Başbakan Yıldırım, Öğretmenlerle Bir Araya Geldi
Başbakan Binali Yıldırım, "Önümüzdeki ay içerisinde 20 bin öğretmenin atamasını yapmış olacağız. Bundan sonra da ihtiyaç olduğunda yine öğretmen atamalarını yapmaya devam edeceğiz" dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, "Önümüzdeki ay içerisinde 20 bin öğretmenin atamasını yapmış olacağız. Bundan sonra da ihtiyaç olduğunda yine öğretmen atamalarını yapmaya devam edeceğiz" dedi.
Yıldırım, 81 ilden gelen öğretmenlerle Çankaya Köşkü'nde bir araya geldiği iftarda, öğretmenliği hiçbir zaman görev veya iş olarak görmediklerini belirtti.
"Oku" emriyle başlayan medeniyetin mensupları olarak eğitimin kıymetini bilerek ülkeyi yönettiklerini ifade eden Başbakan Yıldırım, bu nedenle eğitime en büyük kaynağı ayırdıklarını vurguladı.
Yıldırım, eğitimin 2002'de toplam bütçe içindeki payının sadece 10 milyar lira olduğuna dikkati çekerek, bunu 12 kat artırarak 122 milyar liranın üzerine çıkardıklarını söyledi. Bir milyon civarında öğretmeni, 25 milyona varan öğrencisiyle büyük bir aile olduklarını belirten Başbakan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"25 milyon öğrenci demek, dünyada Birleşmiş Milletlere kayıtlı 140 ülkeden daha büyük bir nüfusu gösteriyor. Bununla da yetinmedik darda, zorda kalan ve hayatını kurtarmak için bize sığınan, kucak açtığımız 509 bin Suriyeli yavrumuza da eğitim veriyoruz. Türkiye öylesine büyük bir ülke ki Suriyeli mültecilerin 200 bin bebeği bu topraklarda gözünü dünyaya açtı. Eğer Türkiye olmasaydı onlar da bu felakette yok olup gidecekti. 15 yılda 270 binin üzerinde derslik yaptık, okullarımızı teknoloji sınıflarıyla etkileşimli tahtalarla bilgisayarlarla donattık. Bütün okullarımızı fiber internet altyapısıyla donatıyoruz. 561 bin öğretmenimizin son 15 yılda atamasını gerçekleştirdik. 'Ana-Kız Okuldayız', 'Haydi Kızlar Okula' kampanyalarıyla 1,5 milyon kız çocuğumuzu ve kadınlarımızı okul sıralarıyla buluşturduk."
"Benim hanım buna karşı çıkıyor"
Eğitimle ilgili birçok düzenlemeyi hayata geçirdiklerini bildiren Yıldırım, "Şimdi önümüzde yeni bir dönem var. Bu yeni dönemde 2023 hedeflerimiz kapsamında okul öncesi eğitimi de zorunlu hale getireceğiz." diye konuştu.
Okul öncesi eğitimde yüzde 50 oranlarına yaklaşan ciddi bir mesafenin alındığını dile getiren Başbakan Yıldırım, "Müfredatı kapsamlı olarak Milli Eğitim Bakanlığımız çalıştı, müfredat yenilenecek." dedi.
Müfredat değişikliğine ilişkin herkesin görüşünün alındığını ve bunlar doğrultusunda değişikliklerin başladığını bildiren Başbakan Yıldırım, şunları söyledi:
"Nedir bu değişikliklerden bir tanesi? El yazısı kaldırılıyor. Gerçi benim hanım buna karşı çıkıyor da ona görüş sormadı herhalde Milli Eğitim Bakanı. Geçen gün Bakanıma dedim ki 'Bu konuyu iyi düşündünüz mü'. Bana dediği şu, 'Kapsamlı bir saha araştırması yaptık, gelen talep bu yöndeydi. Çocuklar el yazısını yazmakta çok zorlanıyorlar dolayısıyla çok da başarılı olamıyorlar. O yüzden böyle karar aldık' diye bana izah etmeye çalıştı. Tabii biz önceki kuşağız, bizim dönemimizle bu dönemin öğrenciliğini karşılaştırmak, ona göre kanaat oluşturmak doğru bir şey değil. Şimdiki gençlerin, yavrularımızın, geleceğe bakışıyla, bizim geçmişteki gelecek ufkumuz aynı değil."
Yeni müfredatla 5. sınıflarda yabancı dil eğitimine gerçek anlamda ağırlık verileceğini belirten Yıldırım, şöyle devam etti:
"Yabancı dil çok önemli, bunun ne kadar önemli olduğunu ben bizatihi yaşayarak öğrendim. Ortaokulda, lisede, üniversitede yabancı dil eğitimi aldık, mastır öğretimi de yaptık hayata atıldık, baktık ki hiçbir şey bilmiyoruz. Bu ne biçim iş? 40 yaşından sonra sağ olsun hanımefendi de fedakarlık gösterdi, iki sene yurt dışında mastıra gittik ve orada lisan öğrenmek mecburiyetinde kaldık. Halbuki ağaç yaşken eğilir, demir tavında dövülür. Öğrencilik yıllarında öğrenme, her şeyi kapma yaşının olduğu dönemde bu işleri öğrenememiş olmak çok büyük bir kayıptır. Yarım asırdan beri 'Avrupa ülkesiyiz, Avrupalıyız' diyoruz ama dil öğretiminde maalesef istediğimiz seviyede değiliz. Onun için benim özellikle Milli Eğitim Bakanı'ndan ricam, dil eğitimi mutlaka öğrenciler lise seviyesindeki öğrenimlerini tamamlayıncaya kadar halletmesi lazım. Sadece kitaplardan, teorik eğitimle bunu halledemeyiz. Bunun için mutlaka 5. sınıftan başlayarak birkaç sene arka arkaya dil eğitimini, en az bir yabancı dil eğitimini mutlaka oturtmalıyız, bunun sonuçlarını almalıyız."
"Sınav kağıdımı aldı, gözümün önünde yırttı, attı çöpe"
Bir diğer hedeflerinin tam gün eğitim olduğunu belirten Başbakan Yıldırım, "Buradaki hedefimiz 2019. Bunun için ihtiyacımız ilave 71 bin derslik. Bazı okullarda, illerde buna ihtiyaç bile yok. Önümüzdeki yıl geçebileceğiz." diye konuştu.
Göçün olduğu Doğu, Güneydoğu, İç Anadolu'da altyapının buna hazır olduğunu aktaran Yıldırım, Ege, Marmara ve Akdeniz bölgelerindeki bazı yerlerde derslik açığının olduğunu söyledi. Yıldırım, bu açığın üç yıl içinde tamamlanacağını belirterek, "2019 içinde tekli öğretime inşallah geçeceğiz. Ayrıca öğretmenliği bir kariyer mesleği olarak görüyoruz ve bu dönüşümü yapacağız. Meslek içi eğitimler ve bir ödül sistemiyle öğretmenlik mesleğini daha üst noktalara, hak ettiği en güzel yere taşıyacağız. Yeni dönemde inşallah sizlerin de desteğiyle reform niteliğinde birçok uygulamayı hayata geçireceğiz." ifadelerini kullandı.
Sadece annenin, babanın ve öğretmenin elinin öpülebileceğini dile getiren Yıldırım, şunları kaydetti:
"Öğretmenlerimizi her birimizin nezdinde annelerimiz, babalarımız kadar yüksek bir değere sahiptir. Eminim ki şu anda bizleri izleyen bütün vatandaşlarımız ilkokul öğretmeninin ismini ve onunla yaşadığı güzel günleri hatırlıyordur. Eşimden ve kendimden de biliyorum, hayatımıza yön veren öğretmenlerinizi asla unutamazsınız. Bir hatıramı sizlerle paylaşmak istiyorum, ortaokul son sınıftayım, İstanbul'da okuyorum ve hedefim öğretmen olmak. Neden öğretmen olmak? Açıkçası İstanbul'da amcalarımın yanında kalıyorum, onlara yük olmamak, bir an önce öğretmen olup hayata atılmak istiyorum. Bu amaca yönelik birkaç arkadaşımla birlikte öğretmen okulu sınavlarına girmeye karar verdik. Kaydımızı yaptırdık, sınav günü geldi çattı, sınav kağıdımı alamıyorum, müdür bey sınav kağıdımı almış. Sınava gideceğiz, kağıt yok. Müdür beye gittim, kendisi de coğrafya öğretmenimizdi, kapıyı vurdum, çok asık suratlı, heybetli bir müdürümüzdü Allah yaşıyorsa uzun ömür versin, eğer değilse, mekanını cennet eylesin, Hasan Çelik isminde müdürümüzdü. Girdim içeri, 'Müdür Bey, sınav kağıdımı istiyorum' dedim. Kaşını kaldırdı, bir baktı, 'Sen öğretmen mi olacaksın' dedi. 'Evet, efendim inşallah. Onun için sınava gireceğim.' Sınav kağıdımı aldı, gözümün önünde yırttı, attı çöpe. Yıkıldım, mahvoldum. 'Yok, sen öğretmen olmuyorsun, haydi git' dedi. Kovdu beni. Benim bütün hayallerimi yıktı, liseye gitmek mecburiyetinde kaldım. Yani bir insanın geleceğinin nasıl yön değiştirdiğini gösteren bir örnek olsun diye anlatıyorum. 'Beni görmüyor musun ne işin var öğretmenlikte' filan diye de beni azarladı. Bizim oradaki gelecek planımızı değiştirmişti."
"Yalnız değilsiniz, her zaman yanınızdayız"
Yıldırım, öğretmenlerin şartlarını daha da iyileştirmek için ne gerekiyorsa yapacaklarını belirterek, "Devletimizin imkanları nispetinde gereken her türlü iyileştirmeyi yapacağız." diye konuştu.
Her gün yeni okullar açmanın, eğitim ordusuna yeni neferler kazandırmanın gururunu yaşadıklarını ifade eden Başbakan Yıldırım, "İnşallah önümüzdeki ay içerisinde 20 bin öğretmenin atamasını yapmış olacağız. Bundan sonra da ihtiyaç olduğunda yine öğretmen atamalarını yapmaya devam edeceğiz. Daima bir olmaya, iri olmaya, diri olmaya ve birlikte Türkiye olmanın gayreti içinde olacağız. Mutluluğumuzu, sevgimizi, başarılarımızı paylaşarak çoğaltacağız." dedi.
Cemil Meriç'in "En çok sevilen öğretmen, en çok seven öğretmendir" sözlerini anımsatan Yıldırım, öğretmenlerin görevlerini büyük bir fedakarlık, emek ve sevgiyle yaptığını söyledi.
Başbakan Yıldırım, sevgiyle kazanılan her bir çocuğun ülkenin geleceğine giden yolda atılan büyük bir adım olarak nitelendirerek, "Bundan sonra da bu mübarek topraklarda sevgiyi çoğaltmak, dostlukları artırmak, düşmanlıkları azaltmak için gayret edeceğiz. Ülkemizin her köşesine umut, sevgi ve kardeşlik götürmek sizin en önemli göreviniz. Bizler adına, okuttuğunuz yavrularımızın yanaklarından öpün, sınıflarınızda sevgiyi yeşertin, okullarınızda kardeşlik iklimini hakim kılın. Köylerimize, bulunduğunuz ilçelere birliği, beraberliği, vatan, bayrak, millet sevgisini aşılamayı ihmal etmeyin. Hiçbiriniz yalnız değilsiniz, bizler her zaman sizin yanınızdayız." ifadelerini kullandı.
(Bitti)