Bakan ve Vekil Adıyla Kamu Kurumlarını Dolandırmışlar
Valiliklerin de aralarında bulunduğu kamu kuruluşlarını, bakan ve milletvekili adını kullanarak dolandırdıkları iddiasıyla tutuklanan 52 yaşındaki Şehmus Günüç, oğlu 19 yaşındaki Umut ve onun arkadaşı 20 yaşındaki Emrah Yorulmaz'ın 95'er yıla...
Valiliklerin de aralarında bulunduğu kamu kuruluşlarını, bakan ve milletvekili adını kullanarak dolandırdıkları iddiasıyla tutuklanan 52 yaşındaki Şehmus Günüç, oğlu 19 yaşındaki Umut ve onun arkadaşı 20 yaşındaki Emrah Yorulmaz'ın 95'er yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi. Sanıklar, kendilerini kimi zaman bakan ve milletvekili danışmanı, kimi zaman özel kalem müdürü 'Başkomiser Murat' diye tanıtarak 'muhtaç öğrencilere yardım' adı altında 7 kuruluşu 5 bin 290 lira dolandırmakla suçlanıyor.
Adana Emniyet Müdürlüğü KOM Şube Müdürlüğü Mali Suçlar Büro Amirliği ekipleri, dolandırıcılık olayıyla ilgili gelen ihbar sonucu teknik takip başlattı. Yaklaşık bir ay süren çalışma neticesinde, suç örgütünün kamu kurum ve kuruluşları ile siyasilerin adını kullanarak nitelikli dolandırıcılık yaptığı tespit edilince, 31 Ocak 2013'te düğmeye basıldı. İzmir'de yaşadığı belirlenen ve aradığı kişilere kendini Başbakanlık halkla ilişkiler müdürü ve AK Parti genel başkan yardımcıları ile MHP, CHP ve BDP milletvekillerinin 'özel kalem müdürü başkomiser Murat' olarak tanıttığı ileri sürülen Şehmus Günüç ile birlikte hareket ettiği öne sürülen oğlu Umut ve onun arkadaşı Emrah Yorulmaz yakalandı.
Şüphelilerden Şehmus Günüç'ün evinde yapılan aramada, 12 adet kredi kartı, kendi adına düzenlenmiş 5 adet basın kartı, alış veriş kartları, şehirlerarası yolcu firmalarına ait kaşeler, makbuzlar, belediyelerin telefonlarının yazılı olduğu defter, makbuzlar, kimlik fotokopileri, 6 adet cep telefonu ve 75 adet sim kartı ele geçirildi.
OĞLUYLA ARKADAŞINI SUÇLADI
Sorgulanmak üzere getirildiği Adana Emniyet Müdürlüğü'ndeki ifadelerinin ardından sevk edildikleri nöbetçi 6'ncı Sulh Ceza Mahkemesi tarafından tutuklanan şüphelilerden Şehmus Günüç, suçunu itiraf edip oğluyla onun arkadaşını suçladı. Günüç, "Yaklaşık bir yıldır bu işi yapıyorum. Kaç kurumdan para aldığımı hatırlamıyorum. Bu işi oğlumla arkadaşının bana ve aileme yaptıkları baskı ve tehditten dolayı yaptım. Telefon görüşmesi yapmam için beni zorladılar. Hatta bazı görüşmeleri kendileri de yaptı. Bu şekilde çok sayıda kurumdan para alındı" dedi.
BABASINI SUÇLADI
Suçlamaları kabul etmeyen Umut Günüç, "Hesap açılmasında veya para yatırılıp para çekilmesinde herhangi bir görevim olmadı. Ben herhangi bir hesaptan para çekmedim. Babamın bazen ben yanındayken bankamatikten para çektiğini biliyorum. Babamın benimle ilgili suçlamasını kabul etmiyorum. Neden böyle ifade verdiğini de anlamadım. Ben babamın çeşitli partilerin yetkilisi olarak bazı kurumları telefon ile arayarak para istediğini biliyordum. Ancak bunun dolandırıcılık suçu olduğunu bilmiyordum. Arkadaşım da babama yardımcı olmadı" dedi. Diğer şüpheli de suçlamaları kabul etmedi.
TEŞEKKÜR ETMİŞ
Müşteki olarak dinlenen Şanlıurfa Vali Yardımcısı Oğuz Şenlik, "Çocuklar mağdur olmasın diye personelimin kendi arasında topladığı 550 lirayı verilen hesap numarasına yatırdık. Ödeme işleminden sonra bu şahıs santralden görevlileri arayarak teşekkür etmiş. Fakat daha sonra polisten olayın doğru olmadığını öğrendim" diye konuştu. Ceylanpınar Belediye Başkanı İsmail Arslan da ifadesinde şunları söyledi:
"Milletvekili Sırrı Süreyya Önder'in danışmanı olduğunu söyleyen ismini hatırlamadığım bir kişi, bazı öğrencilerin İzmir'e gitmek istediklerini ancak paralarını çaldırdıkları için gidemediklerini söyledi. Milletvekilinden yardım istediklerini, milletvekilinin de 'Belediye başkanımıza selamımı söyleyin, ilgilensin' dediğini bana iletti. ve bir cep telefonu numarası verdi ve görüşmemi istedi. Ben de aradım. Öğrencilerin mahsur kaldığını doğruladı. Ben de bunun üzerine 500 lira gönderdim."
İZMİR'DE YARGILANACAKLAR
Olayla ilgili Cumhuriyet Savcısı'nın hazırlayıp, suçun işlendiği yer olan İzmir'e gönderdiği iddianamede, şüpheliler hakkında 7 ayrı dolandırıcılık olayı ve resmi belgede sahtecilik suçlarından 95'er yıla kadar hapis cezası istendi. 28 sayfalık iddianamede, ifadelerin yanı sıra şüphelilere ait telefon görüşmeleri yer alıyor. Şüphelilerin yargılaması İzmir Adliyesi'nde yapılacak. - Adana
