Bakan Çelik : Türkiye'de Sessiz Bir Devrim Gerçekleşiyor
Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği'nin (TYD), yılsonu değerlendirme toplantısına katıldı.
Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği'nin (TYD), yılsonu değerlendirme toplantısına katıldı. Bakan Çelik, "Türkiye'de bir sessiz devrim gerçekleşiyor. Bu sessiz devrim üst başlığı altında bütün sektörler yerini alıyor. Bu sessiz devrimin dinamikleri, kodları, yarattığı imkanlar, bunun nasıl gerçekleştiği pek çok alanda merak konusu oluyor. Bunun içerisinde doğunun en batı ucunda ve batının en doğu ucunda bir ülke olmamız, sıradan bir ülke olmamamız var"
Turizm sektörü temsilcilerinin bir araya geldiği toplantıda TYD ile Denizbank arasında, turizm yatırımlarının desteklenmesi konusunda bir protokol imzalandı. Toplantıda konuşan Bakan Ömer Çelik, imzalanan protokolün, uluslararası bir bankanın Türkiye'nin geleceğine olan güvenini gösterdiğini belirtti.
Bakan Çelik, "Bakanlık olarak Turizm Yatırımcıları Derneği ile iyi bir işbirliğimiz var. Aramızda çok iyi bir sinerji var. Bakanlık olarak en iyi işbirliği yaptığımız kuruluşlardan bir tanesi. Gelinen noktada, dün Başbakanımız Belçika'da da açıkladı, Türkiye algısının yönetilmesinde turizmle ilgili rakamların ortaya konulması başlı başına Türkiye'nin geldiği konumu göstermesi bakımından çok önemlidir. Bu rakamlarla birlikte muhataplarımızla konuştuğumuzda Türkiye algısının yönetilmesi bakımından da çok somut bir çerçeveyi ortaya koymuş oluyoruz. Birden çok alanda turizm sektörünün kendi içerisinde çeşitlenmesi ve şampiyonlar liginde oynamamız konaklamadan, yat limanına, turist taşımacılığından tur operatörlüğüne, alışveriş ve eğlence merkezinden spor tesislerine kadar turizmin muhtelif alanlarında yatırımcı ve işletmecileri bünyesinde barındıran bu kurumumuzu, Turizm Yatırımcıları Derneği'ni bizim için daha önemli kılıyor. Ulaşmış olduğu 285 bin yatak, 43 bin uçak koltuğu, 11 bin marina yat kapasitesi ve yaklaşık 400 bin kişilik istihdamıyla ciddi bir ekonomik potansiyelle karşı karşıyayız. Bu vesileyle bir kere daha ifade etmek isterim; önümüzdeki dönemde daha yaratıcı stratejileri beraber gerçekleştireceğiz" dedi.
Bakan Çelik, "Konjonktürel endişelerden uzak, siyasi türbülanslar karşısında pasifist davranmayan bir kriz yönetimi uygulamayı bütün paydaşlarımızla birlikte sürekli olarak hayata geçirmeye çalışıyoruz. Zaten son 11 yılda başladığımız yerle gelinen nokta arasındaki çarpıcı fark bunun başlı başına bir başarı hikayesi olduğunu gösteriyor. Bugün şampiyonlar liginde oynayan Türkiye, artık başkalarından strateji kopyalamak yerine, stratejisi merak edilen bir ülke haline gelmiştir. Bunda tabii ki turizm sektörünün kendi kişisel başarısının, sektörün dinamik yapısının ortaya koyduğu başarı hikayesinin çok büyük bir önemi var. Ama bugünün dünyasında gerek algı yönetimi açısından, gerek marka yönetimi açısından hiçbir sektörü hiç kimse kendi içerisinde başlı başına bir değerlendirmeye tabi tutmuyor. Her sektör diğerleriyle bağlantılı olarak ve ülkenin genel imajı içerisinde bir yere oturtuluyor. Bu sebeple Türkiye'nin ekonomik performansı, demokratikleşme iradesi, dış politikasının yükselen kapasitesi bütün sektörleri kucaklayan onları çerçeveleyen, onlara vizyon veren, onların marka değerini yükselten birtakım sonuçlar doğuruyor. Bugün rakamlar açısından baktığımızda geçtiğimiz yılın ilk dokuz ayında Türkiye turizm gelirlerinde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 13,4 oranında bir artış yakaladı. 24,5 milyar dolar gelir elde edildi. Bu konudaki yılsonu rakamları ile bu ayın sonunda TÜİK tarafından açıklanacak olan rakamlarda çarpıcı sonuçlara varacağımızı gösteriyor. Bakanlığımız belgeli konaklama sayısı dört bini, yatak sayısı ise bir milyonu aşmış bulunakta. Bu rakamlara belediye belgeli tesislerin sayısı eklendiğinde ülkemizdeki toplam yatak sayısı 1,5 milyon seviyesine ulaşmış bulunmaktadır" diye konuştu.
Bakan Çelik, "Türkiye'de son 11 yılda gerçekleştirilenleri en iyi anlatan üst başlık herkesin merak ettiği, Türkiye'yi bir cazibe merkezi haline getiren mesele şuydu: Türkiye'de bir sessiz devrim gerçekleşiyor. Bu sessiz devrim üst başlığı altında bütün sektörler yerini alıyor. Bu sessiz devrimin dinamikleri, kodları, yarattığı imkanlar, bunun nasıl gerçekleştiği pek çok alanda merak konusu oluyor.
Bunun içerisinde doğunun en batı ucunda ve batının en doğu ucunda bir ülke olmamız, sıradan bir ülke olmamamız var. Başka bir ülkenin iki cümleyle tanımlanacak imkanları varken, Türkiye'yi minimum birkaç paragrafla tanımlamak durumdayız. Türkiye, bir Avrupa ülkesi, aynı zamanda bir İslam ülkesi. Bir Karadeniz ülkesi aynı zamanda Akdeniz ülkesi. Bir Ortadoğu ülkesi ama Osmanlı İmparatorluğu Ortadoğu ülkesi olmadan çok önce Balkan devleti olmuş bir ülke. Asya ve Avrupa'ya aynı gözle bakabilen, aynı kodlarla girebilen bir Avrasya ülkesi. Tüm bu imkanlar Türkiye'nin üst başlığının bambaşka bir yere oturtuyor. Buradaki dinamizm etrafındaki pek çok ülkeyle, üç saat uçuş mesafesindeki pek çok ülkeyle tarihi ve kültürel bağları olan yepyeni bir mucizeyi ortaya çıkarıyor" dedi.