Haberler

Atatürk İçin Senfonik Ağıt

Abone Ol

Samsun Devlet Opera ve Balesi sanatçısı 32 yaşındaki Orhan Öner Özcan, 'Her 10 Kasım - Atatürk İçin Ağıt' adlı eseri besteledi.

Samsun Devlet Opera ve Balesi sanatçısı 32 yaşındaki Orhan Öner Özcan, 'Her 10 Kasım - Atatürk İçin Ağıt' adlı eseri besteledi. Bu eserin Cumhuriyet tarihinde bir ilk olduğunu öne süren Orhan Öner Özcan, Bu eseri neden yaptığımı düşündüğümde, Atatürk'e borcumu ödemeye çalıştığımı anlıyorum dedi.

Samsun Devlet ve Opera Balesi sanatçısı Orhan Öner Özcan, 10 Kasım Atatürk'ü Anma etkinliklerinde söylenmek üzere senfonik bir ağıt besteledi. Sözleri Murat Göksu'ya ait olan 'Her 10 Kasım-Atatürk İçin Ağıt' adlı eserin Cumhuriyet tarihinde bir ilk olduğunu ifade eden sanatçı Orhan Öner Özcan, eserin uzun versiyonunun ilk olarak 2013 yılında Samsun ile Mersin Devlet Opera ve Balesi'nde, 10 Kasım'da saat 09.05'te aynı anda icra edildiğini belirtti.

Sanata 6 yaşında piyano dersi alarak başladığını söyleyen Orhan Öner Özcan, 2008 yılında İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı Bölümü'nden mezun olduğunu belirtti. Mezun olduktan sonra Samsun Devlet Opera ve Balesi'nde kadrolu olarak göreve başladığını söyleyen Özcan, eseri günde 18 saat çalışarak toplamda 3 ayda bitirdiğini dile getirdi. Özcan, Kendimi her zaman hayal ettiğim, klasik müzik besteciliği için bir şeyler yapabilecek durumda hissettim. Bunun için bir sürü çalışma yaptım. Sonra da daha önce hiç yapılmamış bir çalışmayı sunmak istedim. Sözleri Murat Göksu'ya ait olan 'Her 10 Kasım-Atatürk İçin Ağıt' adlı eseri besteledim. Eserin ilk bölümünü 2011 yılında, diğer bölümünü ise 2013 yılında besteledim. Bu eser, Cumhuriyet tarihinde Atatürk'ün ölümü için yazılmış ilk büyük klasik eser. Bu zamana kadar 'Atatürk öldü' diye anısına yapılan değil de, bütün o yılları tanıtan eserleri duyduk. Bu eseri önemli kılan özelliklerden biri sadece 10 Kasım için yapılmış olmasıdır. Ben bu eseri Atatürk için yapılmış senfonik ağıt olarak adlandırıyorum dedi.

Eserin ilk girişinin törenlerde çalan ti borusu varyasyonları ile başladığını vurgulayan Özcan, bu eser, Atatürk'ten önceki Türkiye ve Atatürk öldükten sonra ki milletin içinde, kalbinde duyduğu hüzün ve Atatürk'ün devrimlerini yaşatma çabasını anlatmaya çalıştım. Bu koronun sonunda da 'Benim adım Mustafa, benim adım Kemal, benim adım Atatürk' diye tansiyon yükseliyor ve ardından Atatürk adeta ölüyor. Siren sesleri ile Atatürk'ün 09.05'te ölüm anını yansıttım. Bunların hepsini senfoni orkestrası ve büyük opera korosu ile yapmaya çalıştım. Korna ve siren seslerinin çaldığı bu tema 2'nci bölüme geçiş oldu. 2'nci bölümün sonunda da bir slogan niteliğinde Atatürk'ün ismi zikrediliyor ve eser son buluyor. Bu eserin geniş versiyonunun prömiyeri 2013 yılında Samsun ile Mersin Devlet Opera ve Balesi'nde, 10 Kasım saat 09.05'te aynı anda yapıldı. Halkta da büyük bir coşku oldu. Çok duygulananlar oldu. Ben de çok duygulandım. Bu eseri neden yaptığımı düşündüğümde ise Atatürk'e borcumu ödemeye çalıştığımı anlıyorum diye konuştu.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Mustafa Kemal Atatürk Murat Göksu Samsun Mersin Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title