Başakşehir Kulübüne Destek Verecek mi? İşte İmamoğlu'nun Yanıtı
Canlı yayında soruları yanıtlayan Ekrem İmamoğlu, Başakşehir Futbol Kulübü ile ilgili soruyu yanıtladı. İmamoğlu, "Galatasaray, Beşiktaş, Fenerbahçe bu kentin değeri. Benim görevim bu şehrin üç takımını alıp başımın üstüne koyup, onlarla iş birliği yapmak. Dönem dönem ekonomilerine katkı sunmak." dedi.
Millet İttifakı İstanbul adayı Ekrem İmamoğlu, Habertürk'te Teke Tek Seçim Özel' programında Fatih Altaylı'nın sorularını yanıtladı.
BAŞAKŞEHİR KULÜBÜ'NE DESTEK VERECEK Mİ?
Altaylı'nın, 'Belediye'nin Başakşehir'e desteği devam edecek mi?' sorusuna yanıt veren İmamoğlu, "Fatih Bey, siz bu ülkenin pırlanta gibi bir kulübünde yöneticilik yapmış bir insansınız. Düşünelim, bu şehrin Belediye Başkanıyım. Galatasaray'ı var, Fenerbahçe'si var, Beşiktaş'ı var. Onlar belli bir felsefeyle yollarına yürüyorlar. Ama dünya markası olmuş üç tane kulübü var. Mesela Londra'ya gittim, İstanbul'u tanıtacağım. İstanbul ile ilgili en bilinen; Boğaziçi Köprüsü derler, Ayasofya derler bunun gibi. Bir de Galatasaray, Beşiktaş, Fenerbahçe derler. Bu benim kentimin değeri.
Benim görevim bu şehrin o üç takımını alıp başımın üstüne koyup, onları vitrine koymak. Onlarla iş birliği yapıp, dönem dönem ekonomilerine katkı sunmak. Bu aynı zamanda, zaten toplumun büyük bir kısmı bu üç büyük takımın taraftarı İstanbul'da. Bu takımların sporla beraber toplumu buluşturmada da simgesel eylemleri olur. Siz ne diyorsunuz? 'Ben gurur duyuyorum, Başakşehir'i ben kurdum, yarattım. Şimdi de şampiyon olacak.' olmaz." dedi.
BİR İRADE BAĞIMLILIĞI MI VAR?
AK Parti'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım'la biraraya gelmek istediğini yineleyen İmamoğlu, "Binali Yıldırım'ın kendi kişisel tavrını temsil edip etmediğinden emin değilim. Tavrı güzel. Nezaketen de bir iki defa temasımız oldu. Ama ben 'buluşalım' dedim mesela. Bu hoşgörü ve açık olan bir insanın bunu kabul etmesi gerekiyor. Acaba orada bir irade bağımlılığı mı var?" ifadelerini kullandı.
"YORMAYA ÇALIŞIYORLAR"
Partisine ve kendisine yönelik suçlamalara değinen İmamoğlu, "Rahatlığım şuradan geliyor; seçim kampanyası dönemindeyiz. Suçlamalarla sizi yormaya çalışıyorlar. Siz eğer suçlu değilseniz; biri buradan geçiyor, biri buradan geçiyor. Üstünüze alınmadığınız zaman, size yakışmadığı zaman bir anlamı yok. Bazen bam teliniz geriliyor, gerilmemesi mümkün değil çünkü bütün kutsallarınız üzerinden konuşulmaya başlanıyor ya da bütün değerleriniz üzerinden konuşulmaya başlanıyor bu sizi üzüyor. Ama sonra diyorsunuz ki, 16 milyon insana karşı sorumlusunuz. Bir insanın kötü sözü sizi niye üzsün ki?" dedi.
"İSTANBUL'DA ÇALACAK KAPISI YOK"
İstanbul'un sorunlarına da değinen İmamoğlu şöyle konuştu: "Birinci sırada istihdam ve ekonomi. İstihdam, işsizlik, yoksulluk. Üç temel sorun birinci sırada. Tabi ki belediye. Mesela yoksulluk, niye belediye ilgilenecek? Yardımlarını daha da artıracak. Niye? Bu sıkıntılı dönemden vatandaşını çıkartmak için yardımcı olacak. Biz aile destek paketi oluşturduk, sofra destek paketi oluşturduk, evlilik destek paketi oluşturduk. Çocuk destek paketi oluşturduk. Dedik ki, 500 bin çocuğun eğitimle ilgili masraflarını karşılayacağız. Bu rakamlar öylesine havaya fırlatılmış rakamlar değil. Toplumun analiziyle önümüze verilen 'Bu kentte 500 bin çocuğun buna ihtiyacı vardır.' denildiği için bunları koyduk. Keşke ben teknolojiyi konuşsaydım, kent enstitülerini anlatsaydım ama Türkiye'nin bugün geldiği noktada, sadece Ocak ve Şubat ayında 180 bin kişi daha işsizlik ordusuna eklendi. İstanbul'da bu daha da acı. Karadeniz de veya Doğu Anadolu'da bir işsizin koşulları yine kolay. Komşusu var köylüsü var köyü var. İstanbul'da çalacak kapısı yok"