Basın Konseyi Başkanı Türenç"Haber Peşinde Koşan Gazeteciler Terörist İlan Edilemez"
Basın Konseyi Başkanı ve Gazetecilere Özgürlük Platformu (GÖP) Dönem Başkanı Pınar Türenç, İstanbul Adliye Sarayı'nda Cumhuriyet Savcısı Selim Kiraz'ın, teröristlerce rehin alınma fotoğraflarını yayınladıkları gerekçesiyle gazeteciler hakkında dava açılmasını eleştirerek, "Haber peşinde koşan gazeteciler terörist ilan edilemez" dedi.
Basın Konseyi Başkanı ve Gazetecilere Özgürlük Platformu (GÖP) Dönem Başkanı Pınar Türenç, İstanbul Adliye Sarayı'nda Cumhuriyet Savcısı Selim Kiraz'ın, teröristlerce rehin alınma fotoğraflarını yayınladıkları gerekçesiyle gazeteciler hakkında dava açılmasını eleştirerek, "Haber peşinde koşan gazeteciler terörist ilan edilemez" dedi.
Basın Konseyi Başkanı ve (GÖP) Dönem Başkanı Pınar Türenç, Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Danışmanı Doğan Satmış ve Basın Konseyi Yüksek Kurulu üyesi Misket Dikmen, Şişli'deki Basın Konseyi'nde, gazeteciler hakkında açılan davalarla ilgili açıklama yaptı.
BU KARAR ZORLAMA VE TALİHSİZ BİR KARARDIR
Açıklamayı okuyan Pınar Türenç, Savcı Mehmet Kiraz'ın fotoğraflarını yayınlayan 12 gazeteden 21 gazeteci hakkında her biri için 7.5 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldığını ve aynı haberle ilgili, Basın İlan Kurumu'ndan 39 gazeteye ilan cezaları verildiğini belirterek, "Bu cezalar ve iddianameler, aslında gazetecileri terörist ilan eden ve gazetecileri terör propagandası yapmakta suçlayan zorlama bir talihsiz karardır. Haber peşinde koşan gazeteciler terör ile suçlanamaz. Söz konusu fotoğrafta nefret söylemi de yoktur. Sadece kamuoyunu ilgilendiren olayla ilgili bir fotoğraf suçlanmaktadır. Söz konusu çalışma bir gazetecilik uygulamasıdır" dedi.
BU KARARDAN BİR AN ÖNCE DÖNÜLMESİNİ BEKLİYORUZ
Türenç açıklamasında, son dönemde İŞİD ile ilgili vahşeti gözler önüne seren yayınların ve fotoğrafların serbestçe kullanılmasıyla ilgili bile böyle bir iddianamenin hazırlanmadığını belirterek, "Gazetecilerin terörist sıfatıyla yaftalandığı bu zorlama, talihsiz, cezalandırıcı ve yasaklar içeren karardan bir an önce dönülmesini bekliyoruz. Ayrıca aynı yayınla ilgili 39 yayın ve yerel gazeteye, basın kurumlarını yaşatmak amacıyla kurulan Basın İlan Kurumu'nca getirilen ilan vermeme cezasının, yerel basına gözdağı vermek olduğunu düşünüyoruz" diye konuştu.
NE OLURSA OLSUN YOLUMUZA DEVAM EDECEĞİZ
Türenç, Türk basınının sansür, otosansür, korkutma, yıldırma hatta yok edilme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu belirterek şunları söyledi: "Ne olursa olsun, bağımsız, tarafsız yayıncılık ilkeleri hedefinden yılmadan yolumuza devam edeceğimizi, bu yolda hedef gösterilen, haklarında dava açılan ve sayıları her geçen gün artırılan gazetecilerin yalnız olmadıklarını kamuoyuna duyuruyoruz."
BAŞKA BİR ÜLKEDE OLSA KOMEDİ OLURDU
Fotoğrafın yayınlanması nedeniyle hakkında dava açılan gazetelerden Cumhuriyet'in genel yayın danışmanı Doğan Satmış da, "21 gazeteciye 150 yıl hapis istemek başka bir ülkede olsa komedi olur. Trajikomik bir olay olarak değerlendirilir. Maalesef Türkiye'nin itibarını aşağı çeken bir dava. Bu tür davalar zaten sonuç vermeyen mantıksız davalar. Bir an önce bu hatadan dönülmesini ve mahkemenin beraat vermesini bekliyoruz" dedi. - İstanbul