Ayvalık'ta darp olayına karışan işletmenin sahibi: Asıl mağdur olan benim
Balıkesir'deki bir eğlence mekanında, Açelya Nisa Çelik isimli genç kadın, içki anlaşmazlığı nedeniyle çıkan tartışmada kendisinin ve annesinin darbedildiğini iddia ederek şikayetçi olmuştu. İşletmecinin sahibi Mukaddes Altunbaş ise asıl kendilerinin darbedildiğini söyleyerek yaşananları anlattı.
Balıkesir'in Ayvalık ilçesinde, Açelya Nisa Çelik'in (21) dövüldüğünü öne sürüp şikayetçi olduğu işletmenin sahibi Mukaddes Altunbaş (37), asıl kendilerinin darp edildiğini iddia etti. Çelik ve annesiyle 2 arkadaşının alkollü olduğunu ve sürekli sorun çıkarttıklarını söyleyen Altunbaş, kafasına bardak atıldığını belirtti. Mukaddes Altunbaş, darp raporu alıp, Açelya Nisa Çelik ve annesi Lili Darçiya'dan şikayetçi olduklarını ifade etti.
Olay, 6 Ağustos Perşembe günü Ayvalık Sarımsaklı Plajı'nda meydana geldi. Bir eğlence mekanına giden Açelya Çelik, annesi Lili Darçiya ve 2 arkadaşı ile işletme sahibi ve çalışanları arasında tartışma çıktı. Tartışma kısa sürede kavgaya dönüştü. Olayın ardından burnu kırılan ve yüzünde ezilmeler oluşan Çelik, darp raporu alıp, şikayetçi oldu. Çelik, Sadık K.'nin kolunu çekip, kendisine yumruk attığını ileri sürdü.
BAŞINA BARDAK ATILMIŞ
İşletme sahibi Mukaddes Altunbaş ise kendisinin başına bardak atıldığını ileri sürerek, bütün yaşananlara rağmen iş yerlerinden uzaklaştırmak için yoğun çaba harcadıklarını söyledi. Yaralandığını belirten Altunbaş, aynı gün hastaneden rapor aldığını ifade ederek, çalışanın ve bir müşterinin de kollarından ve boynundan tırmalandığını kaydetti.
"HER YERE TEKME TOKAT ATTILAR"
4 yıldır plajın işletmeciliğini yaptığını kaydeden Mukaddes Altunbaş, şunları söyledi:
"Geldiler o gece bardaklarındaki içkiyi beğenmediklerini söylediler. Dibinde çok az kalmış içkiyi bana içirmeye çalıştılar. Daha sonra ben bunu içemeyeceğimi söyleyince, zaten bitmişti, bunu da inatla söylüyorum. Bardak bitmişti sonra benim üstüme bardağı fırlattılar. Zaten gözümde, kolumda, bacağımda yaralanmalar mevcut. Bunun için de darp raporumu alıp şikayetçi oldum. Sonra diğer müşterilerimize zararlar verdiler. Tekme tokat attılar her yere. Sonra biz davamızı açtıktan sonra sosyal medyada kadına şiddet adı altında karalama kampanyasına başladılar. Amaçlarını bilmiyorum ama bu oyunu hem bizim, hem Ayvalık'ın üzerine oynadılar. Ama neden yapıldığı mutlaka ortaya çıkacak."
"YANLARINDAKİ BEYEFENDİ BİZDEN ÖZÜR DİLEDİ"
Altunbaş, "Benim hatırladığım 3 ya da 4 kişiydi ama aralarında bir beyefendi vardı. Hatta beyefendi özür dileyip gitti. Bizden özür diledi. Yani düşünün kendi arkadaşları bizden özür diledi. Bu iki insan anne olan sarışın bayan, bana bardak atan kızıydı galiba. Hiçbir şey olmadığı halde çığırtkanlıkla bir şeyler yapmaya çalıştı. Çektikleri videoda da zaten bizden kimsenin sesi yok. Eğer 20 kişi saldırıyor olsa içeride mi durur, dışarıda mı durur. Her şeyin ortaya çıkacağına inanıyorum. Çok teşekkür ederim" sözleriyle konuşmasına devam etti.
"ÖNCE ALKOLÜNÜ SONRA NANESİNİ EN SON LİMONUNU AZ BULDULAR"
Yaz tatilinde işletmede garsonluk yapan üniversite öğrencisi Elif Çakıroğlu (21), olay günü masaya servis yaptığını ve Açelya Nisa Çelik'in aşırı alkollü olduğunu ileri sürerek şöyle konuştu:
"Olay yaşandığında masaya ben hizmet ediyordum. İlk başta bir erkek 3 kadın olarak geldiler. Masaya geldiklerinde 10-15 dakika siparişlerini almak için uğraştım. Çünkü doğru düzgün lafı bir araya getiremiyorlardı. Daha sonrasında yanındaki beyefendi özür diledi. Cunda'dan geldik 'Zaten içmiş bir şekildeyiz. Kusura bakmayın' dedi. 'Ben de olabilir, problem yok' dedim. Çünkü biz ilk kez sarhoş insanlarla uğraşmıyoruz, sonuçta alkollü bir işletme burası ve öyle insanlara da nasıl davranmamız gerektiğini, nasıl muhatap olmamız gerektiğinin farkındayız. Dolayısıyla gayet normal bir şekilde problem olmadığını söyledim. Siparişlerini aldım 2 kokteyl, 2 de farklı alkollü içecek söylediler. Getirdim masaya. Daha sonrasında kokteyllerde alkolün az olduğunu söylediler. Gittim tekrar değiştirdim. Bu sefer nanesi az buldular, gittim tekrar değiştirdim. Bu sefer limonun az buldular, gittim tekrar değiştirdim. Birkaç kez böyle git-gel yaşadık masaya".
"DIŞARIYA ÇIKMADIKLARI GİBİ ÜSTÜMÜZE DOĞRU YÜRÜDÜLER"
Çakıroğlu, sözlerine şu ifadelerle devam etti:
"Daha sonra Mukaddes Hanım ile beraber masaya gittiğimizde buzun erimiş olduğu ve içinde çok az bir içecek kalmış. Mukaddes Hanım'a tutarak, 'Bunu içeceksin, bu ne biçim bir kokteyl, siz böyle mi kokteyl yapıyorsunuz. Bunu içeceksin' dedi ve Mukaddes Hanım da içemeyeceğini söyledi. Sonra kalan buzu yere attı, daha sonra bardağı Mukaddes Hanım'ın kafasına fırlattılar. Böyle bir durum yaşanınca Mukaddes Hanım da 'Tamam hesabı alalım, sizi dışarıya alalım' dedi. Ben hesaplarını çıkardım, daha sonrasında geri geldim zaten curcuna başlamıştı. Böyle hani yalpalayarak yürüyorlar, yalpalayarak konuşuyorlardı. Biz lütfen dışarıya çıkar mısınız diye rica ettik ama bağırıyorlar, asla bu arada küfürlü bir şekilde kovma gibi bir durum yaşanmadı. Hakaret asla edilmedi. Daha sonrasında çıkmayacaklarını söylediler. Buraya derhal Jandarma çağırın dediler. Dışarıya çıkmadıkları gibi içeriye üstümüze doğru yürüyorlar. 20 kişinin olduğunu iddia ediyorlar ama biz ve barmenimizle birlikte toplam 4 kişiydik. Hatta burada olan müşteriler de onları sakinleştirmeye çalıştılar. Müşterilerden de kollarından tırmalananlar oldu. Burnunun kırıldığını iddia eden kız, Mukaddes Hanım ve bana tekmeler atmaya başladı. Sonra dışarıya çıkardık ve jandarmayı biz ve diğer müşteriler aradı".
