Atamalar Farklı Sendikaları Bir Araya Getirdi
Şanlıurfa'da bir araya gelen eğitim sendikaları dört yıl görev süresini dolduran okul yöneticilerini görevden almasına tepki gösterdi.
10 Haziran 2014'te yayınlanarak yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı'na Bağlı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Görevlendirilmesine İlişkin Yönetmelik'e göre dört yıllık görev sürelerini dolduran okul ve kurum yöneticileri, 100 puan üzerinden değerlendirilmeye tabi tutulmuş; yapılan değerlendirmede 75 puan ve üzerinde puan alanların görev süreleri uzatılmış, bu puanın altında kalanların ise görevleri sona erdirilmişti. Bu yönde değerlendirmeler yapılırken 'keyfi tutumların' ve 'siyasi yakınlığın' göz önünde bulundurularak yapıldığını öne süren Aktif Eğitim-Sen, Eğitim-İş Sendikası, Özgür Eğitim-Sen ve Türk Eğitim-Sen Şanlıurfa şube başkanları bir araya gelip yapılanlara tepki gösterdi. Yenişehir Çamlık'ta basın toplantısı düzenleyen sendika başkanları ve temsilcileri yaşananları 'yönetici kıyımı' olarak değerlendirdi.
KARAKUŞ: NEYE GÖRE PUAN VERİLDİĞİ BELLİ DEĞİL
Yapılan toplantıda ilk söz alan Türk Eğitim-Sen Şanlıurfa Şubesi Başkanı Hikmet Karakuş, okulların 'yandaş okul müdürlerine' emanet edildiğini kaydetti. Karakuş, "MEB Yasası ve akabinde çıkarılan Yönetici Atama Yönetmeliği ile Milli Eğitim Bakanlığı tarihindeki en büyük kadrolaşma yapılmaktadır. Sözüm ona paralel yapıyı tasfiye etmek için dört yılını dolduran okul müdürleri, müdür başyardımcıları, müdür yardımcıları, il milli eğitim müdürleri, ilçe milli eğitim müdürleri, il milli eğitim müdür yardımcıları ve MEB'de üst düzey yöneticiler olmak üzere tam tamına 76 bin yöneticinin görevlerine son verilmiştir. Ancak bu şekilde iktidarın MEB'de kendi paralel yapısını oluşturduğu görülmektedir. Şunu söyleyebiliriz ki; okulların büyük bir kısmı ise iş bilmez, torpilli, yandaş okul müdürlerine emanet edilecektir" dedi.
Görev süresi uzatılan okul müdürlerinin değerlendirilmesine de değinen Karakuş, "Milli Eğitim Bakanlığı'nda dört yılını tamamlayan 7 binin üzerinde okul müdürünün neye göre puan verildiği belli olmayan bir değerlendirmeyle görev süreleri uzatılmamıştır. MEB'de müdür kıyımı yaşanmıştır. Hem de öyle bir kıyım ki; siyasi görüşü ve ideolojisi iktidara ters düşen, sendikal tercihini yandaş, candaş, sırdaş sendikadan yana kullanmayan, yalakalığıyla değil, bilgisi, becerisi, başarısı, tecrübesiyle o koltukları hak eden okul müdürleri birer birer tasfiye edilmiştir. Bu durum yönetici soykırımı olarak MEB tarihine geçecektir" diye konuştu.
KOCAOĞLU: OKULLAR TİCARİ İŞLETME HALİNE GELDİ
Milli Eğitim Bakanlığı'nın okulları 'ticari işletme' haline getirdiğini ileri süren Eğitim-İş Sendikası Şanlıurfa İl Başkanı Ramazan Kocaoğlu da puanlamaya tepki gösterdi. "Dört yıllık görev sürelerini dolduran okul ve kurum yöneticileri 100 puan üzerinden değerlendirmeye tabi tutulmuş; yapılan değerlendirmede 75 puan ve üzerinde puan alanların görevlendirmeleri uzatılmış, bu puanın altında kalanların ise yöneticilik görevleri sona erdirilmiştir" diyen Kocaoğlu, "Bu değerlendirmeler yapılırken tam anlamıyla bir kıyım yaşanmış; yıllarını eğitim yöneticiliğine vermiş, pek çok başarı elde etmiş, okulunu örnek konuma getirmiş birçok yöneticiye, yandaş olmadıkları için 75 puanın altında puan verilerek görevleri sonlandırılmıştır. Yıllardır tıpkı bir şirket gibi yönettiği Milli Eğitimi 'ticari işletme' haline getirmek için uğraşan Bakanlık kadrolarını kendi ideolojik hedefleri doğrultusunda defalarca değiştiren MEB, karşısında engel olarak gördüğü bütün eğitim yöneticilerini tek tek tespit ederek ayıklamıştır. Eğitim yöneticilerinin belirlenmesinde kariyer ve liyakat değil, siyasi referans ve sendikal aidiyetler doğrudan belirleyici hale gelmiştir. Üstelik milli eğitim yöneticileri atamalarının iptal edildiği ve puan veren milli eğitim yöneticilerinden birçoğunun yöneticilik görevlerini vekaleten yürüttüğü ya da yeni atandığı göz önüne alınırsa verilen puanların hukuksuz, meşruiyetten ve objektiflikten uzak olduğu anlaşılacaktır" dedi.
DEMİR: BELİRLEME İLKELER DOĞRULTUSUNDA OLMALI
Özgür Eğitim-Sen olarak daha önce millî eğitim temel kanunu ile bazı kanun ve kanun hükmünde kararnamelerde değişiklik yapılmasına dair 6528 sayılı kanun ile cumhuriyet tarihinin en büyük yönetici kıyımının yapılacağına dair daha önce basın açıklaması yaptıklarını kaydeden Özgür Eğitim-Sen Şanlıurfa Şubesi Başkanı Abdulgani Demir, "Nitekim bu kanun yürürlüğe girdiği andan itibaren Milli Eğitim Bakanlığı merkez teşkilatında müsteşar harici, tüm yöneticilerin görevi sona ermişti.
Yine bu kanun ile birlikte taşra teşkilatında ki tüm il ve ilçe milli eğitim müdürleri ile illerde görevli Milli Eğitim Müdür yardımcılarının görevine son verilmişti. Bu kanunun son mağdurları ise meslek hayatı boyunca, toplamda dört yıl görev yapmış olan okul müdür, müdür başyardımcısı ve müdür yardımcıları oldu. Bu kitlenin de görevine son verildi. Biz Özgür Eğitim-Sen olarak 'Bir okul, müdürü kadar okuldur' anlayışını doğru kabul etmekteyiz. Bu çerçevede okulun başarı ve başarısızlığında okul yönetimini temel etken olarak görmekteyiz. Okul yöneticilerinin belirlenmesinde keyfiliğin, torpilin önüne geçilmesi, bu işin yapboz tahtası bağlamından çıkartılması ve yönetici belirleme sürecinin evrensel ilkeler doğrultusunda liyakat ve ehliyet esaslı yapılması taraftarıyız. Bu çerçevede mevcut işleyişin sağlıklı olmadığını keyfiliğe ve torpile yol açtığını görmekteyiz. Sonuç olarak Türkiye genelinde 16 bin okul müdüründen 7 bin okul müdürünün göreve devam etmemesi gerektiği yönünde karar verilmiştir. İlimizde de değerlendirmeye alınan 217 okul müdüründen 160'nın müdürlüğe devamı 57 sinin de öğretmenliğe dönmesi yönünde karar çıkmıştır. Türkiye ortalamasına baktığımızda ilimizde kıyımın düşük olduğu görülmektedir" dedi.
ÇAKMAK: ÖLMÜŞ MÜDÜRE 100 PUAN VERDİLER
Sıkıntının 75 puan okul müdürleriyle ilgili olmadığını, sıkıntının puanlama sistemiyle ilgili olduğunu vurgulayan Aktif Eğitim-Sen Şanlıurfa Şube Başkanı Osman Çakmak ise, "Malum sendikanın tetikçileri tarafından öğretmenlerimiz tehdit edilmeye başlanmıştı. Stajyer öğretmenlerimiz tehdit ediliyordu. Bize üye olmazsanız stajyerliğiniz kalkmaz. Makam sahibi olan müdür yardımcılarımız, bekleyen arkadaşlarımız tehdit ediliyor. Bize üye olmazsanız makamınızdan olursunuz veya görevlendirilmeniz yenilenmez. Bir ton sıkıntı. Daha bizim bu hafta karşılaştığımız bir sıkıntı onu da söylemek istiyorum. İki üç gün önce bir arkadaşımız il içi tayinlerinde sormadan, araştırmadan tayin istiyor. Tayin çıktıktan sonra bakıyor ki, farklı bir yer. Milli eğitime gidiyor. Milli eğitimdeki arkadaşların ifadesi şu: Aktif Eğitim-Sen'den istifa ederseniz görevlendirmenizi yaparız. Basına yansıyan şekliyle, twitter'dan, zaytung'dan duyduğumuz bir şey değil. İki ay önce ölmüş okul müdürümüze 100 puan veriyorlar. Hatta espri konusu oldu. 100 puan almak için ölmek mi lazım diye. Öyle bir sistemle karşı karşıyayız. Liyakate, özelliğe veya okulu idare edip edilmemeye maalesef bakılmıyor. Tek bir atama kriteri var, o da sadakat. Başka hiçbir şey yok. İç Anadolu'da bir söz var. Ağanın kesesinden cömertlik yapma, günün birinde ağa ölürse yaptığın bütün cömertlikler boynunda kalır" diye kaydetti.
(Kaynak: Gazeteipekyol)