Bakanları Neden Değiştirdiğini Açıkladı
Başbakan Erdoğan, 4 bakanlıkta yapılan revizyonu değerlendirdi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kanal 24 Genel Yayın Yönetmeni Yiğit Bulut Moderatörlüğü'nde ekrana gelen "Sansürsüz Özel" programında Mustafa Karaalioğlu, Fehmi Koru, Sibel Eraslan ve Beril Dedeoğlu'nun sorularını yanıtladı.
Programda kabine revizyonunu da değerlendiren Erdoğan, "Bakanlıklar kalıcı değil, geçicidir" dedi.
İşte Başbakan Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
KABİNE REVİZYONU
Süreç içinde gerçekten zaman zaman bir zayıflama oluyor. Zaman zaman toplumla olan ilişkilerde sıkıntılar yaşıyoruz. Sorumluluk mevkiinde olan bir Başbakan olarak değişiklik gerektiren bir şey olduğunda müdahale ediyorsunuz. Olumsuz bir durum olduğu da akıllara gelmesin. Örneğin Sağlık Bakanımız (Recep Akdağ) yıllardır bu görevi başarıyla sürdürdü.
Milli Eğitim'de Kod olarak '444' dediğimiz 4+4+4 süreci hakikaten çok farklı bir yapıyla birlikte, bir de ülkemizde özellikle eş durumundan öğretmenler meselesinde beklentiler var. Beklentiler noktasında bunu süratle aşmamız gerekir.
Eğitim Komisyonu Başkanı olan Nabi Bey'in de bu konulardaki hassasiyetlerini biliyoruz. Aynı şekilde Kültür Bakanlığımızda bazı durumlar var. Çok süratle almamız gereken mesafeler var. Biz Kültür ve Turizm Bakanlığını birleştirirken bir düşüncem vardı, o da şuydu, turizmi başlı başına bir olay görmenin yanlış olacağına inanmıştım. Eğer sadece turizm olarak değerlendirirseniz, o zaman sadece deniz, kum ve güneş olarak bu işi bugüne kadar tanımladılar...Biz olayı böyle değerlendirmeyelim dedik.
Arkadaşlarımın birçoğu o zaman muhalefet etti. Dedim ki biz bunu kültürle birleştireceğiz. Kültürle bunun birleştirirsek hem turizm için çok ciddi bir altyapı elde ederiz, bir de kültürel varlıklarımızı süratle restore etme imkanı buluruz. Bu birbirini desteklediği zaman bütün o eserler bir çekim alanı oluşturacaktır.
Kültür ve Turizmi birleştirdik. Sebebi kültür turizmini artırmaktı. Bunu kültür ve sağlık turizmiyle de birleştirdik. 2012 32 milyonla patladı. Biz bunu tabi yeterli bulmuyoruz. Daha da iyi bir noktaya gidecek. İstanbul'da otel yetiştiremiyoruz. Antalya'da şimdi dört mevsim turist görebilirsiniz.
İçişleri bakanımız da aynı gayreti gösterdi. Ama bir değişim olması, bakanların kalıcı değil geçici olduğuna inanan bir partiyiz.
Bu arkadaşlarla daha farklı bir süreci başlatacağız. Farklı bir performans ortyaya koymamız lazım. Bazı değişimler şart.
İLK BEKAR BAKAR BAKAN
Bu ona (Ömer Çelik) vesile olabilir. İnşallah. İçişleri Bakanımız süreç içinde elinden gelen gayreti gösterdi ama bir değşiklik gerekti. Makamların kalıcı değil geçici olduğuna inanan bir partiyiz. Dayanışma içerisinde yolumuza devam edeceğiz.
FRENE BASMADIK
Çok daha süratli gitmemiz lazım, vaktimiz dar. Türkiye'nin ayağa kalkmasında, şu anda biz güçlüysek, bunu özellikle vurguluyorum. Biz yatırımda, bazı arkadaşlar yatırımda frene basmak falan diyor. Frene basmadık, esasen ben bir başbakan olarak asla frene basılmasına taraftar değilim. Dikkatli gideriz, dozunda gideriz ama aralıksız devam etmek durumundayız
KÜRT SORUNU
Ben artık olaya Kürt meselesi demeyeyim. Çözüm sürecinin içindeyiz. Bizler her türlü enstrümanı kullanmaya hazırız. En ufak bir kesinti düşünmüyoruz.
eçenlerde bir milletvekilinin yaptığı açıklama ile baltayı taşa vurdular. Daha milletin tanımını bilmiyorlar. Bunun çözüm yeri parlamentodur diyor ana muhalefet partisi. Ama bunun dışında ben çağrımı yineliyorum. 3 arkadaşıma ben talimatımı verdim. Siz de talimatınızı verin. Çalışmalarını yapsınlar bize getirsinler anayasal yasal ne gerekiyorsa yapalım. Yeter ki bu ülkede terör belasından halkımızı kurtaralım.
Bazı BDP'li arkadaşlar beni arıyorlar. Bu noktada benim samimiyetimden endişeniz varsa bu beni üzer. Biz size inanıyoruz, diyorlar Diyorum ki bu açıklamalarınızı biraz düzeltin. Yoksa ben bunun altında kalmam.
Ben Kürt kardeşimi nasıl bombalarım, biz teröristi bombalarız. Niye? Benim Mardin'ce polisimi arkadan vuruyor. Yeter ki silahlar gömülsün. Bu ülkede artık refah huzur o bölgede de hâkim olsun.
İMRALI GÖRÜŞMELERİ
İmralı'daki görüşmelerle ilgili soruları da yanıtlayan Erdoğan, "Ne zaman gidilmesi gerekirse bu konuda karara varılır. O nabzı iyi tutamazsak nabız tamamen onların elinde kalır" dedi.
Ahmet Türk'ün İmralı görüşmelerinden "veto edildiğine" ilişkin değerlendirmeleri hatırlatan Erdoğan, "Şimdi illa da bu iki kişinin gideceği de anlamına gelmez. Kiminle aklıselim bu iş gidecek, buna bakmak durumundayız. Bu bir tahrike dönüşüyorsa o zaman aynı şekilde bu yola devam edemeyiz" diye konuştu. Öcalan'a televizyon talimatını daha önce verdiğini kaydeden Erdoğan, İmralı koşulları ile ilgili "hücre" yorumlarını reddetti.
TÜRKİYE CUMHURİYET VATANDAŞLIĞI
Erdoğan, "Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı çatısı altında toplanırsak bir sorun kalmaz. Ben 'Türkiyeliyim' dediğim için yargılandım. Ben bu memleketin evladıyım onun için Türkiyeliyim diyorum" dedi.