Barista eğitimi alan kimsesiz ve ihtiyaç sahibi gençler, topluma kazandırılmak istiyor (2)
Son dakika haberi... Bakırköy'deki Kahvemin Tadı Akademisi'nde barista eğitimi alan kimsesiz ve ihtiyaç sahibi gençler, istihdam edilip topluma kazandırılmak istiyorlar.
Bakırköy'deki Kahvemin Tadı Akademisi'nde barista eğitimi alan kimsesiz ve ihtiyaç sahibi gençler, istihdam edilip topluma kazandırılmak istiyorlar.
Çeşitli nedenlerle sokaklarda geçici veya sürekli olarak yaşamak zorunda kalan kimsesiz gençler, kötü alışkanlıklarından arındırıldıktan sonra Umut Çocukları Derneği aracılığıyla kahve eğitimi alarak, hayatlarında yeni bir sayfa açmayı hedefliyor.
Kimisi uzun yıllardır kimisi daha kısa süre sokaklarda kalarak yaşam mücadelesi veren kursiyerler, kahve uzmanı Yunus Çakmak'tan kahveye dair her şeyi öğreniyor.
Yunus Çakmak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ortalama 15 yıldır kahve sektöründe olduğunu ve 6 yıldır kendi şirketinde kahve eğitimleri verdiğini söyledi.
Türkiye'de kahve üzerine büyük firmalara danışmanlık hizmeti verdiğini anlatan Çakmak, şu ana kadar 100'e yakın kimsesiz veya yardıma muhtaç kursiyere kahve eğitimi verdiğini kaydetti.
Çakmak, eğitimini tamamlayan kursiyerlere sertifika verdiklerini ve bu kişilere iş bulma konusunda da yardımcı olduklarını belirtti.
Meslek sahibi oluyorlar
Kahve eğitimini almak isteyen kursiyerlerin kötü alışkanlıklardan arındırılmış olarak kursa geldiğini ve eğitimlerde zorlanmadığını dile getiren Çakmak, şöyle devam etti:
"Kahve eğitimi verip kendilerini meslek sahibi edindiriyoruz. Takibini de iş yönlendirmesi babında yapıyoruz, bir yere yerleştiriyoruz veya tavsiye ediyoruz. Mekan sahipleri birkaç yerde önyargıyla yaklaştı. 'Bu daha önce bir şey kullandı, bunu çalıştıramayız' tarzında 12-13 yerden bu şekilde tepki geldi. Bu önyargıları aşmamız gerekiyor. Yardımcı olmazsak bu insanlar ne yapsın? Adam ne güzel gelmiş, kahve eğitimi almış."
"İyi bir barista olabiliyorlar"
Yunus Çakmak, eğitimlere ilişkin bilgi verirken, derslerin günlük 3-4 saat sürdüğünü ve eğitimin bir haftayı bulduğunu söyledi.
Eğitim boyunca kahvenin değişim iklimlerini, aşamalarını, demlemeyi, kahvedeki suyun sıcaklığını, tatsal profilleri, baristada olması gerekenleri öğrettiklerini anlatan Çakmak, "Kahveye ilk etapta yabancılık çekseler de daha sonra adapte olup iyi bir barista olabiliyorlar." dedi.
Çakmak, kursiyerlerden eğitim boyunca herhangi bir ücret talep etmediklerini dile getirdi.
"Biz topluma kazandırılacak, toplumda faydalı olabilecek insanlarız"
Kursiyerlerden İlyas Bozkurt, "sokak çocukları" algısının kötü bir algı olduğunu belirterek, "Biz topluma kazandırılacak, toplumda faydalı olabilecek insanlarız." dedi.
Madde bağımlısı birinin elinden tutulduğunda, ona mücadele azmi gösterildiğinde kendini kurtarmak isteyebileceğini ifade eden Bozkurt, şunları söyledi:
"Kurtulan çok arkadaşımı gördüm. Çaresizlikten intihar edenler, ölenler oldu. Halen yaşamını devam ettirenler, topluma faydalı olanlar var. Biz niye olmayalım? Biz, bu ülkenin dışında yaşayan farklı kimliklere ait kişiler değiliz. Bugün her sağlam vatandaş, bizim düştüğümüz durumda olabilir ama bu demek değil ki toplumda dışlanacaksın veya farklı algılanacaksın."
Bozkurt, bir fuar merkezinde 5 yıldır temizlik amiri olduğunu belirterek, "Ben kimsenin hakkını yemiyorum, hakkını savunuyorum. İmkanım olsaydı hukukçu da olabilirdim." diye konuştu.
Eskiden madde kullandığını anlatan Bozkurt, şu anda hem beden hem de zihin olarak arındığını ve o günlere dönmeyi hayal dahi etmediğini vurguladı.
Bozkurt, kahve eğitimi kursundan aldığı sertifikayla ileride karşısına bir imkan çıkabileceğini dile getirdi.
"Sertifikayla kendimize bir iş bulabiliyoruz"
Emrah Çağlıoğlu da 33 yaşında olduğunu ve 16 yıl sokakta yaşadığını söyledi.
Sokakta yaşarken madde kullandığını ve hepsinden kurtulduğunu anlatan Çağlıoğlu, şunları kaydetti:
"Şu an yeni bir hayat mücadelesi veriyoruz, kendimize yeni bir sayfa açtık. İnsan hayatında yenilikler ister, biz de bunlardan biriyiz. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyız. Sokak çocuğu olarak görünmez değiliz. Bazıları bizi görmezlikten geliyor. Şimdi elimizden tutan var, bunun gibi kurslar alıyoruz, meslek edindiriliyoruz. Topluma tekrardan kazandırılıyoruz. Sertifika alıyoruz o sertifikayla gidip kendimize bir iş bulabiliyoruz."
Çağlıoğlu, kahve eğitimi almak istemesini de "İnsan hayatında yenilikler ister. Sadece bir iş değil de farklı işlerde de belki zor durumda kalırım, o işi bırakmak isterim, elimde başka bir mesleğim, ikinci planım var. Buraya gidip bu işi yapabilirim demem lazım ki bunun eğitimini alacaksın." şeklinde açıkladı.
"Kendimizi tamamen kurtarmak için bir yerden başlamamız gerekiyor"
Onur Gürdeğil ise 41 yaşında olduğunu ve 20 yıldan fazla sokakta yaşadığını söyledi.
Gürdeğil, 10 yıldır madde kullanmadığını ve hayatında yeni bir sayfa açmak için kahve kursuna katıldığını belirterek, "Kendimizi tamamen kurtarmak için önce bir yerden başlamamız gerekiyor. Zamanında yaptığımız şeyler duvar gibi önümüze çıkıyor. Sertifika bile alsak önemli olan insanların bizi dışlamaması." dedi.