Azmettirmeden Yargılanan Sanıktan 'Emniyette Baskı Yaptılar' Savunması
ADANA'da üniversite öğrencisi 23 yaşındaki Kandemir Yaluk'un öldürülmesi ile ilgili aynı aileden 3 kişi ile 1 tetikçinin yargılanmasına devam edildi.
ADANA'da üniversite öğrencisi 23 yaşındaki Kandemir Yaluk'un öldürülmesi ile ilgili aynı aileden 3 kişi ile 1 tetikçinin yargılanmasına devam edildi. Azmettirme suçundan tutuklu yargılanan Gülesin Kahraman, cinayetle ilgili bilgiler verdiği emniyet ve sorgu ifadelerinde baskı altında konuştuğunu öne sürerek suçlamayı kabul etmedi.
Kandemir Yaluk'un özel bir eğitim kurumunda öğretmen sevgilisi Seda Y., 2015 yılının Eylül ayında öğrencisi 21 yaşındaki Muhammet Emin Kahraman'la ilişki kurdu. Olayı öğrenen çift kavga edip ayrıldı. 10 gün sonra Yaluk ile barışmak isteyen Seda Y.'nin terk ettiği Muhammet Emin Kahraman ise kendini bıçakla yaraladı.
İddiaya göre Muhammet Emin, babası 45 yaşındaki Hüseyin Kahraman'a ayrılığa Yaluk'un sebep olduğunu söyledi. Hüseyin Kahraman ise ailesi ile Ceyhan İlçesi'ndeki köylerine giderek burada tanıdığı Harun Erdem'e Kandemir Yaluk'u öldürmesini isteyerek tabanca verdi. 12 Mayıs 2016'da Harun Erdem ve Kahraman ailesi otomobille Yaluk'un evinin etrafında keşif yaptı. Bir gün sonra da Muhammet Emin Kahraman araç içerisinde beklerken, Harun Erdem, ailesi ile oturdukları apartmanın önüne gelen Kandemir Yaluk'a 5 el ateş edip öldürdü.
Cinayetin ardından başlatılan soruşturma kapsamında Muhammet Emin Kahraman, babası Hüseyin ile annesi Gülesin Kahraman ve tetikçi Harun Erdem tutuklandı. Kahraman ailesi hakkında tasarlayarak öldürmeye azmettirme suçundan ağırlaştırılmış müebbet, Harun Erdem hakkında ise tasarlayarak öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle 9'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'ne dava açıldı.
KÜFREDİP YUMRUK SALLADI
Davanın ilk duruşmasında savunma yapan Harun Erdem, emniyet ve sorgu aşamalarında verdiği ve cinayeti ayrıntılarıyla anlatıp kendisini Kahraman ailesinin azmettirdiği yönündeki ifadelerini, baskı altında verdiği iddiasıyla reddetti. Olayları öğrendikten sonra Kandemir Yaluk ile konuşmaya karar verdiğini belirten Erdem, "Kandemir Yaluk'un oturduğu apartmanın bahçe tarafında beklemeye başladım. Kandemir geldiği araçtan inince yanına yaklaştım. Muhammet Emin'in amcası olduğumu kendisi ile konuşmak istediğimi söyledim. O da bana küfür ederek yumruk atmaya çalıştı. Geriye doğru gittiğim sırada Kandemir elini beline attı. Panik atak hastası olduğum için silah çıkaracağını düşünerek üzerimdeki tabancayla ateş ettim. Beni kimse azmettirmedi" diye savunma yaptı.
Muhammet Emin Kahraman ile Hüseyin Kahraman, olayla ilgililerinin olmadığını söyleyerek suçlamayı kabul etmedi. İlk celseye SEGBİS sistemi ile görüntülü katılan Gülesin Kahraman ise fiziki olarak duruşmaya geldikten sonra savunma yapacağını söyledi.
BASKI YAPTILAR
Davanın bugün görülen ikinci duruşmasına Kandemir Yaluk'un ailesi ve yakınları, üzerinde 'Daima bizimlesin Kandemir' yazan ve Yaluk'un bir fotoğrafının bulunduğu tişörtle katıldı. Duruşmaya getirilen Gülesin Kahraman, emniyette polislerin baskısına maruz kaldığını öne sürdü. Kahraman, kendi avukatını istemesine rağmen polis tarafından CMK avukatının getirildiğini anlatarak savunmasında şunları söyledi:
"Emniyette bana kendi avukatımı istemediğime dair zorla bir kağıt imzalattılar. Olayı olduğu gibi anlatmama rağmen polisler, ifadelerimi farklı yazmış. Ben emniyetteki ifademi kabul etmiyorum. Ayrıca savcıya verdiğim ifadede kimse bana bir şey sormadı. Ben 4 günlük gözaltından sonra zor ayakta duruyordum. Suçlamayı kabul etmiyorum. Benim ve ailemin bu olayla herhangi bir ilgilisi yoktur."
Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verirken, sanıkların olaydan 10 gün öncesi ile yakalanmalarına kadar olan süredeki telefon cep telefonu konuşmalarının tespiti için HTS raporlarının istenmesine karar verdi. Duruşma eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.
Kandemir Yaluk'un annesi Aysel Yaluk adliye binası çıkışında gözyaşlarına boğuldu. Eşi Muhsin Yaluk'un koluna tutunarak yürüyebilen acılı anne oğlunun fotoğrafının olduğu tişörte sarılarak 'Madem bir husumetleri yoktu oğlumu neden öldürdüler. Bir hiç uğruna öldürdüler kuzumu' diye ağladı.
- Adana