BBP Genel Başkanı Destici, partisinin İstanbul il başkanlığında konuştu Açıklaması
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, "Bir belediye başkanı, belediyenin imkanlarını terör örgütünün emrine verirse, yolsuzluk ya da hırsızlık yaparsa, İçişleri Bakanlığı ona kayyum atar.
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, "Bir belediye başkanı, belediyenin imkanlarını terör örgütünün emrine verirse, yolsuzluk ya da hırsızlık yaparsa, İçişleri Bakanlığı ona kayyum atar. Biz, İstanbul Esenyurt, Mardin, Batman ve Halfeti'ye yapılan kayyum atamalarını doğru buluyoruz." dedi.
Partisinin İstanbul il başkanlığında basın açıklaması yapan Destici, İsrail'in saldırıları sonucu Gazze'de çoğunluğu çocuk, kadın ve masum sivillerden oluşan 50 binin üzerinde kişinin hayatını kaybettiğini söyledi.
İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Birliğinin Filistin meselesinde pasif bir tutum sergilediğini belirten Destici, "Bu süreçte sınıfta kaldılar ve hala sınıf tekrarı yapıyorlar. Suudi Arabistan'daki zirvede, İsrail'i açıkça soykırım ve katliamla suçlayan tek lider Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan oldu." diye konuştu.
Destici, Arap ülkelerinin daha net bir duruş sergilemeleri gerektiğine dikkati çekerek, "Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkeler aynı duruşu sergileyebilmiş olsaydı, İsrail'in bu pervasız katliamları asla mümkün olamazdı. Ne yazık ki bu ülkeler bir yandan İsrail'i cılız seslerle kınarken, diğer yandan ABD ve diğer emperyalist güçlerin yönlendirmeleriyle hareket ediyor." ifadesini kullandı.
"Kayyum atamalarını doğru buluyoruz"
Terörle mücadele kapsamında belediyelere kayyum atanması konularına da değinen Destici, "Elbette ki biz, seçilmiş belediye başkanlarının görevlerine, dönem sonuna kadar devam etmelerini arzu ederiz ama bu ülkenin bir anayasası ve yasaları var. Herkes de bu yasalara göre hareket etmek zorundadır." değerlendirmesinde bulundu.
Destici, belediyelerin terör örgütleriyle ilişki kurmaları durumunda İçişleri Bakanlığının kayyum atamasının anayasal bir yetki olduğunu vurgulayarak, "Bir belediye başkanı, belediyenin imkanlarını terör örgütünün emrine verirse, yolsuzluk ya da hırsızlık yaparsa, İçişleri Bakanlığı ona kayyum atar. Biz, İstanbul Esenyurt, Mardin, Batman ve Halfeti'ye yapılan kayyum atamalarını doğru buluyoruz." şeklinde konuştu.
Bazı kesimlerin "Neden bu kişilere adaylık izni verildi?" sorusuna da cevap veren Destici, şunları kaydetti:
"Anayasamız ve yasalarımız diyor ki; 'Bir kişinin cezası kesinleşmemişse aday olabilir. Ancak görevdeyken terörle ilişki kurduğu ortaya çıkarsa, İçişleri Bakanlığı devreye girer ve kayyum atanır.' Bu tamamen anayasal ve yasal bir uygulamadır. Bir belediye başkanı, teröristlerle 695 kez ne konuşur? CHP, bu durumu nasıl savunabilir? Herkes biliyor ki CHP'nin kağıt üstünde adayıdır ama HDP'nin kontenjanından aday olmuştur. Bu çok açık ve nettir."
Destici, benzer durumların sadece İstanbul'da değil, Mersin, Antalya ve İzmir'de de yaşandığını dile getirerek "Cumhuriyet Halk Partisinin burada hatası, resmi değilse bile PKK'nın fiili üyesi olan birini aday yapmış olmasıdır. Seçimden sonra CHP, bu kişiyi partiden uzaklaştırmalıydı ama şimdi, sanki CHP'nin gerçek belediye başkanıymış gibi savunuyorlar. Bunu neden yapıyorlar? Çünkü seçimlerde yine onların desteğine ihtiyaç duyuyorlar." açıklamasında bulundu.
"Terörle, teröristle müzakere olmaz, mücadele olur"
BBP Genel Başkanı Destici, terörle müzakere değil mücadele olacağını kaydederek, "Biz başından itibaren şunu söylüyoruz; Büyük Birlik Partisi kurulduğundan beri bunu söylüyor. Altını çizerek bir daha söyleyeyim; terörle, teröristle müzakere olmaz, mücadele olur." dedi.
Türkiye'nin geçmişte defalarca masaya oturduğunu ancak her seferinde devletin ve milletin kaybettiğini ifade eden Destici, "En son Çözüm Süreci'nde de bunu çok açık ve net bir şekilde gördük. Aynı yılanlarla, aynı delikten sokulmamamız gerekir. Mücadele tek yolumuzdur." diye konuştu.
Destici, müzakere sürecinin geçmişte terör örgütü ve destekçilerine güç kazandırdığını belirterek, "Ne zaman ki masaya oturulmuş ya da görüşme başlamış, o dönemlerde hep terör örgütü güç kazanmıştır. Onun siyasi partileri, sivil toplum örgütleri, sermayedarları güç kazanmıştır. Devletin ve ülkenin bütünlüğünün yanında duranlar ise kaybetmiştir." ifadelerini kullandı.
Destici, bölgedeki gençlerin Türkiye'nin birliğinden yana olduğunu vurgulayarak, "Gittiğimizde gençlerimizle konuşuyoruz; hiçbirisi Erbil'e, Süleymaniye'ye, Bağdat'a gideceğim, demiyor. Hepsi İzmir'e, İstanbul'a, Muğla'ya gitmek istiyor. Türkiye'nin birliğinden yana tavır ortaya koyuyorlar." şeklinde konuştu.
"Kürtler kardeşimizdir ama terör örgütü bizim açık düşmanımızdır"
Destici, terörle mücadelede Suriye'nin kuzeyindeki PKK, PYD ve YPG yapılanmalarının bertaraf edilmesinin önemine vurgu yaparak, "Türkiye ne pahasına olursa olsun buna asla müsaade etmemelidir. Elbette ki bir başka ülkeyle savaş son seçenektir ama ne pahasına olursa olsun oradaki PKK terör yapılanması mutlaka bertaraf edilmelidir." yorumunda bulundu.
Destici, Türkiye'nin üniter yapısının, milli birlik ve beraberliğinin korunması gerektiğini belirterek, "Biz bin yıldır Kürtlerle birlikte bu topraklarda kardeşçe yaşıyoruz. Kürtler bizim kardeşimizdir ama terör örgütü bizim açık düşmanımızdır. Aramızdaki bağı bozan terör örgütüdür ve arkasındaki emperyal güçlerdir." dedi.
Suriye ve Irak'taki Türkmen varlığının Türkiye'nin güvenliği açısından kritik olduğunu dile getiren Destici, "Soydaşlarımız orada ne kadar güçlü olursa, Türkiye'nin güvenliği de o kadar emin ellerde olur. Onlara sonuna kadar sahip çıkmalıyız." ifadelerini kullandı.
Destici, iklim değişikliği konusuna da değinerek, şunları söyledi:
"Çevreyi koruma politikalarının dünyada adil bir şekilde uygulanması gerekir. Biz çevrenin korunmasından ve iklim değişikliğine karşı mücadeleden yanayız. Ancak bu önlemlere dünyayı en çok kirletenlerden başlamak gerekiyor. Onlar kirletmeye devam edecek ama biz temizleyeceğiz. Amerika ve Rusya gibi ülkelerin pisliğini temizlemek istemiyoruz ve temizlememeliyiz."
Türkiye'de kumar, sanal bahis ve uyuşturucu gibi yollarla haksız zenginleşmenin toplumun gözleri önünde yaygınlaştığını, bu suçlara verilen cezaların yetersiz olduğunu belirten Destici, bu konuda önleyici tedbirler ve cezaların gözden geçirilmesi gerektiğini belirtti.
Destici, toplum önünde örnek gösterilen bazı sanatçı ve sosyal medya fenomenlerinin bu tür suç organizasyonlarının içinde yer almasının gençlere kötü örnek olduğunu ifade etti.
"Asgari ücret zammı en az yıl sonu enflasyon oranı kadar arttırılmalı"
BBP Genel Başkanı Destici, asgari ücret ve emekli maaşlarına yapılacak zamlara ilişkin, "Asgari ücret, en az yıl sonu enflasyon oranı kadar arttırılmalı. Bu oran yüzde 40-45 civarında gerçekleşirse, asgari ücretin yaklaşık 25 bin liraya denk gelmesi gerekir." dedi.
Destici, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in önerdiği 30 bin lira asgari ücret hedefini ise "gerçekçi" bulmadığını kaydederek, "Bizim söylediğimiz rakam gerçekçidir. İşçi kardeşlerimizin yanı sıra küçük işletmeleri de düşünmeliyiz. Asgari ücretin 25 bin liranın altında olmaması şarttır." ifadelerini kullandı.
Emeklilerle ilgili adaletli bir zam yapılması gerektiğine de vurgu yapan Destici, "Temmuz 2023'te emeklilere yapılan zam kök maaş üzerinden değil en düşük maaş üzerinden yapılmalıydı. Ocakta da bu haksızlık giderilmeli ve en düşük emekli maaşı 20-21 bin lira seviyesine çıkarılmalıdır." dedi.
