaya başlaması ve mobil cihazlar üzerinde erişime açık olmasını amaçlıyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Araştırma Görevlisi Saadet Yapan, PhobiAR'ın Ağustos 2021'den itibaren psikoterapide etkin olarak kullanılabileceğini belirtti.
Fobilerin tedavisinde maruz bırakma olarak adlandırılan bir teknik uygulandığını kaydeden Yapan, "Bu teknikte danışanlar korktukları durumla gerçek zamanlı ya da imajinasyon ile aşamalı olarak karşı karşıya getirilir. Ancak bu tekniklerin hem danışanlar, hem terapistler için bazı sınırlılıkları bulunmaktadır." ifadesini kullandı.
Yapan, söz konusu sınırlıklara teknolojik çözümler üretmeyi ve psikoterapi hizmetlerinin verimliliğini artırmayı hedeflediklerine dikkat çekerek, şöyle devam etti:
"Kullanılan artırılmış gerçeklik gözlüğü ile danışanları bulundukları ortamdan soyutlamadan fobi olan durumla karşı karşıya kalmalarını sağlıyoruz. Yapılan araştırmalar kedi, köpek ve böcek fobilerinin yaygın bir bozukluk olarak karşımıza çıktığını gösteriyor. Bu araştırmaların sonuçlarından yola çıkarak yazılım geliştirme sürecimiz başladı. Kasım ayından itibaren test aşaması başlayacak ve altı ay sürecek test aşamasından uygulamalarda gerekli iyileştirmeler yapılacak. Ağustos ayından itibaren de psikolog veya psikiyatri uzmanları internet sitemiz üzerinden bu teknolojiye ulaşabilecek. Ayrıca cep telefonu uygulamalarımızın geliştirme süreci tamamlandı ve ilk sürümleri Google Play Store ve App Store'da yayımlandı."
Araştırma Görevlisi Nihat Yılmaz Şimşek ise çalışmada 4 canlı türü kedi, köpek, örümcek ve hamamböceği üzerinde çalıştıklarını belirterek, şu bilgileri paylaştı:
"Önce bu canlıların var olan modelleri üzerinden çalışmaya başlayarak bunların gerçekliğini artırdık. Ardından bu modellere koşma, havlama, uçma gibi animasyonlar ekleyerek hareket etmelerini sağladık. Son olarak da oyun motoru kullanarak, modellere kodlar yazarak artırılmış gerçeklik kazandırmış olduk. Bir canlı türü için yaptığımız bu işlemler ortalama bir ayımızı aldı."