Bayburt Bakan Günay Türkü Söyledi Günay, Sam'ın Söylediği Gelevera Deresi Adlı Türküye Bir Süre Eşlik Etti Ve Büyük Alkış Aldı
Bayburt'un Bayraktar Köyü'nde Kurulan Baksı Müzesı Bakan Ertuğrul Günay Tarafından Açıldı
BAYBURT'UN BAYRAKTAR KÖYÜ'NDE KURULAN BAKSI MÜZESI BAKAN ERTUĞRUL GÜNAY TARAFINDAN AÇILDI
Bayburt'un eski adı Baksı olan Bayraktar Köyü'nde sanatçı Prof.Dr. Hüsamettin Koçan öncülüğünde kurulan Baksı Müzesi, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın da katıldığı bir törenle açıldı. Günay, törende yaptığı konuşmada, görev süresi içinde yaşadığı en güzel günlerden birine tanık olduğunu ifade ederek, "Bir takım hainler çocuklarımıza, canımıza kıydılar. Bunlar olmasa, Türkiye'nin bir yöresinde bu ihanet odakları dursa, sussa, Türkiye'nin her tarafına götürebileceğimiz ne kadar büyük, güzel imkanlar var. Biz silahlanmaya değil, çatışmaya değil, barışa, sağlığa, sanata, kültüre, eğitime, yola, ulaşıma kaynaklarımızı ayırabilsek çok daha ilerlere gidebilir Türkiye" dedi.
Geceyi Bayburt'ta geçiren Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, bu sabah Bayburt Kalesi'nde incelemelerde bulundu ve kahvaltı etti. Daha sonra Bayburt Valisi Kerem Al'ı makamında ziyaret eden Ertuğrul Günay'a vali tarafından Bayburt işi ihram kumaşından yapılmış kravat hediye edildi. Valiliğe kravatsız gelen Günay, "Kravatsız oluşumu bu kadar da yüzüme vurmayın" diye espri yaptı ve kravatı çok beğendiğini söyledi.
Güney ve beraberindekiler daha sonra Baksı Kültür ve Sanat Vakfı tarafından Bayburt'un eski adı Baskı olan Bayraktar Köyü sınırları içinde kurulan Baksı Müzesi Halk Sanatları Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin açılış törenine katıldı. Sanatçı Prof.Dr. Hüsamettin Koçan öncülüğünde kurulan Baksı Kültür ve Sanat Vakfı tarafından yaptırılan Baksı Müzesi'nin açılışına Günay'ın yanısıra, Bayburt Valisi Kerem Al, milletvekilleri ve sanatçılar katıldı. Tören öncesinde müzeyi gezen ve eserler hakkında bilgi alan Bakan Ertuğrul Günay, daha sonra kurdeleyi Prof.Dr. Hüsamettin Koçan ve diğer katılımcılarla birlikte kesti.
Açılışı konuşmasını gerçekleştiren müze kurucusu Prof.Dr. Hüsamettin Koçan, "Öncelikle dağları aşarak geldiğimiz, yolun bittiği bu noktada bizi yalnız bırakmadığı, bizimle bu mutluluğu paylaştığı için sayın Bakan'a teşekkür ediyorum. Aslında Baksı projesi akıllı adam işi değil. Bazı arkadaşlarımız, 'orada yatırım olur mu? Oraya kimse gider mi? Yol bile geçmiyor önünden' dediler. Yol bitiyor ama insan bitmiyor. Kültür, üretim, hayaller bitmiyor. O tür eleştiriler ve uyarılar içinde başladık ve bugüne kadar geldik. Bugüne gelirken bu projenin arkasında değerli destekler var. Sevgili eşim bir tanesi. Onu Ankara'dan İstanbul'a, sonra da dağa kaldırdık, buraya getirdik. Bu projenin etrafında sanatçılar vardı. Sanatçılar, çocuklar ve gurbetçiler bu projeyi anladılar öncelikle. Sanatçı toplumun sınırlarını genişletiyor. Çocuklar önyargı olmadan gelecek sevinci üretiyorlar. Gurbetçiler ise ayrılığın buruk tadını biliyorlar. Belki de bu proje gurbetin önünü kesecek bir proje diye düşünüp büyük moral destek veriyorlar" dedi. Koçan sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bayburtlular projeye önce kuşkuyla baktılar. Ama kısa sürede önemini kavradılar. Onların iyi niyetine ve coşkusuna teşekkür ederim. Bizim projenin temellerinde kültürel tasa var. Bizde bir ikilem söz konusu. İnsanlar gelenek ve gelecek kavramlarını düşman sayıyorlar. Gelenekçi grubumuz yeniyi tehdit olarak algılar. Bu, kültürün ölümü demektir. Bu proje hem katı gelenekçiliğe hem de geleneğe karşı çıkan fikri bir araya getiren bir proje olarak doğdu. Alt ve üst kültürü burada herhangi bir hiyerarşik tabana oturtmadan, insanoğlunun arayışı olarak kabul ediyor ve sergiliyoruz. Burası bir vakıf. Burada atölyelerimiz var. Bu müzeyi babama ithaf ediyorum. Anneme ithaf ediyorum. Bu proje bizim gibi kırsal alandaki başka projelerin doğmasına neden olacaktır."
Günay: "İçimden, 'Sanatçı biraz da deli olur' diye geçirmiştim "
Bayburt Belediye Başkanı Hacı Ali Polat, Milletvekili Fettani Battal ve Vali Kerem Al'ın kısa konuşmalarının ardından kürsüye Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay geldi. Çevredeki çocukları çağırarak kürsünün etrafına toplayan Günay, konuşmasını çocuklar kürsünün etrafındayken yaptı.
Günay, "Görev sürem içinde yaşadığım en güzel günlerden birisi. Bunu geçen yaz İzmir Menderes'in bir köyünde, 8 köy halkının bir araya toplandığı meydanda söylemiştim son defa. 'Kültür sanat hizmetine susamış, hayatın güzelliklerinden yararlanma ihtiyacı olan ama imkanı olmayan insanlara bir sanat eserini götürmenin, onların coşkusunu, sevincini paylaşmanın güzelliğiyle bu akşam benim yaşadığım en güzel gecelerden birisi' demiştim. Ama itiraf ediyorum ki bugün burada duyduğum sevinç ve heyecan onların hepsinden çok fazla. Bayburt'u 30 yıldan önce görmüştüm. Yaklaşık 10 yıl önce bir baharda Bayburt ziyaretimde Hüsamettin Koçan, köyünde müze fikrini bana anlatmıştı. İçimden 'sanatçı biraz da deli olur' diye geçirmiştim. Bu dağ başında, Bayburt'un gidilebilen son köyünde, buraları yaşanabilir, gidilebilir kılan, inanılmaz bir fikir projesi ve onun hayata geçmesi. Bana Ferhat'ın aşkını hatırlattı. Ferhat sevdiğine kavuşmak için uzun ve sabırlı bir emekle bir yerden ulaşılmaz başka bir yere su taşımış. Öyle sanıyorum ki siz de eşiniz Oya hanıma buraları sevdirmek için Baksı köyüne su getirmişsiniz. Sizi bütün kalbimle alkışlıyorum. Sizi bu köyün, efsanelerden çıkıp gelmiş çağdaş Ferhat ve Şirin'i olarak selamlamama izin verin. 'Bu müze babamın, aşağıdaki evler de annemin' dediniz. Bunu kıskançlıkla dinledim. Hangi evlat anasına ve babasına, doğduğu toprağa, böyle güzel bir anıt dikebilir. Bu nasıl bir baba sevgisidir. Bu nasıl bir vatan, toprak sevgisidir. Allah sizin gibi evlatları bu vatanda çoğaltsın. Vatanını sevmek, Atatürk'ün söylediği gibi ona en fazla hizmet etmektir. Nutuk atmakla olmaz. Geçen yıl dünyanın önde gelen 10 ülkesinin dokuzunda gelen ziyaretçi sayısı ekonomik kriz nedeniyle azaldı. Sadece Türkiye'de arttı. 26 milyondan 27 milyona çıktı. 30'a doğru gidiyoruz. Gelenlerin üçte biri Antalya'ya geliyor, gelenlerin en azından 10 da biri bu bölgelere gelsin. Bu bereketten bizim gençlerimiz, çocuklarımız da yararlanabilsinler. Onun yarattığı istihdamdan yararlansın" dedi.
"Hainler çocuklarımıza, canımıza kıydılar"
Günay, konuşmasında bu sabah Hakkari Çukurca'da askerlermizin şehit edilmesine de değinerek şunları söyledi:
"Güne sıkıntılı haberlerle başladık. Bir takım hainler çocuklarımıza, canımıza kıydılar. Bunlar olmasa, Türkiye'nin bir yöresinde bu ihanet odakları dursa, sussa, Türkiye'nin her tarafına götürebileceğimiz ne kadar büyük, güzel imkanlar var. Biz silahlanmaya değil, çatışmaya değil, barışa, sağlığa, sanata, kültüre, eğitime, yola, ulaşıma kaynaklarımızı ayırabilsek çok daha ilerlere gidebilir Türkiye. Avrupa'nın 4'üncü, dünyanın 16'ıncı büyük ekonomisi olan ülkeyiz. Dünyada turizmde 7'inci sıraya yükselmiş bir ülkeyiz. Turizmde ilk 5'e, ekonomide dünyada ilk 10'a girebiliriz. Yeter ki kaynaklarımızı barış için kullanmaya çalışalım. Hüsamettin Hocam büyük bir sentezi gerçekleştiriyor. Hayat ileriye doğru yaşanır ama geriye doğru bakınca anlaşılır. Bu toprakların üzerinde ne varsa, geçmişte Bizans'a, Selçuklu'ya, Osmanlı'ya, İslam'a, küffara dair hiç ayırmadan ne varsa hepsi bizimdir ve hepsi bu çocukların geleceğine taşımamız gereken birer emanettir."
Bakan Günay, daha sonra çocuklarla hatıra fotoğrafı çektirdi. Günay ve Hüsamettin Koçan, törenin sonunda müzenin yapımına katkı sağlayan kişilere plaket takdim etti ve fotoğraf çektirdi. Tören, Şevval Sam konseriyle sona erdi.
Baksı Müzesi
Baksı Müzesi, sanatçı Prof.Dr. Hüsamettin Koçan tarafından 2005 yılında hayata geçirilen Baksı Kültür ve Sanat Vakfı tarafından Bayburt'a 45 kilometre uzaklıktaki Bayraktar Köyü'nde kuruldu. Bayraktar Köyü'nün eski adı olan Baksı, Kırgız Türkçesi'nde şaman anlamına geliyor. Müzede bin 500 metrekarelik sergileme salonu, Bayburt Evi, Konferans Salonu, Atölyeler, kütüphane ve 30 kişinin konaklayabileceği konukevi bulunuyor. Açılış sergisinde 20 sanatçının eserleri sergilendi. Müzenin toplam alanı 30 bin metrekareyi buluyor.
Bakan'dan Gelevera Deresi
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Baksı müzesinin açılışının ardından sanatçı Şevval Sam'ın konserini izledi. Türkülere yerinden eşlik eden Bakan Günay'a Şevval Sam mikrofon uzattı. Günay, Sam'ın söylediği Gelevera Deresi adlı türküye bir süre eşlik etti ve büyük alkış aldı. Günay daha sonra Gümüşhane'ye hareket etti.