Haberler

Balyoz Sanığı Albay: Darbeyle Suçlanmayı Asla Kabul Edemem

Abone Ol

Balyoz Davası'nda tutuklandıktan 5 ay sonra savunma yapan tutuklu sanık Albay Ümit Metin, şerefli bir Türk subayı olarak darbeci olmakla suçlandığım için çok üzüldüm.

Balyoz Davası'nda tutuklandıktan 5 ay sonra savunma yapan tutuklu sanık Albay Ümit Metin, şerefli bir Türk subayı olarak darbeci olmakla suçlandığım için çok üzüldüm. Uzun süre hapiste kalmak beni üzmez bir asker olarak buna katlanabilirim ama darbeyle suçlanmayı asla kabul edemem" dedi.

10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Balyoz Davası'nda 5 aydır tutuklu bulunan Ümit Metin ilk kez suçlamalara cevap verdi. "Ömrüm boyunca hiçbir yasadışı faaliyette bulunmadım" diyerek savunmasına başlayan sanık Metin, hiçbir dijital veri hazırlamadığını ifade etti. Sanık Metin, şunları söyledi:

"26 Eylül 1980 günü her zaman üyesi olmaktan gurur duyduğum Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) katıldım. Gemi Komutanlığı yaptığım dönemde Karadeniz, Marmara, Ege, Akdeniz Denizlerinde ve Atlantik Okyanusunda Türk bayrağını 8 yıl şerefle dalgalandırdım. Deniz Kuvvetlerinde 8 yıl gemi komutanlığı yapma şerefine nail olan nadir subaylardan birisiyim. Suçum olmadığı halde imzasız dijital veriler ile suç isnat edilerek tutuklandım. Bu haksız tutuklama ile geleceğimi, görevimi, üniformamı, özgürlüğümü ve ailemle beraber olma hakkımı kaybettim. Geleceğim, başarılı meslek hayatım, özgürlüğüm önemli ama ben bunları kaybettiğim için değil, şerefli bir Türk subayı olarak darbeci olmakla suçlandığım için çok üzüldüm. Uzun süre hapiste kalmak beni üzmez, bir asker olarak buna katlanabilirim ama darbeyle suçlanmayı asla kabul edemem."

Öncelikli ve Özellikli Görevlendirme Listesi'ne isminin yer aldığını ifade eden sanık Metin, "Bu dijital veriler ile ilgili benim bilgim ve illiyetim yoktur. Bu dijital verilerde ismimin yer alması bilgim ve iradem dışında olmuştur" dedi.

"TUĞAMİRAL AKSOY'U TAKİP ETTİRMEDİM"

İddianamde ve dijital verilerde maddi çelişkiler olduğuna dikkat çeken sanık Metin, iddianamede yer alan kasımraporu.doc isimli belgede 2002 Kasım ayında mesai saatleri içinde Aksaz Deniz Üs Komutanı Tuğamiral Ahmet Aksoy'u takip ettiği ya da takip ettirdiği şeklindeki iddiayı reddetti. Sanık Metin, "Ben Tuğamiral Ahmet Aksoy'u takip etmedim ya da takip edilmesi için bir emir vermedim. Böyle bir yetkim de yoktur. Ekim ayında Aksaz'da değildim. Ekim ayında icra ettiğim seyirler, kurslar, denetlemeler vardır. Yoğun bir programda tatbikattan ya da Yalova'da kursta mesai günlerinde Aksaz'daki amirali takip etmem mümkün mü?" dedi.

Sanık Metin iddia edilen tarihlerde seyir halinde ve kursta olduğuna dair imzalı belgeyi de duruşma salonunda bulunan ekrana yansıtarak anlattı.

"SUÇSUZUM"

Ege'de bulunan ada ve adacıklar ile ilgili "Suga Harekat Planı" çerçevesinde yapılacak eylem planlarını organize ve icra etmek üzere oluşturulan çalışma grubunda görevlendirildiği iddiasının yer aldığı belgede çelişkilerin bulunduğunu ifade eden Metin, "Sisam ve Ahikerya yan yana iki adadır. Egakdaak değildir. Arasında çizilen hatta ada da yoktur. Normal bir savaşta Sisam-Ahikerya arası kuvvet nakillerinin tespiti açısından stratejik öneme sahiptir. Ama Egaydaaklara yönelik faaliyetler açısından önemi yoktur" diye konuştu. Sanık Metin savunmasını, "Ben tüm askerlik yaşantım boyunca ne bir darbe yapılanmasına rastladım, ne böyle bir yapılanmanın içerisinde yer aldım. Tekrar söylüyorum ben suçsuzum. Tahliyeme ve beraatime karar verilmesini istiyorum" diyerek tamamladı.

YURTDIŞINDAN GELDİ SAVUNMA YAPTI

Tutuksuz sanık albay Mehmet Aygün, Portekiz'de NATO Müşterek Kuvvetler Komutanlığı'nda görev yaptığını belirterek, "Suçlamaların dayanağı olan sahte dijital verileri bu dava vesilesiyle ilk kez gördüm. Sahte dijital veriler kapsamında hiçbir görev almadım, hiç kimseye görev vermedim gibi ismim sözde dijital verilerde tamamen bilgim ve iradem dışında zikredilmiştir " dedi. Dijital verilere dayanılarak Suga Harekat Planı'na göre İstanbul Jandarma Bölge Komutanlığı'nda irtibat subayı olarak görevlendirildiğinin iddia edildiğine dikkat çeken Sanık Aygün "Ben hayatımda İstanbul Jandarma Bölge Komutanlığı'na hiç gitmedim ve hala yerini dahi bilmiyorum" diye konuştu.

Sanık Aygün savunmasını "Ben hayatımın hiçbir döneminde yasadışı bir yapılanma içinde bulunmadım. Şahsıma yönelik bu iftiraları atan gerçek suçluların bulunmasını talep ederim"sözleriyle savunmasını tamamladı.

Tutuksuz sanık emekli Albay Turgay Bülent Göktürk Kara Harp Akademisi'nde öğretim görevlisi olarak görev yaptığını, 2007 yılında ise kendi isteğiyle emekliye ayrıldığını ifade etti. 25 yıllık meslek yaşamı boyunca hukuk çerçevesinde hareket ettiğini söyleyen sanık Göktürk, 5-7 Mart 2003 yılında 1. Ordu Komutanlığı'nda düzenlenen seminere katılmadığını belirtti. Halen Kıbrıs'da bir üniversitede sözleşmeli öğretim üyesi olarak görev yaptığını söyleyen sanık Göktürk, duruşmalardan vareste tutulmak istediğini ifade etti.

DURUŞMA 13 ŞUBAT'A ERTELENDİ

Tutuksuz sanık emekli albay Sefer Kurnaz sahte dijital verilere isminin rızası dışında yazıldığını, hiçbir dijital veri hazırlamadığını belirterek, şunları söyledi:

"Ben bugüne kadar plan subayı olarak hiç çalışmadım. Bu nedenle askerlik hayatımda plan veya plan eki hazırlamadım. Nasıl hazırlanacağına dair bir eğitim de almadım. Bu nedenle adı geçen dijital datanın nasıl hazırlanacağını da bilemem. Ben bilimsel makaleler, akademik dokümanlar yazdım. Akademik bilimsel dergilerde editör olarak çalıştım. Uluslararası konferanslar, çalıştaylar düzenlenmesine öncülük ettim.Yurt dışında düzenlenen konferanslara makale sunarak katıldım. Bu konferansların çeşitli kurullarında görevler aldım. Bu tip akademik organizasyonları iyi bilirim. Ancak bir harekat planı nasıl yapılır eki nasıl hazırlanır hiç bilmem. Yazdığım ulusal ve uluslararası makaleler çeşitli seviyedeki öğrenciler ve öğretim elemanları arasında başvuru dokümanı olarak kullanılmaktadır. Türkiye Bilişim Vakfı tarafından Üniversitelerimizde ders kitabı olarak okutulması tavsiye edilen ve çeşitli Üniversitelerde ders kitabı olarak okutulan bilgisayarla ilgili kitabım var. Çeşitli Üniversitelerde, Hava Harp Okulunda çeşitli dersler verdim ve halen Üniversitelerde ders vermeye devam etmekteyim. Uluslararası konferanslar ve çalıştaylar düzenledim. Bu kadar akademik işlerle meşgul olan birisi olarak benim halen bu tür çalışmalar içinde olabilecek kadar zamanımın olduğunu düşünüyormusunuz?"

Duruşmaya katılan sanıkların savunmalarının alındığını belirten Mahkeme Başkanı Ömer Diken, bu davada tutuksuz yargılanan başka suçtan tutuklu sanıkları emekli Tuğgeneral Levent Ersöz ile Mehmet Cem Çağlar'ın hastanede olduklarını hatırlattı. Bu sanıkların savunmalarının alınması için duruşmaya ambulansla getirilmeleri konusunda yazı yazdıklarını ancak, buna bir cevap verilmediğini ifade eden Ömer Diken, hastane ortamı elverişli olursa, doktorların da onaylaması üzerine Ersöz ve Çağlar'ın hastanede savunmalarının alınabileceğini belirtti. Sanık savunmalarının alınmasına ara veren mahkeme heyeti, duruşmayı 13 Şubat saat 09.30'a erteledi. - İstanbul / Silivri

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

ahmet aksoy istanbul Politika Göktürk Güncel ege Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title