Bakan Soylu: Bu Seçim Fire Verme Değil, Güç Verme Seçimidir (3)
FETHİYE'DE HALKA HİTAP ETTİİçişleri Bakanı Süleyman Soylu, seçim çalışmaları kapsamında geldiği Muğla'da Bodrum ve Marmaris'in ardından Fethiye'ye geçti.
FETHİYE'DE HALKA HİTAP ETTİ
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, seçim çalışmaları kapsamında geldiği Muğla'da Bodrum ve Marmaris'in ardından Fethiye'ye geçti. Bakan Soylu; AK Parti Muğla milletvekilleri Mehmet Yavuz Demir ve Yelda Erol Gökcan, AK Parti Muğla İl Başkanı Kadem Mete, AK Parti Muğla Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mehmet Nil Hıdır ile beraber helikopter ile Fethiye Şehir Stadına iniş yaptı. Daha sonra Cumhuriyet Meydanı'na geçen Bakan Soylu, burada halka hitap etti. Bodrum ve Marmaris'teki konuşmalarına benzer açıklamalarda bulunan Bakan Soylu, ekonomik saldırılara maruz kalındığını belirterek, "Bu güzel vatanda yüzde 8 binlik gecelik faizle birliğimize, kardeşliğimize, beraberliğimize, kutsallarımıza, değerlerimize, inançlarımıza; bu ülkede töremize, köklerimize, kökenlerimize saldırılar yapıldı. O yıllardan beri hiç durmadılar. İnsanımızı hastanede bilerek mağdur ettiler. Doktorun yüzünü görmek bile mucizeydi. Akşamdan itibaren herkes kuyruğa girerdi. Polis arabaların mazotu, benzini yoktu. İnsanlar ilaç kuyruklarında kalp krizi geçiriyordu. Yetmedi bu ülkede terörle terbiye ettiler. Yetmedi bu ülkede anarşiyle terbiye ettiler. Yetmedi bu ülkede; Türk-Kürt, Alevi-sunni, sağcı-solcu, başı açık- başı kapalı, laik-dindar, bu ülkede insanlarımızı birbirinden ayırarak bizi terbiye etmeye kalktılar. Zengin, güçlü, büyük Türkiye istemediler. Yıllardan beni 50 gramlık oy pusulanızla mücadele ediyorsunuz. Ülkeme saldırı yapanlara karşı, bizi küçümsediler, bu ülkeyi hakir gördüler, siz köylüsünüz dediler, bu ülkeyi yönetemezsiniz dediler. Sevgili Fethiyeliler dünyaya, bize güvenmeyene bir mesaj verdiniz. Biz milletiz, bugün iktidarız hem de muktediriz dediniz." dedi.
'IRAK'IN KUZEYİNDE KURULMAK İSTENEN DEVLETİ, ERDOĞAN ENGELLEDİ'
Bakan Soylu, "17-25 Aralık, 6-7 Ekim, 15 Temmuz, Son 7 yıldır yakamızdan hiç düşmediler. Türkiye'yi bir adım ilerletmemek için ellerinden gelen her şeyi yaptılar. Amerika döviz operasyonları yaptı. Bunu hep beraber seyrettik. Yetmedi Irak'ın kuzeyinde bir devlet kurmak istediler. Referandum yaptılar, Amerika tahrik etti. Ardından Avrupa fişekledi, kurulsun diye. Kim engelledi biliyor musunuz? Recep Tayyip Erdoğan engelledi. Afrin'de de bir terör merkezi oluşturacaklardı. Arada bir koridor, o koridorla da bizim Doğru ve güneydoğu ve güneyimizde Ortadoğu'muzla bağımızı koparacak bizim ticaret yollarımızı, gönül coğrafyamızı, bizim siyasi yollarımızı, ekonomik yollarımızı, tarihi yollarımızı bizden ayıracaklardı. Türkiye'yi kimseyle irtibat kuramayacak bir ülke haline getireceklerdi. Hiç yakamızdan düşmediler. Amerika bize 'Afrin'e girerseniz karışmayız' dedi. Ne oldu Fethiye. Çatır çatır girdik mi Afrin'e? PKK'yı oradan kazıdık mı? Şimdi Irak'ın kuzeyinde devlet kurabildiler mi? Peki şimdi söylüyorum. Tayyip Erdoğan gelecek nesillere bir mesaj bıraktı. Dediki; 'Ey dünya, ey Türkiye'nin gelecek nesilleri, size bir not bırakıyorum. Bu coğrafyada biz karar vermedikçe kimseye oyun kurdurmayız." ifadelerini kullandı.
'İZMİR, İLKLERİ İLE NAM SALMIŞ BİR ŞEHİR'
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Fethiye'den sonra geldiği İzmir'de, Balçova'daki otelde Karadeniz Sanayici ve İşadamları Derneği üyeleri ile bir araya geldi. Burada konuşan Bakan Soylu, İzmir'in ilkleriyle nam salmış bir şehir olduğunu belirterek, "İlk futbol takımı, ilk kütüphane, ilk özel gazete, Anadolu'daki ilk demiryolu hattı. Hepsi İzmir'e aittir. Ama en önemlisi, düşmana ilk kurşunu biz burada attık. Biz 'Güzel İzmir' derken, Kordonboyu, deniz kıyısı, saat kulesi derken, belki aslında bu şehrin bu önemli bir karakter özelliğini atlıyoruz" dedi.
İzmir'in önünde iki ana meselenin bulunduğunu savunan Süleyman Soylu, şunları söyledi: "Birincisi Türkiye'ye ait bir mesele, ikincisi İzmir'e ait bir meseledir. Türkiye'ye ait mesele açık ve nettir. Hiç lafı dolandırmaya gerek yok. Bir yerel seçim geliyor ve bu yerel seçimde, yıllardır evlatlarımızı şehit eden terör örgütü PKK'nın adamları, tuhaf bir ittifak aracılığıyla, belediyelerimize sızmaya çalışıyor" diye konuştu.
'ÇALIŞMAK İSTER MİSİN'
Soylu, "Bakın şimdi aklıma geldi, hazır buradayken size sorayım. Sizler hepiniz iş adamısınız, işsiz bir eleman var. İsim ve soyadının baş harfleri R.Ö. iş istiyor. Bilmiyorum, yanınızda işe almak ister misiniz? İşadamlarını bulmuşken sorayım dedim. Eğitimi falan şimdi aklımda değil ama fazla bir kusuru yok. 1990'ların başında Muş'un Malazgirt ilçesinde yol su elektrik genel müdürlüğüne ait iş makinelerinin yakılması eylemine katılmış. 2015'te Apo'ya tecridi protesto etmek için eylemlere falan katılmış, basın açıklaması yapmış, küçük bir ayrıntı belki ama 2018 yılında KCK'nın Türkiye masası yapılanmasında faaliyet gösterdiği bilgisi var, hepsi bu. Bir tane de arkadaşı var hatta onun da eğitimini falan bilmiyorum ama sosyal yanı güçlü birisi. 2010 yılında İzmir'de korsan gösteri ve güvenlik güçlerinin araçlarına havai fişek atma, taşlı sopalı saldırı eylemi gibi sosyal faaliyetleri var. Bir tane de 1997 yılında PKK-KCK terör örgütü mensubu olmak suçundan Diyarbakır-E Tipi Cezaevinde yatmış bir eleman var. Eğer yanınızda işe almayı düşünürseniz, bir tane de kuyumcu dükkanı soyguncusu var. Ankara Anafartalar Caddesi'ndeki bir kuyumcu dükkanını soymaktan yakalanmış bir örgüt üyesi. Bilmiyorum çalışmak ister misiniz" dedi.
'325 KİŞİYİ MECLİS ÜYESİ OLARAK AZİZ MİLLETE TEKLİF EDİYORLAR'
Soylu, "İroni yaptığımı düşündünüz değil mi? Kısmen. Ben bunları elbette ki size teklif etmiyorum. Ama üzülerek söylemek isterim ki şu anda bu saydığım insanları ve bunlar gibi son tespitlerimize göre Türkiye genelinde 325 kişiyi ilçe belediye meclis üyesi olarak şu aziz millete teklif ediyorlar. Bu anlattıklarım da İzmir CHP ilçe belediye meclis üyesi adaylarından birkaçı. Bu kariyerde, bu karakterde, özgeçmişleri bu şekilde olan ve resmen PKK tarafından CHP İzmir listelerine itelenmiş 14 kişi var. 31 Mart günü eğer seçilirse sicillerinde PKK iltisakı bulunan, tövbekar falan olmamış, irtibatı kesilmemiş ve Türkiye çapında 325 kişi belediye meclislerine girecek. Şunu söyleyeyim, bunların iltisakı, irtibatı, davaları devam ediyor. Net söyleyeyim; 14 değil 325 kişi de olsa, iltisakını, irtibatını tespit ettiğimiz anda bu adamaların hiç birisi Allah muhafaza belediye meclis üyesi seçilse, biz belediye meclis üyeliği bunlara yaptırmayız. Çünkü bu olayları yapmış insanların bu görevlere aday olma hakkı olabilir ama bunların bu görevleri yapma hakkı yok. 31 Mart günü eğer seçilirlerse, sicillerinde net şekilde PKK iltisakı bulunan, tövbekar falan olmamış, irtibatını falan kesmemiş bu 14 kişi ve Türkiye çapında da 325 kişi, belediye meclislerine girecek. Bakın bu siyasi bir söylem veya iddia değildir. Ben size YSK'nın resmi internet sitesinde listelerde ismi olan insanlardan bahsediyorum ve bunların PKK iltisakından bahsediyorum. Yaklaşık 15 gündür aynı şeyleri söylüyorum ve hiçbir çıkıp da 'hayır kardeşim, o listede isminin baş harflerini verdiğin kişi benim. Benim böyle bir hayatım yok, PKK ile irtibatım da yok' demedi" diye konuştu.
'ENDİŞE ETMEME GEREK OLMADIĞINA BENİ İKNA ETSİNLER'
Bakan Süleyman Soylu, CHP'nin belediye meclis üyesi adaylarına yönelik eleştirilerine şöyle devam etti:
"İsmini verdiğim partilerin başkanları da itiraz etmediler. Hatta bu itirazı ortaya koymadıkları için CHP'den onurlu haysiyetli üç tane belediye meclis üyesi istifa etti. Mesele şu veya bu partili olma meselesi değil, bu yerel seçimde bir 'Türkiye meselesi var' diyoruz. Buna ait bir itiraz ortaya koyuyoruz fakat karşımızda bu konuda anlaşılmaz bir sessizlik ve üstünü örtme görüyoruz. Bu seçimde İzmir'de iki mesele var; biri 'Türkiye meselesi' dediğim işte budur. Birileri diyor ki 'Beka meselesi konuşmayalım'. E iyi, konuşmayalım tamam da PKK'dan hüküm giymiş, yatmış çıkmış, PKK için para toplamış, Apo'ya özgürlük istemiş, tarlasında kenevir ekmiş, uyuşturucu alıp satmış, Ankara'nın ortasında kuyumcu dükkanı soymuş adamları tutmuşsun aday göstermişsin. Bunu konuşmayacak mıyız? Beka meselesi demeyelim de zevk meselesi mi diyelim, ne diyelim? Bu işin siyasette bir karşılığı olmayacak mı? Biz PKK'yı dost mu edindik? Onu söylesinler bilelim."
KARAKOLLARDA GÜVEN MASALARI KURULDU
Karakollarda güven masası kurduklarını da anlatan Bakan Soylu, "Vatandaşlarımız ilk önce bu masaya müraacat etmiş olacak. Oraya 2 bin 500 kadın personel alacağız. Onları eğiteceğiz. Onların bir tek işi olacak. Yakında ilanına çıkacağız. Vatandaşımıza nezaketli davranmak, onları doğru yönlendirmek noktasında görev alacak" diye konuştu.
'ADANA'DA 'KOZMİK ODA' ELE GEÇİRİLDİ'
Konuşmasında Adana'da HDP il binasına operasyon yaptıklarını hatırlatan Soylu, burada 'kozmik oda' ele geçirdiklerini, bundan 4-5 sene önce orada mahkeme kurulduğunu, çek senet mafyacılığı yapıldığını söyledi. Soylu, operasyonun birçok ile sıçrayacağını savunarak, "Hepsini 'armut toplar gibi' toplayacağız. Bunu belediyede yaptılar, hatırlamıyor musunuz, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı'nı belediyenin bodrumuna çektiler. 17-18 yaşındaki çocuklara onları sorgulattılar. Allah muhafaza yarın öbür gün İzmir Belediyesi'nde, başka belediyelerde aynı şeyi çok rahat görebiliriz. Bu bizim sorumluluğumuzdur. Şurada 10 günlük bir vakit kaldı. Bu 10 günlük vakitte işi sıkı tutun" dedi. Bakan Soylu, İzmir'deki programının ardından Ankara'ya gitmek üzere kentten ayrıldı.
Sedat ÜNAL- Umut KARAKOYUN/FETHİYE(Muğla)- İZMİR, -