Başbakan Yardımcısı Akdoğan Tekirdağ'da
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, "Brüksel'de, Paris'te DAEŞ çadır kuramaz, propaganda yapamaz ama PKK'ya yaptırıyorlar.
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, " Brüksel'de, Paris'te DAEŞ çadır kuramaz, propaganda yapamaz ama PKK'ya yaptırıyorlar. Bu da terör örgütü değil mi, masumları katletmiyor mu, on binlerce insanı katletmedi mi? Bu samimiyetsizlikle nasıl mücadele edeceğiz, nasıl ortak mücadele olacak? Bütün bunlara karşı ortak bir anlayışla mücadele etmemiz gerekiyor." dedi.
Akdoğan, Vakıflar Genel Müdürlüğünce restore edilen Orta Camisi'nin açılışında yaptığı konuşmada, 1855'te Kürkçü Sinan Bey tarafından yapılan Orta Camisi'nin, kentin tarihinde önemli bir yeri olduğunu belirterek, caminin geçirdiği restorasyonları anlattı.
Vakıflar Genel Müdürlüğünün iki yıllık restorasyon çalışmasıyla camiyi ihya ettiğini dile getiren Akdoğan, yaklaşık 3 milyon lira ödenekle restore edilen caminin halkın kullanımına açıldığını söyledi.
Başbakan Yardımcısı Akdoğan, Tekirdağ ve ilçelerinde 15 camiyi restore ettiklerini aktardı.
Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün temel görevinin; vakıf medeniyetini yaşatmak, ihya etmek, ayağa kaldırmak olduğunu vurgulayan Akdoğan, "Bu, Hz. Muhammed başlattığı bir gelenek. Bu geleneğin temeli insana hizmet etmekt, insanı yaşatmaktır. Fakire fukaraya, garip gurebaya sahip çıkmaktır. Ecdadımız bu medeniyetini inşa ve ihya etmek için elinden gelen çabayı göstermiştir, hanlar, hamamlar, yollar, sebiller, camiler yaptırtmıştır." diye konuştu.
Her ülkede ecdat yadigarı eserlerin görülebildiğine dikkati çeken Yalçın Akdoğan, şöyle devam etti:
"Bosna'ya, Kosova'ya, Arnavutluk'a, Sırbistana, Yunanistan'a, Bulgaristan'a nereye giderseniz gidin, ecdadımız oraya hizmet götürmüş, eserler kazandırmış. Şimdi bize düşen bu ecdat yadigarı eserlere, topluluklara sahip çıkmaktır. Bütün soydaşlarımız Kırım Tatarlarından Ahıska Türklerine Uygur Türklerine kadar ecdadımız madem dünyanın dört bir yanına elini uzatmış, mazluma ve mağdura sahip çıkmış, Myanmar'daki garibana da sahip çıkmış, Sudan'daki, Somali'deki garibana da sahip çıkmış, o zaman bize düşen işte bütün mağdurlara, mazlumlara şefkat elini uzatmaktır."
"Bize düşen hayatımızı millete hizmetle geçirmektir"
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, AK Parti iktidarı döneminde mazlum, mağdur, ecdat yadigarı topluluklara ve halklara sahip çıkmaya çalıştıklarını anlatarak, Somali'de salgın hastalık olduğunda, Batı Afrika'da Ebola virüsü yayıldığında, Pakistan'da deprem olduğunda ilk kendilerinin yardım elini uzattığını söyledi.
Türkiye'nin 34 ülkede 78 şehitliği olduğunu anımsatan Akdoğan, "Bu milletin evlatları gitmişler hak, hukuk, adalet, mazlumlara sahip çıkmak için oralarda kanlarını akıtmışlardır. Bütün şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Onlar bu millet, bu bayrak, bu vatan için kurşunun önüne atladılar, canlarını siper ettiler, feda ettiler. Bize düşen onların emanetlerine, ülkemizin huzuru, birlik bütünlüğü, bu vatan, bu bayrak için sahip çıkmaktır." ifadelerini kullandı.
Akdoğan, geçmişteki gibi bugün de istikbal, birlik ve bütünlük için vatan evlatlarının şehit olduğunu anlatarak, "Bize düşen de bu millet yolunda, bu millete hizmet yolunda hayatımızı vakfetmek, hayatımızı adamak, bu millete hizmetle geçirmektir. Bu anlayışla hareket ediyoruz." dedi.
"Terörün dini, milleti, ırkı yok"
Hangi terör örgütü olursa olsun ister PKK, ister DAEŞ, ister DHKP-C bunların isimlerinin önemi olmadığını ve insanlığa karşı savaş açtıklarını aktaran Akdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ankara'da otobüs durağında, otobüs bekleyen masum sivil insanları katletmek bu nasıl bir canavarlıktır. Çocuklar sınavdan çıkmışlar, evlerine gidecekler, yarına dönük bir sürü hayalleri, planları var. Siz bu insanları, masumları katlediyorsunuz. Bu insanlara savaş açmaktır. Brüksel'de havalimanında küçücük çocuklar ölüyor, kim olduğunu bilmiyorsun yani öldürdüğün insan Müslüman'ı var, Hıristiyan'ı var, çocuğu var, yaşlısı var, kadını var bu nasıl bir cinayettir. Bu yüzden terörün dini, milleti, ırkı yoktur. Ne hedef aldığı insanlarda böyle bir ayrım gözetir ne eylemi gerçekleştirenlerin, ideolojisinin bir önemi vardır. Bunlar insanlara savaş açmıştır, insanlığın ortak belasıdır. Dinimize göre de bir insanı öldüren, masum bir insanı öldüren, bütün insanlığı öldürmüş gibidir, bir insanı kurtaran, hayatını kurtaran imana gelmesine vesile olan da bütün insanlığı kurtarmış gibidir."
"Türkiye hep yalnız bırakıldı"
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Türkiye'nin hep yalnız bırakıldığını belirterek, şunları kaydetti:
"Şimdi gelin Brüksel'de, Paris'te DAEŞ çadır kuramaz, propaganda yapamaz ama PKK'ya yaptırıyorlar. Bu da terör örgütü değil mi, masumları katletmiyor mu, on binlerce insanı katletmedi mi? Bu samimiyetsizlikle nasıl mücadele edeceğiz, nasıl ortak mücadele olacak? Bütün bunlara karşı ortak bir anlayışla mücadele etmemiz gerekiyor. Biz hep yalnız bırakıldık. Göçmen meselesinde, insani kriz var, yüz binlerce insan öldü, milyonlarca insan göç etti, dört yıldır 3 milyon insana kucağımızı açtık, hiç yardım eden oldu mu? Terör konusunda nasıl yalnız bırakıldıysak bu insani krizle mücadelede de hep yalnız bırakıldık ama bu millet büyük millet, bu devlet büyük devlet... Tek başına kalsa da mücadele ediyor, tek başına da olsa da mazlumlara, mağdurları kucağını açıyor. Bu yolda devam edeceğiz."?
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, daha sonra Vakıflar Genel Müdürü Adnan Ertem, Tekirdağ Vali Vekili Ahmet Büyükçelik, AK Parti Tekirdağ milletvekilleri Mustafa Yel, Metin Akgün, Ayşe Doğan ve AK Parti Tekirdağ İl Başkanı Ahmet Akçay tarafından kurdele keserek, Orta Camisi'nin açılışı gerçekleştirdi. Yalçın Akdoğan ve beraberindekiler, daha sonra camide cuma namazı kıldı.