Bakan soylu: 2020'de ana hedef, uyuşturucuyla topyekun seferberlik
Bakan Soylu: 2020'de ana hedef, uyuşturucuyla topyekun seferberlik (TAMAMI FTP'DE)İÇİŞLERİ Bakanı Süleyman Soylu, 922 ilçede eş zamanlı düzenlenen uyuşturucuyla mücadele toplantılarıyla, 2020 yılının uyuşturucuyla topyekün mücadele yılı olacağını söyledi.
Bakan Soylu: 2020'de ana hedef, uyuşturucuyla topyekun seferberlik (TAMAMI FTP'DE)
İÇİŞLERİ Bakanı Süleyman Soylu, 922 ilçede eş zamanlı düzenlenen uyuşturucuyla mücadele toplantılarıyla, 2020 yılının uyuşturucuyla topyekün mücadele yılı olacağını söyledi. Soylu, ailelere çağrıda bulunarak, "2020'de ana hedefimiz anneler, babalar ve ailelerdir ve topyekun bir seferberlik başlatmaktır. Çocuklarımızı, kuzularımızı, Dicle'nin, Fırat'ın Kızılırmak'ın kuzularını, uyuşturucu çakallarına kaptırmayalım" dedi.
Süleyman Soylu, İçişleri Bakanlığı'nca 81 ildeki 922 ilçede bugün eş zamanlı düzenlenen uyuşturucuyla mücadele toplantıları kapsamında Mardin'e geldi. Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Erhan Gülveren ile birlikte Suriye sınırındaki Kızıltepe ilçesine geçen Bakan Soylu, kaymakamlıktaki birimleri ziyaret edip, işlem yaptıran vatandaşlarla sohbet etti. Çocuklara oyuncak hediye eden Bakan Soylu, Mardin Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkanvekili Mustafa Yaman, AK Parti Mardin Milletvekilleri Cengiz Demirkaya ve Şeyhmus Dinçel, Kızıltepe Kaymakamı Hüseyin Çam ile ilçe belediye başkanları, jandarma ve emniyet yetkililerin katılımıyla düzenlenen uyuşturucuyla mücadele toplantısına başkanlık etti.
Burada konuşan Bakan Soylu, güvenlik meseleleri konusunda adeta bilek güreşi halinde olduklarını belirterek, "21'inci yüzyılı neredeyse karakterize eden, tanımlayan, sıkıştıran, bazı güvenlik meseleleriyle biz bugün, tabiri caizse bir büyük bilek güreşi halindeyiz. Yani yıkılmadık, ayaktayız, mücadele ediyoruz, hatta galip geliyoruz ama mücadelemiz tamamlanmış ve bitmiş değil. Sözgelimi içeride PKK terörüyle 40 yıldır uğraşıyoruz ve bugün bu mücadelede en başarılı, en güçlü olduğumuz konumdayız, inşallah işin sonuna yakınız. Hem devlet gücümüzün, üretimimizin artmasıyla mücadele kapasitemizi arttırıyoruz, hem de daha stratejik, terörün yanında terörizmi de kapsayan daha modern bir bakış açısıyla mücadele veriyoruz" dedi.
'PKK VE DEAŞ, BUNUN TİCARETİNİ VE LOJİSTİĞİNİ YAPIYOR'
Yapılan mücadelelerde sonuç alındığını ancak yeterli olmadığını aktaran Bakan Soylu, sözlerine şöyle devam etti:
"Dolayısıyla sonuç alıyoruz. Ancak mücadele ettiğimiz bir saha var ki orada dengeler biraz daha farklı. Evet, başarılıyız, evet ciddi bir kapasite kullanıyoruz, evet bileğimiz bükülmedi ancak bizim dışımızda üretilip ülkemize bir şekilde gelen bu zehir sektörü öyle hızlı büyüyor ki burada 'bitti' demek, 'kazandık' demek ne yazık ki mümkün değil. Bilakis her gün yeni başlıyormuş gibi kendimizi yenilemek ve mücadeleyi tabana yaymak, toplumun tüm kesimlerini hep birlikte bu işin içine katmak durumundayız. Günümüzde kimya geliştikçe, özellikle sentetik uyuşturucu alanında yeni ve daha güçlü zehirler imal edildiğini hepimiz takip edebiliyoruz. Öte yandan uyuşturucu, terörün, hatta kaçak göçün en önemli finans ayağı. Dolayısıyla bu meselede bizim sınırlarımızın dışında ama doğrudan bize yönelen bir arz baskısıyla karşı karşıya kaldığımızı bir kez daha ifade etmek istiyorum. Bir yandan Afganistan'da afyon üretimi artıyor, öte taraftan Avrupa'da sentetik uyuşturucu imalatı artıyor, diğer yandan terör örgütleri özellikle PKK ve DEAŞ, bunun ticaretini ve lojistiğini yapıyor. Özellikle PKK'nın ana gelir kaynağının uyuşturucu ticareti olduğunu herkes zaten biliyor. Avrupa uyuşturucu pazarının tamamı PKK'nın elinde ve bunu geçen yıl ilk kez kendi raporlarında açıkça ifade ettiler. Amerika Birleşik Devletleri, daha 2009 ve 2011 yıllarında iki ayrı kararla PKK yöneticileri Cemil Bayık, Duran Kalkan ve Murat Karayılan'ı uluslararası uyuşturucu kaçakçısı olarak ilan etmiştir. Dolayısıyla karşımızda küresel bir tehdit olarak sürekli büyüyen, terör örgütlerinin ana geçim kaynağı olan ve tıpkı terör gibi doğrudan evlatlarımızı, çocuklarımızı, geleceğimizi hedef alan bir meseleyle karşı karşıya olduğumuz aşikardır."
'2019 YILI, YAKIN DÖNEMİN EN BAŞARILI YILI OLMUŞTUR'
Bakan Soylu, 2019'un uyuşturucuyla mücadelede yakın dönemin en başarılı yılı olduğuna dikkat çekerek, bunun devam edeceğini söyledi. Türkiye'nin, hem doğudan hem de batıdan uyuşturucu baskısı altında olduğunu vurgulayan Bakan Soylu, şunları kaydetti:
"Şunu da sizlerle paylaşmak isterim, bu mücadelede 2019 yılı, yakın dönemin en başarılı yılı olmuştur. Bildiğiniz gibi uyuşturucu madde bağlantılı ölümler, 2013 yılında 232 seviyesinden hızlı bir yükselişle 2016 yılında 924 yani neredeyse 3 kat arttı. Yani kimyasal uyuşturucu artıkça onların etkisiyle beraber uyuşturucuya bağlı ölümler ciddi bir artış gösterdi. 2017 yılında 941 olmuştur. Sayın Cumhurbaşkanımızın doğrudan talimatlarıyla konuya hassasiyetle eğildik ve bu rakamı 2018 yılında 657'ye çektik. Bu yıl sonu verilerimiz, adli tıp verileri birkaç ay geriden geldiği için henüz netleşmedi ama geçen yıl bu zamanla karşılaştırdığımızda yaklaşık yüzde 40'larda bir azalış söz konusu. Halihazırda 255 civarındayız ve Allah nasip ederse 2019 rakamı 500'ün altında gerçekleşecektir. Dünyada milyon kişi başına madde bağlantılı ölümler 35, Avrupa'da 23, Amerika'da 329, bizde ise geçen yıl 4.6, bu yıl ise 8'lerde olacak. Ama biz bu rakamı kendimiz açısından kabul edilebilir görüyor değiliz. Bu mücadeleyi aynı kararlılıkla devam ettirmeliyiz. 2019 yılında toplam 148 bin 527 uyuşturucu operasyonu, 219 bin gözaltı, 23 bin 619 tutuklama gerçekleştirdik. Buradan özellikle savcılarımıza ve hakimlerimize de hassasiyetlerinden dolayı teşekkür ederim. Özellikle biz hem doğunun hem de batının baskısı altındayız. Doğunun doğal uyuşturucu adı altında, batının ise sentetik uyuşturucu adı altında baskısı altındayız. 2019'da 64 ton esrar, 7 milyon ectasy, 11 milyon captagon, 42 milyon kök kenevir ele geçirdik. Tabi pek çok madde başlığında yakalamalar gerçekleştiriyoruz ama üç başlıkta ciddi artış var; Birincisi skunk maddesi. 2018'de 10 bin 862 kiloydu, 2019'da 24 bin 242 kilo yakalandı. Aynı şekilde metamfetamin, önceki yıl 478 kiloydu, 2019'da bin 6 kilo oldu ki bu madde için çok büyük bir rakamdır çünkü bu bir hammaddedir. Yani bundan yaygın miktarda uyuşturucu elde ediliyor. Üçüncü olarak kök kenevirde ciddi bir artış görüldü. 2018'de 10 milyon kök kenevir yakalanmıştı, 2019'da 42.2 milyon kök kenevir ele geçirildi. Bunun sadece piyasa değeri 15 milyar. Bu üç madde, 2020 yılında da takibimizde olacaktır çünkü hem ciddi bir artış var, hem de etkileri açısından önemli maddelerdir."
'ÜLKE İÇİNDEKİ YAKALAMALARDA 2019 YILI REKORLAR YILI OLMUŞTUR'
Bakan Süleyman Soylu, 2019 yılında yurtiçinde ve yurtdışında önemli operasyonlarla yüklü miktarda uyuşturucu ele geçirildiğinin altını çizdi. Elde edilen başarıların tesadüf olmadığını kaydeden Bakan Soylu, takibin devam edeceğini aktararak, şöyle konuştu:
"2019'un hemen başında, ocak ayında, Yunanistan'ın Pire Limanı'nda, Yunan polisiyle yapılan ortak operasyonda, 4,5 milyon adet captagon ele geçirilmiştir. Keza emniyet, jandarma ve sahil güvenlik teşkilatlarımızın Libya açıklarında gerçekleştirdiği ortak operasyonda, 4 ton 182 kilogram toz esrar ele geçirilmiştir. Aynı şekilde İtalya ve ispanya güvenlik birimleriyle paylaştığımız bir istihbarat sayesinde Akdeniz'de 12.4 ton esrar ele geçirilmiştir. Ülke içindeki yakalamalarda da 2019 yılı rekorlar yılı olmuştur. Erzincan'da bir TIR'da yapılan aramada bin 271 kilo eroin, Erzurum'da bir araçta bin 535 kilo, İstanbul'da bir evde 850 kilo eroin, Edirne'de bin 301 kilo skunk, Balıkesir'de 1.982 kilo skunk, Lice'de 5.4 milyon kök kenevir ve Muğla Milas'ta 1.5 ton skunk gibi daha burada sayamadığım pek çok yakalama, tek seferde yapılan en büyük yakalamalar olarak kayıtlara geçmiştir. Elbette ki bu başarı tesadüf değildir. Her şeyden önce son üç yıldır bu meselede önemli bir kapasite kullanıyoruz ve bu meseleyi stratejik bir mesele olarak görüyoruz. Uyuşturucu ile mücadele bizim 15 Temmuz'dan sonra ortaya koyduğumuz yeni güvenlik konseptimizin bir parçasıdır. Bunu böyle algılıyoruz. kesinlikle gelişi güzel değil, bilakis stratejik adımlar ve hedefler belirleyerek, saha araştırmaları yaparak, geçmişin tecrübelerini devletimizin gücüyle ve modern mücadele yöntemleriyle birleştirerek bir başarı hikayesi gerçekleştiriyoruz. Her şeyden önce narkotik birimlerinde görev yapan personel sayımızı jandarmada yüzde 27, emniyet teşkilatımızda yüzde 9 oranında arttırdık ve bunların eğitimlerini de arttırdık. Özellikle narkotimlerimizin teşkilatlanmasını tamamladık. 81 ilde görev yapan narkotimlerimiz 2019 yılında 45 bin operasyon, 80 bin gözaltı ve 16 bin 904 tutuklama gerçekleştirdi. Keza dedektör köpeklerimizin sayısını arttırdık ki bu çok önemli bir kazanımdır. Çünkü uyuşturucu yakalamada dünya üzerinde halihazırda eğitimli köpeklerden üstün bir teknoloji mevcut değildir ve bunların sayısı arttıkça operasyonel başarımız, yakalama miktarlarımız da doğru orantılı artmaktadır. Ayrıca denizlerimizden gelen uyuşturucuyu önleme noktasında, kısa adı SGRS olan Sahil Gözetleme Radar Sistemi'nin çok büyük katkısı olmuştur. Bunun yanı sıra insanlı- insansız hava araçları, uzaktan algılama sistemleri gibi sistemlerle özellikle uyuşturucu ekim alanlarının tespiti konusunda da ciddi kazanımlarımız oldu. Ayrıca modern analiz yöntemleriyle sahayı tanımaya ve toplumun bu konuda bilinç düzeyini arttırma çalışmalarımıza ağırlık verdik. Narko rehber, narko TIR, narolog gibi projelerle ve saha araştırmalarıyla hem risk haritalarımızı çıkardık, hem de yeni bulgularımızı, yeni tehditleri kamuoyu ile daha etkin şekilde paylaşma imkanını hep beraber bulduk. Öte yandan, uyuşturucu ihbarlarını kolaylaştıran ve ihbar eden kişinin kimlik bilgilerinin gizliliğini sağlayan mobil uygulamamız 'uyuma' aplikasyonundan da ihbarlar gelmeye devam etmektedir. Bugüne kadar buradan 8 bin uyuşturucu ihbarı alınmıştır. Hem indirme sayısının, hem bildirim sayısının artmasına gayret edilmektedir. Tüm bunların yanı sıra yaptığımız çalışmaların takibine de ağırlık verdik.
2020 HEDEFİ; AİLELERİ BİLİNÇLENDİRMEK
Bakan Soylu, 2020 hedefinin ailelerin uyuşturucu konusunda bilinçlendirmek olduğunu söyledi. Topyekun seferberlikle uyuşturucuyla mücadele edileceğini açıklayan Soylu, ailelere de çağrıda bulundu. Bakan Soylu, şunları söyledi:
Bizim 2020 hedefimiz veya temamız diyelim, ailelerimizi, anne- babaları bu konuda bilinçlendirmektir. 2020'de ana hedefimiz anneler, babalar ve ailelerdir ve topyekun bir seferberlik başlatmaktır. Her anneye, her babaya buradan bir baba, bir aile bireyi olarak sesleniyorum; ne olursunuz çocuklarınızın arkadaşlarının kim olduğuna dikkat ediniz, çocuklarınızın boş zamanlarının nerede geçtiğini birebir takip ediniz. Bakınız 23 bin uyuşturucu satıcısını bu yıl tutuklandı. Sokaklarda bu insanların olduğunu, çocuklarımızın aklını çalmaya çalıştıklarını unutmayın. Topyekün mücadele ediyoruz devlet olarak. Bize milletimizin itimadını boşa çıkarmamak için gayret sarf ediyoruz ama bu hep birlikte yapılacak bir mücadeledir. Okullarımızın etrafındaki tedbirleri aldık, buna herkes şahit. Işıksız her park, geceleyin suç işleme alanıdır. Bu kadar açık ve net. Artık belediyelerimize buradan sesleniyorum. Led ışıklar çıktı. Eskiden 10 lira maliyetti, şimdi 0.1 lira maliyet. 80 bin üzerindeki metruk binadan çok az kaldı. Burada tekrar söylüyorum vurun geçin. Kabahatini bize atın. Bana bugüne kadar kabahat gelmedi. 60 binin üzerinde metruk bina ya yıkıldı ya ıslah edildi. Her türlü pislik var metruk binalarda. Onun için yapılması gereken bu metruk binalardan temizlemek."
'ÇOCUKLARIMIZI KAPTIRMAYALIM'
Bakan Soylu, ailelerin, çocuklarını takip etmesi ve yetkililerle iletişimde olmaları gerektiğine değinerek şöyle konuştu:
"Çocuklarımıza nasıl yaklaşmalıyız, bu meseleyi nasıl anlatmalıyız, gençlerimizle nasıl konuşmalıyız, onları nasıl takip etmeliyiz, nelere dikkat etmeliyiz? 'Benim çocuğum yapmaz' tuzağına nasıl düşmeyiz? Bunları çok daha etkin bir şekilde gündeme getirmeyi hedefliyoruz. Buradan ailelere çağrı yapmak istiyorum; Özellikle Mardin'den, Kızıltepe'den bu çağrıyı yapmak istiyorum. Çocuklarımızı, kuzularımızı, Dicle'nin, Fırat'ın Kızılırmak'ın kuzularını, uyuşturucu çakallarına kaptırmayalım. Bunu hem evladımızı koruma meselesi, hem de ülkeyi terörden koruma meselesi olarak görmek lazım. Bunlar bizim en büyük zenginliklerimiz. Sevgilerimizin çiçekleri, ülkemizin gelecekleri, hep beraber onlar için çalışıyoruz. Onlar için risk alıyoruz. Onlar daha huzurlu bir ortamda yaşasınlar diye. Daha iyi okusunlar, daha iyi eğitilsinler, dünyaya daha faydalı olsunlar diye. Tarihimizi, geleneklerimizi, dinimizi, inancımızı daha iyi bilsinler diye. Uyuşturucu, bu saydıklarımın hepsini, aile bağlarının tamamını köreltmektedir, huzuru ortadan kaldırmaktadır. Onun için bunu çok net söylüyorum; Bu sene özellikle Doğu ve Güneydoğu'da uyuşturucuyla mücadeleye sıkı bir şekilde asılacağız. Çocuklarımızı heder edemeyiz. Çocuklarımızın yeri, ailelerinin, beraber oynadığı arkadaşlarının, spor sahalarının yanıdır ve medeniyetin bize bıraktığı emanetlerdir. Hiç bir tezvirata, yalana, laf kalabalığına kanacak halimiz yoktur. Variller içinde Avrupa'dan gelmiş tonlarca uyuşturucuyu kamu binalarında ele geçirmiyoruz, PKK'nın mağaralarında ele geçiriyoruz. O malın sahibi bellidir. O malın sahibi, Cemil Bayık'tır, Karayılan'dır, Duran Kalkan'dır, PKK'ya 40 yıldır yatırım yapanlardır. Ezcümle, uyuşturucuyla mücadele, bizim PKK ile mücadelemizin mütemmim cüzüdür. Uyuşturucudan kurtardığımız her bir genç, yaptığımız her bir uyuşturucu ihbarı, gençlerimizin reddettiği her bir hap, PKK'ya vurulmuş bir darbedir ve bu mücadele, polisin jandarmanın sahil güvenliğin olduğu kadar, artık annelerin mücadelesidir, babaların mücadelesidir, hepimizin mücadelesidir. Yalnız ailelere, kamuoyuna şunu da ifade etmek istiyorum. Bu iş sadece evlatlarımıza bir, iki nasihatle olacak iş değildir. Lütfen bu konudaki yayınlarımızı takip edelim. Bu zehri satanların, şeytanın aklına gelmeyecek taktikleri var. Özellikle annelere buradan sesleniyorum. Böyle bir meseleye düştüğünüz andan itibaren aile bireyiniz olarak kaymakamımız emrinizdedir. Bizatihi kaymakamımız işini gücünü bırakacak, bu işle ilgilenecek. Bazen toplantılarda arkadaşlarımız öyle şeyler, öyle aldatma yöntemleri anlatıyorlar ki bizler dahi şaşırıp kalıyoruz. Dolayısıyla mutlaka devletin ilgili birimlerinin bu konudaki yayınlarını dikkatle takip edelim. Hepimiz cep telefonlarımızla, sosyal medyada saatler geçiriyoruz. Ne olur bir yarım saat de bu işle ilgili bilgi sahibi olmaya ayıralım."
'MADDE BAĞIMLILARININ TEDAVİLERİ ZORUNLU HALE GETİRİLDİ'
Bakan Soylu, geçen ay TBMM'de yapılan düzenlemeyle madde bağımlılarının tedavi edilmelerinin zorunlu hale getirildiğine değindi. Bakan Soylu, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Bu arada pek çoğumuzun bilmediği yeni bir düzenlemeye de temas ederek sözlerime son vermek isterim. 24 Aralık 2019'da Resmi Gazete'de yayınlanan kanunla Türk Medeni Kanunu'nun 436'ncı maddesi değiştirilmiş ve madde bağımlılarının tedavileri zorunlu hale getirildi. Yani bir yandan arzı engellerken, bir yandan talebi engellemeye çalışıyoruz, diğer yandan da bu illete bulaşmış evlatlarımızı tedaviye ağırlık veriyoruz. Şunun bilinmesini isterim ki Türkiye bu konuda coğrafi olarak riskli bir yerdedir ancak verdiği mücadele küresel bir başarı hikayesidir. Bunu zamanında söyledim; 'Avrupa'nın gençlerini biz koruyoruz' dedik, dudak büktüler. Ama biz koruyoruz. Yoksa hakikaten hepsi uyuşturucu bataklığının içerisinde olacak ve nefes alamayacak. Bu başarının arkasında ise aziz milletimizin feraseti, inancı ve devletimizin koordinasyon gücü yatmaktadır."
Bakan Soylu, basına kapalı olarak süren toplantının ardından Bitlis'e geçti.