Askeri Analistler: Rusya Hesap Hatası Yaptı
Askeri analistler ve uluslararası ilişkiler uzmanları, Rusya'nın hesap hatası yaptığını, Türk uçaklarının onlara sınıra kadar refakat edeceğini düşündüklerini söyledi.
Düşünce kuruluşu Chatham House'un Çatışma Araştırmaları Merkezi uzmanı Keir Giles, "Rusya bence burada bir hesap hatası yaptı. Kuzey Avrupa'da NATO hava sahasını ihlali rutin bir uygulama haline getirmişti. Herhangi bir meydan okumaya muhatap olmadan kendisine sınır dışına kadar refakat ediliyordu sadece. Rusya, Türkiye'nin ilan edilmiş politikasına rağmen burada da böyle bir davranış bekliyordu." dedi.
"RUSYA'NIN KASITLI SİCİLİ VAR"
Defalarca yapılan uyarılara rağmen Türkiye'nin hava sahasını ihlal eden savaş uçağına yapılan müdahaleyi AA muhabirine değerlendiren Londra merkezli düşünce kuruluşu Kraliyet Silahlı Kuvvetler Enstitüsü'nün (RUSI) askeri teknolojiler ve muharip hava gücü uzmanı Justin Bronk, Türk hava sahasına yönelik ihlallerin ilk olmadığını söyledi. "Rusya'nın kasıtlı ve provokatif bir şekilde Türkiye hava sahasını ihlal sicili var" ifadesini kullanan Bronk, 3 ve 4 Ekim tarihlerinde de Rusya'ya ait SU-30 ve SU-24 tipi uçakların benzer ihlaller gerçekleştirdiğini hatırlattı.
Rusya'nın o ihlalleri kabul ettiğini ancak "Pilotların yollarını şaşırmış olmasıyla" izah ettiğini anlatan Bronk, "Çok hassas bir bölgede, modern muharebe uçakları kullanan son derece eğitimli muharebe pilotlarının bu kadar temel bir seyir hatasını tekrar tekrar yapabileceğini düşünmek zor" diye konuştu.
"Bu tür eylemler Rusya'nın uzun süreden beri adet haline getirdiği, resmi yalanlamalar ve kabul edilmez izahatlar eşliğinde gerçekleştirdiği askeri sindirme taktiğinin parçası" diyen Bronk, Ağustos 2014'te de Rusya Savunma Bakanlığı'nın Doğu Ukrayna'nın 45 kilometre içinde tam teçhizatlı bir şekilde yakalanan Rus paramiliter güçlerinin oraya "kazara" girdiği açıklaması yaptığını hatırlattı.
ATIŞ TÜRKİYE'DE, İSABET SURİYE'DE OLABİLİR
"İhlal çok kısa süreli görünüyor. Rus uçağını vuran füze ihlal anında ateşlenmiş belki, ama uçağa ancak yeniden Suriye hava sahasına geçtiğinde isabet etmiş olabilir" değerlendirmesini yapan Bronk, böyle ihlallerde kabul edilmiş protokolün, uçağı engelleyerek hava sahasının dışına çıkarana kadar refakat etmek olduğunu belirtti.
Bronk, "Rusya'nın Türkiye, Estonya ve NATO'nun partner ülkelerinin hava sahalarına yönelik ihlalleri, bu ülkelerin savunma hatlarını denemek ve diğer ülkelere göz dağı vermek için kasıtlı ve artık yerleşmiş bir taktik" diye konuştu.
Bronk, "Rusya'nın, ne Türkiye'nin ne de NATO'nun, müteaddit ihtarlardan sonra bile olsa, gerilimi tırmandırmamak için yasal hakkını kullanıp uçağını vurmayacağı inancıyla yerleşik taktiğini uygulayarak Türk hava sahasını ihlal etmiş olduğununa inanabiliriz" görüşünü dile getirdi.
"TEAMÜLLER VE İLAN EDİLMİŞ PROSEDÜRLER DİKKATE ALINMALIYDI"
Düşünce kuruluşu Chatham House'un Çatışma Araştırmaları Merkezi uzmanı Keir Giles de, bir başka ülkenin hava sahasını ihlal eden uçaklarla ilgili kabul edilmiş prosedürler olduğunu vurguladı.
Rusya'nın da bu prosedürlerin farkında olduğunu dile getiren Giles, "Rusya Türkiye'nin bu tür ihlallere gösterdiği düşük toleransı biliyor olmalıydı. Bu açıdan, uluslararası yasal perspektifin yanı sıra uygulamalar, teamüller ve ilan edilmiş politikalar da dikkate alınmalıydı" diye konuştu.
"TÜRKİYE UYARMIŞTI"
"Türkiye bu tür ihlallere sıfır tahammül göstereceğini son derece açık bir şekilde belirtmişti" diyen Giles, şunları kaydetti:
"Rusya bence burada bir hesap hatası yaptı. Kuzey Avrupa'da NATO hava sahasını ihlali rutin bir uygulama haline getirmişti. Herhangi bir meydan okumaya muhatap olmadan kendisine sınır dışına kadar refakat ediliyordu sadece. Rusya, Türkiye'nin ilan edilmiş politikasına rağmen burada da böyle bir davranış bekliyordu."
Suriye hava sahasında operasyonlara katılan diğer ülkelerin, özellikle de ABD'nin olayın nasıl geliştiğiyle ilgili net bilgiye sahip olabileceğini belirten Giles, şunları söyledi:
"ABD'nin kendi operasyonları için hava denetimi yapan AWACS uçakları gibi unsurlar çevrede olup bitenleri de izliyor. Ancak tabii ellerindeki bu bilgiyi paylaşmak istemiyorlar. Tek neden de olup bitenin siyasi hassasiyeti değil, ayrıca bütün bunları takip edebilme kapasitesine sahip olduklarını da açık etmek istemiyorlar."
"Bu konunun şu anda bir NATO sorununa dönüştürülmesi kimsenin yararına değil" diyen Giles, sorunun ikili ilişkiler temelinde çok daha kolay çözülebileceğini ifade etti.
"MEDYA YANLIŞ SORULARI SORUYOR"
Nomura International analisti Timothy Ash de, Türk hava sahasını ihlal ettiği için Türkiye'nin müdahale ettiği uçakla ilgili olarak medyanın "yanlış sorular" sorduğunu belirterek, "Türkiye'nin Rus uçağını niçin vurduğu çok açık. Daha ilginç soru Rusya'nın haftalardır, bütün ikazlara rağmen niçin Türk sınırı etrafında ve içinde uçmayı sürdürdüğüdür" görüşünü dile getirdi.
Ash, "Haritaya baktığınızda da Rusya'nın niçin Türk hava sahası içine girme ihtiyacı hissettiğine bir anlam veremiyorsunuz. Hedeflerine erişim için Türkiye'ye girmek zorunda değiller" diye konuştu.
"BATI'DA RUSYA'YLA İTTİFAKA KARŞI DERİN ŞÜPHELER VAR"
RUSI'nin Ortadoğu uzmanlarından Micheal Stephens da Rusya'nın Suriye'de bugüne kadar birinci kaygısının Esed rejimini korumak olduğu tespitini yaptı.
Stephens, "Rusya Batı'ya kendisini teröre karşı mücadelede müttefik olarak göstermeye çalışıyor ama eylemleri Esed'i desteklemeye yönelik, IŞİD'i ise sadece birkaç kez vurdu. Bu yüzden Batı'da Rusya'yla ittifaka karşı derin şüpheler var" görüşünü dile getirdi.
Rusya'nın bugüne kadar IŞİD'i değil, Esad rejimine karşı en enerjik mücadeleyi veren grupları hedef aldığını vurgulayan Stephens, "Batı'nın IŞİD'e karşı müdahaleyi Rusya'nın yardımını istemeksizin yaptığını görebiliriz. Hiç şüphesiz Türkiye ile dalaşması da Rusya ile işbirliğini daha zor hale getirdi" dedi.
Salı günü Türkiye-Suriye sınırında Türk hava sahasını, 5 dakika içinde 10 kez uyarılmasına rağmen ihlal eden SU-24 tipi savaş uçağına angajman kuralları çerçevesinde bölgede devriye görevinde bulunan iki Türk F-16 uçağı müdahalede bulunmuştu.
Rusya, Hatay'ın Yayladağı ilçesinin karşısında Suriye'nin Bayırbucak bölgesine düşen uçağın kendisine ait olduğunu açıklamış, NATO, uçağın hava ihlali yaptığına ilişkin Türkiye'nin paylaştığı bilgilerin doğruluğunu teyit etmişti.
Ekim ayı başında da Rusya'ya ait savaş uçakları Türk hava sahasını ihlal etmiş, Rus yetkililer olayın ardından özür dileyerek benzer durumların tekrarlanmayacağını bildirmişti. Türkiye ise hava sahası ihlallerine askeri karşılık verilmesini içeren angajman kurallarının uygulanacağı uyarısını yinelemişti.