Başbakan Santral Açtı, Muhalefeti Eleştirdi; Bunların Türkiye'ye Hizmet Derdi Yok
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Adana ve Osmaniye'de, alanlara gelenlerin kalemlerinin alındığı, paçalarına kadar arandıkları toplantılarda olağanüstü güvenlik önlemleri ile karadan ve havadan korundu
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Adana ve Osmaniye'de, alanlara gelenlerin kalemlerinin alındığı, paçalarına kadar arandıkları toplantılarda olağanüstü güvenlik önlemleri ile karadan ve havadan korundu. Konuşmasında, muhalefetin yıllardır iktidara gelemedikleri için, "Madem iktidara gelemiyoruz, o zaman yapılanlara karşı çıkalım" zihniyetiyle yapılan her hizmeti eleştirdiklerini öne sürerek, "Bunlar atılan her adımın, her yeniliğin karşısında su seddi gibi baraj oluştururlar, duvar gibi dururlar. Çünkü bunların Türkiye'yi büyütmek gibi bir derdi yok" dedi.
İstanbul'dan Ana uçağı ile Adana'ya gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Adana Havalimanı'nda Vali İlhan Atış, Adana Milletvekili ve 1'inci sıra adayı Ömer Çelik, Elazığ Milletvekili ve Adana Milletvekili adayı Necati Çetinkaya tarafından karşılandı. Başbakan'ın Adana'ya geldiği saatten itibaren yoğun güvenlik önlemleri dikkat çekti. Kastamonu'da yaşanan terör saldırısı nedeniyle, Adana'daki açılışta güvenlik tedbirlerin en üst düzeye çıkarıldı.
ÇİFTE KOBRA İLE KORUMA
Kızı Sümeyye, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Devlet Bakanı Zafer Çağlayan ile gelen Erdoğan, daha sonra başbakanlığa ait helikopterle baraj açılışına katılmak üzere Aladağ İlçesi'ne geçti. Kastamonu'daki saldırı nedeniyle güvenlik önlemleri 2 katına çıkarılan Başbakan'ın bulunduğu helikopter alandan ayrılmadan önce Kobra tipi 2 helikopter havalandı, çevredeki yüksek binalara keskin nişancılar yerleştirildi. Kobra helikopterlerin alan üzerinde tur atması sonrası Başbakan'ın da helikopteri havalandı. Kobra helikopterler, Başbakanlık helikopterine de eşlik etti, santral sahasında tören boyunca havada tur attı. Sivil başbakanlık korumalarının yanı sıra özel tim ekiplerinin sayısı da artırıldı.
MEYVELER BİLE TOPLANDI
Etrafı ormanlık olan tören alanında jandarma ve polis ekipleri ile özel güvenlik personeli görev yaptı. Alana girişte, çocuklar dahil herkes sıkı bir aramadan geçirildi. Vatandaşların üzerindeki şemsiye, küçük cep aynaları, çakmaklar ve kalemler dahil her şey toplandı, bekleme sırasında vatandaşların yemek için yanlarında getirdiği meyvelere de izin verilmedi. Gazetecilerin tepkisi üzerine, kalemleri kontrolden geçirilip, iade edildi. Tören alanı ve çevresinde jandarma ekipleri, 'Vahim' ve 'Reis' adlı özel eğitimli köpeklerle de arama yaptı. Güvenlik görevlileri, tepki gösteren vatandaşlara, Kastamonu'daki arıza nedeniyle önlem aldıklarını söylediler. Açılışa gelenlere köfte sandviç, ayran ve Gaziantep Baklavası'ndan oluşan kumanya dağıtıldı.
Önceki ziyaretlerinde de kullanılan, koruma halkasına dahil edilen kimsayal, biyolojik ve nükleer saldırılara karşı özel tasarlanmış Adana İl Afet Arama Kurtarma Birliği'nin kamyonu, tören alanında yine konuşlandırıldı.
Sanko Holding tarafından Adana'nın İmamoğlu ve Aladağ ilçeleri arasında inşa edilen Sanibey Barajı ve Hidroelektrik Santrali'nin (HES) açılışında ilk söz alan Sanko Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, enerji sektöründe yoğunlaştıklarını, daha önce de rüzgar enerjisi santrali ile HES'leri üretime geçirdiklerini söyledi. Kastamonu'daki saldırı nedeniyle Başbakan'a 'geçmiş olsun' diyen Konukoğlu, "Diyorlardı ki 'benim dedem burada bir baraj yapılacağını söylüyordu, ama sular akıyordu, bol bol gidiyordu. 'Su akar Türk bakar' anlayışı geride kaldı, artık 'Su Akar Türk Yapar' denilecek" dedi.
PATENTİ BAŞBAKAN'A AİT
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da, 'Su akar Türk yapar' sözünün kendine ait olduğunu hatırlattığı konuşmasında, Abdulkadir Konukoğlu'na ve barajın yapımında emeği geçenlere teşekkür etti, Sanibey Barajı ve HES ile bölgenin yarım asırlık rüyasının gerçeğe dönüştüğünü söyledi. 3. 5 yılda inşaatın tamamlanmasının rekor süre olduğuna dikkat çeken Başbakan, şöyle dedi:
"Bu ülkede taş üstüne taş koyanın başımızın üzerinde yeri var. Bu baraj İmamoğlu Ovası'nda, sulu tarıma geçilmesi sebebiyle 50 bin kişiye iş imkanı sağlayacak. Bu eser, neresinden bakarsanız bakın gurur verici, örnek bir yatırım. Ülkeye hizmet, millete hizmet işte budur. Aynası iştir kişinin lafa bakılmaz. Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde. İşte bu sözün müşehhassıslaştığı yer burasıdır. Sanko Holding ve Abdulkadir Konukoğlu kardeşim hiçbir lafa gerek bırakmadan bu devasa eseri ortaya çıkardılar. Önemli olan bu. Enerji artık çeşitleniyor. Biraz patenti bana aittir. 'Su akar Türk bakar' yok, 'su akar Türk yapar'. Allah'ın bize verdiği her türlü nimeti insan için değerlendireceğiz. Allah bize bu aklı boşuna vermedi. Aklı verdi ama ardından emretti, ilmi tahsil edin dedi. İlimle de bırakmadı 'üzerinde akledin, düşünün' dedi, onunla da bırakmadı. Edindiğiniz bu tecrübeleri insanoğlunun hizmetine sunacağız. Çünkü her şey insan için. "
MUHALEFETİN DİKİLİ BİR KAZIKLARI YOK
Konuşmasında muhalefeti de eleştiren Erdoğan, "Bu ülkede taş üstüne taş koyanın başımız üstünde yeri var" derken, Elazığ'da Keban Barajı inşa edildiği zaman, CHP'lilerin "Bu kadar büyük barajı ne yapacaksınız? Bu kadar elektriği nerede kullanacaksınız? Toprağa mı vereceksiniz?' dediğini öne sürerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bunlar bu şekilde her şeye karşı çıktılar. Bunlarda tasavvur yoksa, ülkeyi büyütmek gibi bir niyet yoksa, işte bunlar gibileri çıkar, atılan her adımın, her yatırımın, her yeniliğin önünde bunlar aynen su seddi gibi baraj oluştururlar. Duvar gibi dururlar. Çünkü bunların Türkiye'yi büyütmek gibi bir derdi yok. Bunların bu milletin evladına aşkı yok. Ülkenin enerji ihtiyacı yıllar yılı ortada. Bunlar yıllar yılı bu ülkede iktidar olmadılar mı? Tek partili dönemden tut, ara sıra girdikleri koalisyona bak, bu koalisyonlarda dikili bir kazıkları yok. Eğer, Türkiye'yi büyütme hedefleri olsa enerji ihtiyacının farkında olurlar. Eğer Türkiye ekonomisini büyütme, istihdam gibi hedefleri olsa elektrik ihtiyacının farkında olurlar, yatırım yaparlar. Ama böyle bir gayretleri, niyetleri yok. Kalkıp şunu söyleyebilirler. Sanibey Barajı ve HES'te insan yok diyebilirler. Derler ha. Çünkü bunların gözleri var görmez, dilleri var hakkı söylemez, kulakları var, gerçekleri hiçbir zaman duymaz. Bunların hedefi yok. 10 yıllar boyunca bu ülkede yatırım yapmadıkları gibi ne yazık ki yapanı da engellediler. Bu zihniyet aynı şekilde devam ediyor. Yapılan her işe kulp takıyorlar, karalama peşine düşüyorlar. Anayasa Mahkemesi'ne götürüyorlar. Oraya götürmek suretiyle iptal ettirmek istiyorlar. Bu zihniyet bu ülkede onun için de tek başına iktidar olamıyorlar. Milletim bunlara iktidar vermiyor. Bunlar da madem yapamıyoruz, engel olalım diyorlar. Her hayırlı işin kuyusunu kazıyorlar. En son Kanal İstanbul. Nasıl karalama yaparız, önünü keseriz, şimdi buna taktılar. Boğaz Köprüsü'ne nasıl karşı çıktıysalar, Keban Barajı'na nasıl çıktıysalar, merhum Menderes'in Vatan Caddesi'ni yaptığı zaman, bunlar çıktı ne dedi biliyor musunuz? 'Yahu Vatan Caddesi'ne uçak mı indireceksiniz?' dediler. Şimdi Vatan Caddesi, Adnan Menderes Bulvarı oldu araç trafiği ihtiyaca cevap vermiyor. İstanbul için, İstanbul'dan ziyade Türkiye için son derece önemli bir projeyi güya lüzumsuz göstermenin gayreti içindeler. Biz bunlara aldanmayacağız. Bu karalamaları, engellemeleri umursamayacağız. İnandığımız yolda aynen devam edeceğiz"
Kamu-özel sektör işbirliğiyle Türkiye'yi yeniden imal ve inşa edeceklerini vurgulayan Erdoğan, 8. 5 yılda Türkiye'nin çözülemeyecek sorunu olmadığını Türk halkıyla birlikte gördüklerini belirterek, "Türkiye gerçekten isterse, azimle, dirayetle, kararlılıkla çalıştığı takdirde ulaşamayacağı hiçbir hedef yoktur. Biz diyoruz ki Türkiye dünyanın en gelişmiş 10 ekonomisi arasına girebilir. Türkiye 500 milyar dolar ihracat yapabilir. 2 trilyon dolar milli gelir sahibi olabilir. Genci, yaşlısı, kadını, erkeği, işçisiyle, işvereni ile kardeşlik içinde bu hedefleri gerçeğe dönüştürebilir. Bizim 2023 Türkiye'sine ilişkin hedeflerimize karşı çıkanlar, bunları uygulanamaz bulanlar, sadece ülkemize ve milletimize değil kendilerine de güvenleri olmayanlardır. Biz Türkiye'ye güveniyoruz. Bu ülke bizi bir an bile hayal kırıklığına uğratmadı. Milletimiz bir gün desteğini bizden çekmedi. Biz kendimize güveniyoruz. Çıktığımız hizmet yolunda alnımızın akıyla bugünlere geldik. Önümüzde aşılamayacak hiçbir engel yok" diye konuştu.
'MİLLET ŞİRİN, BİZ FERHAT'
Ferhat gibi dağları dele dele vatandaşa hizmet götüreceklerini ifade eden Erdoğan, 'Ferhat ile Şirin' örneği vererek, şunları söyledi:
"Biz Ferhat gibi dağları dele dele size geleceğiz. Sanko, dağları deldi. Yollar yapıyoruz, hem su tünelleri yapıyoruz. Ferhat kime aşıktı, Şirin'e. Şirin'in babası kızını vermek istemiyordu, 'Öyle bir şey söyleyeyim, yapamaz zaten. Şu dağın ardındaki suyu eğer buraya getirebilirsen eyvallah' dedi. Ben de size aşığım. Ferhat kerpiçle dağı delmeye başladı. Sordular Ferhat'a, 'bununla bu dağ delinir mi? Ferhat'ın cevabı çok enteresandır. 'Çoğu gitti azı kaldı' dedi. ve Ferhat o dağları deldi, suyu getirdi. Biz de İstanbul'a belediye başkanı olduğumuzda İstanbul'un suyu yoktu. CHP belediyesinden almıştık İstanbul'u o zaman. Susuz İstanbul, sefalet. 180 kilometreden İstanbul'a su getirdik, dağları deldik. Niye aşk öyle bir şeydir ki, işte millet şirin biz Ferhat. Aşılamayacak hiçbir engel yok. Rotamızı 2023'e çevirdik. Yolumuzu derinleştirdik. Bu ülkenin akıl, vicdan sahibi her bireyi yapılanları görüyor, yapmak istediklerimizi de anlıyor. "
Enerjinin kalkınmanın en temel altyapısını oluşturduğunu bildiren Erdoğan, iktidara geldikten sonra enerji seferberliği başlattıklarını, 2002'de 132 milyar kilovatsaat tüketen Türkiye'nin üretimi tüketime yetmediği için elektrik ithal ettiğine dikkat çekerek, "Aradan 9 yıl geçti, 2010 yılı sonunda 210 milyar kilovatsaat elektrik tükettik. Bu tüketimi sorunsuz karşıladığımız gibi komşularımıza da elektrik ihraç etmeye başladık. Tüm su kaynaklarımızdan rüzgar ve jeotermal gibi kaynakların tamamından faydalanmayı kendimize hedef koyduk. HES'lerin toplam kurulu gücünü 12 bin 200 megavattan 16 bin 200 megavata çıkardık" dedi.
Konuşmasının bu bölümünde yağmurun başlaması üzerine, Başbakan Erdoğan, "Bu nisan yağmurudur gelir geçer. Bu rahmet. Bundan sonra buralarda kuraklık olmayacak inşallah" dedi. Dolunun da başlaması ve yağmurun şiddetini artırması üzerine Başbakan konuşmasını yarıda kesip, eserin hayırlı olması dileğiyle sözlerini noktaladı. Kurdele kesimi sonrası tesisleri gezen Başbakan, daha sonra, helikopterle Osmaniye'ye geçmek üzere tören alanından ayrıldı.
Bu arada, baraj ve santral açılışının devletin resmi programı olması dikkate alınarak, tören alanına Ak Parti bayrakları alınmadı. Girişte, askerler, AK Partililerin yanlarında getirdikleri bayrakları el koyup, sadece Türk Bayrağı ile alana girilmesine izin verdi. Toplama devam ederken, bir komutan, "Bırakın. Siz toplamayacaksınız. Görevliler toplayıp, ayırırlar" diyerek, bu işi Ak Partililere bıraktırdı.
SON DAKİKA ONARIMI
İmamoğlu kavşağından sonra Aladağ İlçesi'ne dönüldükten sonra 28 kilometrelik yolda karayolları ekipleri, Başbakan'ın gelmesine 2-3 saat kala yama çalışması yaparak, bozuk yerleri onarma telaşına girdi.
YILLIK ÜRETİMİ BİR MİLYAR KİLOVATSAAT
Adana'nın İmamoğlu ve Aladağ ilçeleri arasında inşa edilen Sanibey Barajı ve Hidroelektrik Santrali'nin (HES) temeli 2007'de atıldı. 320 megawaat kurulu güce sahip santralin yılda yaklaşık bir milyar kilovatsaat elektrik üreteceği, bu miktarın 600 bin evin yıllık enerji ihtiyacını karşılayacağı belirtildi. Proje bedeli 500 milyon dolar olan Sanibey Barajı ve HES'in gerçekleşmesi aşamasında 1500 kişi istihdam edildi. Elektrik üretimi ve sulama amaçlı baraj ve HES sayesinde, İmamoğlu Ovası'nda 750 bin dönüm arazi sulanabilecek. Arazideki üretim 3. 6 kat artabilecek.