Bakan Çelik, Alevi Dedeleri ve Bektaşi Babalarını Kabul Etti
Kültür ve Turizm Bakanı Çelik: "Türkiye'den böyle bir ziyaretin gerçekleşmesinin bölgede yaşanan olaylar bakımından da anlamı oldu.
Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Alevi dedeleri ve Bektaşi babalarının kutsal yolculuğuna ilişkin, "Türkiye'den böyle bir ziyaretin gerçekleşmesinin bölgede yaşanan olaylar bakımından da anlamı oldu. Karşılıklı olarak birbirine saygı gösteren, birbirinin kimliğine saygıyla yaklaşan, birlik, beraberlik havasının kendi ülkemizin sınırlarının dışına taşması coğrafyamız için de bir mesaj olmuştur" dedi.
Topkapı Sarayı Mecidiye Köşkü'nde, Kerbela, Necef, Medine ve Mekke'den dönen Alevi dedeleri ve Bektaşi babalarından oluşan heyeti kabul eden Çelik, Türkiye'deki bütün kimliklerin varlığının ülkenin zenginliği olduğunu belirterek, buna sahip çıkılması için bu kimliklerin hem özgürleşmesine hem de geçmişte yaşatılan mağduriyetlerden dolayı herkesin kendi kimliğini geliştirmesine katkıda bulunulması gerektiğini söyledi.
Anadolu'nun bütün kimliklerinin özgürleşmesinin de yetmeyeceğini dile getiren Çelik, geçmişte ağır baskılar yapılması, inkar ve asimilasyon politikalarının uygulanması nedeniyle kimliklerin kendi otantik hallerine dönüşemediğini, güçlenmesine de katkı sağlamak gerektiğini vurguladı.
Çelik, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği'nin (TÜRSAB), Türkiye'deki Alevi dedeleri ve Bektaşi babalarına yönelik, herkes için mukaddes olan yerlerle ilgili bir ziyaret programı hazırladığını, projenin kendilerine aktarılmasından sonra bu ziyaretin bakanlığın desteğiyle olması gerektiğini ifade ettiklerini söyledi.
"Çünkü Necef, Kerbela gibi değerler hepimizin ortak değerleridir. Buralara erişim imkanı olmayan Alevi kanaat önderleri içerisinden, Alevi dedeleri, Bektaşi babalarından bu tür talep geldiğinde bunu desteklemeyi vazife addettik" diyen Çelik, gerçekleştirilen ziyaretin her aşamasını da izlediklerini belirtti.
Bu tür programların gerçekleştirilmesi, bu tür projelere destek verilmesiyle ilgili daha büyük bir talep olduğunu ifade eden Çelik, gezide güvenlik açısından sıkıntı oluşacağı konusunda endişe yaşadığını, ancak bir sorun çıkmadığını anlattı.
Çelik, şöyle devam etti:
"Güzel ve kutlu bir yolculuk tamamlanmış oldu. İnşallah bize dua da etmişlerdir. Onlar mübarek, bereketli yerlerden taze dualarıyla geldiler. Türkiye'den böyle bir ziyaretin gerçekleşmesinin bölgede yaşanan olaylar bakımından da anlamı oldu. Bölgemizde de yankı buldu. Maalesef, bölgemizde korkunç bir Orta Çağ yaşanıyor. Etnik, mezhebi ve dini gruplar arasında büyük katliamlara imza atılıyor. Irak, Suriye, Afganistan, Kenya'da her gün içimizi yakan şeyler duyuyoruz. Karşılıklı olarak birbirine saygı gösteren, birbirinin kimliğine saygıyla yaklaşan, birlik, beraberlik havasının kendi ülkemizin sınırlarının dışına taşması coğrafyamız için de bir mesaj olmuştur. Necef'in, Kerbela'nın, Hazreti Ali'nin, Hazreti Hüseyin'in insanlığa verdiği evrensel mesaj, ebediyete kadar başımızın üstünde taşıyacağımız mesajları, bizim bütün insanımızın, Anadolu insanımızın ortak değerleridir. Dünyanın pek çok yerinde Kerbela'yı yeniden hatırlamamız gerekiyor. Dünyanın pek çok yerinde insanlık, mazlumlar olaylarla karşı karşıya kalıyorlar. Çok farklı coğrafyalarda mazlum insanlar aşure gününü yaşıyorlar. Hazreti Hüseyin efendimizin verdiği mesajla ve onun peşinden giden Hazreti Zeynep'in verdiği mesajın insanlığa vadettiği dünya ile maalesef, zalimlerin, yezidlerin buna karşı çektiği kılıç ve akıttığı mazlum kanı yine mücadeleye devam ediyor. Bu vesileyle bunu da hatırlamış, safımızın ne olduğunu idrak etmiş olduk. Bundan sonrasında da inşallah başka derneklerle, örgütlerle, yapılarla, onların da talepleri var. Daha çoğulcu biçimde, daha güçlü bir şekilde bunu sürdürmeye çalışacağız."
Bunun, ülkedeki birlik ve dirlik açısından önemli olduğunu vurgulayan Çelik, "Bu topluluk, ziyaretle, sadece kutsal bir vazifeyi yerine getirmiş olmadılar, etrafımızdaki kan coğrafyasına, bölgemizdeki bütün bu çalkantılara karşı da çok güçlü bir mesaj vermiş oldular. Anadolu topraklarından barış mesajı götürmüş oldular" dedi.
"Kabe'nin dört bir yanı binalarla çevrilmiş"
Heyette yer alan TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy da desteklerinden dolayı Bakan Çelik'e teşekkürlerini ifade etti. Bunun bir ilk olduğunu, tekrarını yapmaya çalışacaklarını dile getiren Ulusoy, bu seyahatin devamlı olmasını diledi.
Cem Vakfı Alevi İslam Din Hizmetleri Başkanı Celal Özer de kutsal toprakların hazzını yaşayabilmek için babası ve dedesinin yürüyerek gittiğini belirterek, "Son zamanlarda sanki kutsal değerler bir mezhebin elindeymiş gibi tavır oluştu. 'Aleviler bu kutsal değerlere gitmez' anlamı çıktı. Bu topraklardan geldik. Buraların hazzını yaşayabilmek için rüyalarımızda gördük. Sizlerin desteğiyle gerçekleştirdik. Bu proje kardeşlik, barış projesi olmalı" dedi.
Özer, ziyaret ettikleri yerleri anlatarak, "Rüyalarımızda gördüğümüz Kabe Beytullah'ın dört tarafı aşırı derecede kirlenmiş, büyük binalarla çevrilmiş. Orada bir saat kulesi mi çan kulesi mi vardı, hakikaten hepimizi yaraladı" diye konuştu.
Bakan Ömer Çelik de Ehlibeyt'in bütün insanlık için kurtuluş mektebi olduğunu belirterek, temsil ettiği değerlerin bütün insanlık için ışık, çare ve yol haritası olduğunu söyledi.
Bu mekanların ziyaretinin, Ehlibeyt ve temsil ettiği değerlerle yeniden buluşulmasının önemini vurgulayan Çelik, bu ziyareti gerçekleştiren heyeti, Topkapı Sarayı'ndaki Mukaddes Emanetleri de ziyaret etmeye davet etti.
Herkesin kendi kimliğiyle nasıl arzu ediyorsa bu tür ziyaretleri gerçekleştirmesini istediklerini vurgulayan Çelik, bu tür ziyarette bulunmak isteyenlerin taleplerini karşılamaya çalışacaklarını söyledi.
Çelik, heyettekilere, Peygamberin hırkasında saklanan destimal hediye edeceklerini belirtti. - İstanbul
