Balyoz Planı" Davası
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nin "yeniden yargılama" talebini ret kararından: ''Yargılamanın yenilenmesini gerektirecek hiçbir yasal neden gösterilmemişse bu istem kabule değer görülmeyerek reddedilir'' Kararı, Balyoz planı davasının hükmünde imzası bulunmayan hakimler verdi.
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nin, bir kısım sanıklarla ilgili verilen hükümlerin Yargıtayca onandığı "Balyoz planı" davası avukatlarınca yapılan "yeniden yargılama" talebine ilişkin ret kararında, "Yargılamanın yenilenmesini gerektirecek hiçbir yasal neden gösterilmemişse bu istem kabule değer görülmeyerek reddedilir" denildi.
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nin oybirliğiyle aldığı ret kararında, 206 hükümlü sanığın "yeniden yargılanma" istemiyle dilekçe verdiği belirtildi.
Kararda, bahse konu mahkeme kararı ile ilgili olarak, adli denetim araçlarının tümünün etkin bir biçimde çalıştırıldığının izahtan vareste olduğu kaydedildi.
Yeniden yargılama talebinde bulunan hükümlüler yönünden onanmak suretiyle Balyoz planı davası kararının kesinleştiği hatırlatılan kararda, ceza muhakamesi hukukunda olağanüstü kanun yolları arasında yer alan yargılamanın yenilenmesi yoluyla kesin hükümdeki adli hataların ortadan kaldırılmasının amaçlandığı anlatıldı.
Kararda, Ceza Muhakemesi Kanunu'nda (CMK) sınırlı sayıda bulunan nedenlere dayanılarak hüküm kesinleştikten sonra hatta hükmün infazı tamamlandıktan sonra dahi yargılamanın yenilenmesinin kanun yoluna başvurmak suretiyle suçun yeniden yargılanmasının mümkün olabildiği anımsatıldı.
Yeniden yargılamanın usullerine de yer verilen kararda, mahkemelerin bağımsız olduğuna ve hiçbir yerden talimat alamayacağına dikkati çekildi. Krarda, "Yargılamanın yenilenmesi istemini içeren dilekçede yenilenme nedenleri ve bu konudaki deliller gösterilmelidir. Yeni olay ya da delilin yargılanmanın yenilenmesi sebebi olması için aynı zamanda önemli de olması gerekmektedir. Cezanın değiştirilmesi amacıyla yargılamanın yenilenmesi kabul edilemez. Yargılamanın yenilenmesini gerektirecek hiçbir yasal neden gösterilmemişse bu istem kabule değer görülmeyerek reddedilir" ifadelerine yer verildi.
"Komplo ürünü" iddiaları da incelendi
Kararda, sanıkların tüm belgelere ilişkin "komplo ürünü" olduğu yönündeki iddiaların da incelendiği ifade edilerek, "Sanıkların bu konuda somut, olgulara dayalı iddiaları bulunmadığı gibi, sanıkların tamamını hedefleyen makul bir sebep, gerekli bir husumet de tespit edilememiştir" denildi. Kararda, sanıkların aleyhlerine çok kuvvetli delillerin olduğu, dijjital delillerin ele geçirilmesinin ardından kolluk kuvvetlerince değiştirildiği yönündeki iddiaların da gerçeği yansıtmadığı kaydedildi.
Sanıkların somut, olgulara dayalı, tevsii tahkikata elverişli iddialarının bulunmadığı gibi sanıkların tamamını hedefleyen makul bir sebep, gerekli bir husumetin de tespit edilemediği anlatılan kararda, "Çelişkiler konusu ise delillerin bütünü ve özellikle darbe hazırlıklarının güncelleneceğine ilişkin talimatları içeren belgeler kapsamında ele alınmıştır" değerlendirmesinde bulunuldu.
Yalçın Akdoğan'ın açıklaması
Ret kararında, şunlar kaydedildi:
"Sadece ve sayıca çok az bazı dijital belgelere yöneltilen çelişki iddialarının, delillerin bütünü karşısında; bu komplo iddiasını haklı göstermekten çok uzak olduğu ve çelişkilerin kurgu eseri olduğu bir an için kabul edilecek olsa bile, bu durumun; suçun kabul edilen sübutuna ve niteliğine etki etmeyeceği kabul edilmiştir. Yalçın Akdoğan, 'Milli orduya kumpas yapıldı' şeklindeki sözlerini daha sonra açığa kavuşturmuştur. Son dönemlerde kamuoyunda yapılan hükümlülerin taleplerine dayanak gösterilen açıklama veya beyanlar mahkememizce yeniden yargılamanın yapılmasını sağlayacak şartları içermemeleri nedeniyle kabul edilebilir nitelikte görülmemiştir. İddiaların, sanıkların ve müdafilerinin yargılamanın başından beri ısrarla sürdürdükleri ve maddi gerçeğin ortaya çıkmasına değil de suçtan kurtulmaya yönelik davranışları kapsamında değerlendirilmiştir."
Kararda, CMK'nın 319. maddesinde yer alan "Yargılamanın yenilenmesi istemi, kanunda belirlenen şekilde yapılmamış veya yargılamanın yenilenmesini gerektirecek yasal hiçbir neden gösterilmemiş veya bunu doğrulayacak deliller açıklanmamış ise bu istem kabule değer görülmeyerek reddedilir" hükmüne işaret edildi.
Mahkeme Başkanı Diken çekildi
Bu arada, Mahkeme Başkanı Ömer Diken'in Balyoz planına ilişkin verilen kararda imzası bulunduğu için söz konusu yeniden yargılama talebine ilişkin bir karar vermeyerek çekildiği belirtildi. Bunun üzerine İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, bir hakim görevlendirdi. Ret kararını veren heyette, Mahkeme Başkanı olarak Aytekin Özanlı, Savaş Çelik ve Abdullah Öztürk de üye hakim olarak yer aldı.
Öte yandan sanık avukatlarından Hüseyin Ersöz, verilen kararla ilgili yaptığı açıklamada, talebin hukuka aykırı bir şekilde reddedildiğini savunarak, "yargılamanın yenilenmesi" talebini inceleyen hakimler arasında bulunan Aytekin Özanlı'nın, Balyoz planı davasında duruşmalara katıldığını, ara kararlara imza attığını ve yargılamanın aşamalarında görüş beyan etttiğini ileri sürdü.
Hakim Özanlı'nın da tıpkı Mahkeme Başkanı Ömer Diken gibi yeniden yargılama incelemesine katılmaması gerektiğini ve heyette başkan olarak yer almasının kanuna aykırılık nedeni sayılacağını savunan Ersöz, "Bu karara karşı yasal yollar çerçevesinde İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesine itiraz edileceğiz" dedi. - İstanbul