Bakan Yılmaz: Toplum Anayasa Yapacak Olgunluğa Geldi
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, toplumun bir anayasa yapacak olgunluğa geldiğine ifade ederek, "Bu Anayasa'nın değişmesinde gerçekten büyük faydalar var" dedi.
Kalkınma Bakanı ve Diyarbakır Milletvekili adayı Cevdet Yılmaz, Memur-Sen'e bağlı Büro Memur-Sen tarafından düzenlenen 'Yeni Anayasa ve Çözüm süreci' konferansına katıldı.
Diyarbakır Milletvekili Mehmet Süleyman Hamzaoğulları ve Diyarbakır Milletvekili adayı Prof. Dr. Fazlı Hüsnü Erdem'in de katıldığı konferansta konuşan Bakan Yılmaz, Toplumun bir anayasa yapacak olgunluğa geldiğine işaret ederek, "Bu Anayasa'nın değişmesinde gerçekten büyük faydalar var. Bu Anayasa'nın vesayetçi yapısının değiştirilmesi lazım oda yeni bir Anayasa'yı gerektiriyor. Son seçim beyannamemizde güçlü bir şekilde yeni Anayasa'ya vurgu yapıyoruz. Bizim bütün seçim beyannamelerimizde ilk bölüm hep demokrasi ile ilgili olmuştur. Türkiye'nin bu büyü dönüşümü gerçekleştirebilmesi için Mecliste çok güçlü bir Ak Parti'ye ihtiyaç var. Böyle büyük dönüşümler güçlü siyasi irade olmadan gerçekleşmiyor. Mecliste en az 330 oyumuz olmasaydı 2010'da halkın önüne referandumu getiremeyecektik. O dönem Ak Parti büyük bir risk aldı. Geçmeyebilirdi bazı kişiler farklı davransaydı referandumu hiç gidilemeyebilirdi ve bugün çok farklı bir Türkiye'de yaşıyor olabilirdik" dedi.
"Bizim arzuladığımız bir şekilde oy alıp Meclis'te büyük bir çoğunlukla bu Anayasal değişikleri yapmak veya halkın önüne getirip sormak gerekiyor" diyen Bakan Yılmaz, şöyle dedi:
"En az 330 milletvekili sayısını bulabilmeliyiz ki bunu halkımızın önüne getirebilelim. Bir araya getiremezsek diğer partilerle uzlaşma haline gideceğiz, başka çaremiz yok. Bunu geçtiğimiz dönem denedik. Maalesef arzu ettiğimiz başarı oluşmadı. Burada gerçekten Ak Parti'nin gücü ve istikrarı önemli. Mecliste güçlü olabilelim ki değişimin önünü açabilelim. Anayasa ile beraber Çözüm Süreci çok çok hayati bir konu. Çözüm Süreci Türkiye'nin de bu bölgenin de olmazsa olmazı ve buda çok boyutlu bir süreç. Bir taraftan silahlardan ve şiddetten arındırılmış bir ortamda demokratik siyasetin hakim haline gelmesi. Kimliklere saygı gösterilmesi, inanç noktasında kimliklerin kendilerini rahatça ifade edebilmeleri. Yeni Türkiye'yi sembolize eden taşıyan siyasi hareket Ak Parti'dir. Ak Parti gücünü devam ettirirse bu dönüşüm devam eder. Ama bu güç kırılırsa bir süre yeniden bir maceraya gireriz. Türkiye eskide yaşandığı gibi maceralara girmemeli, istikrarını devam ettirmeli. Bir taraftan Çözüm sürecini de tamamlamalı. Çözüm sürecini başlatan devam ettiren sonuçlandıracak olanda Ak Parti'dir. Seçim beyannamemizde Çözüm Süreci'ne güçlü bir vurgu yapıyoruz. 7 Haziran ile birlikte Türkiye ikinci reform döneme girecek. Bu dönemin anahtarı da 7 Haziran'dır. Ak Parti'ye verilecek desteğin aslında Türkiye'nin değişimine dönüşümüne ve reformlarına verilecek olan bir destek olduğunu belirtmek istiyorum. Diğer partilerin seçim beyannemelerini okuyun birde bizim seçim beyannamelerimizi okuyun aradaki farkı göreceksiniz"